*2 hafta sonra
y/n'den
Merve kendi evine (İzmir) gitmişti. Şu son 4 gün hariç Hürkanla nerdeyse her gün buluşuyorduk. Ali de bazen bana geliyordu. Emre'yle hiç görüşmemiştik. Ben varım diye mi bilmiyorum ama tüm ekip toplansa bile gelmiyordu. Ama anladığım kadarıyla benim olmadığım her yerde vardı.
Acaba hislerimi çok mu belli ettim? Ondan mı benimle görüşmüyordu? Kolumda duran yara izine baktım. Ben... her şeyi mahvettim.
Ne olurdu sanki kolumu hayvan gibi çekmeseydim de " yaa Emree kolumu acıtıyosun bıraak" deseydim. O zaman bunlar yaşanmazdı. Ya da yaşanırdı bilmiyorum aptal bi çizik niye görüşmemize engel olsun ki.
Doğru düzgün düşünemiyorum artık. Günlerdir aklımı kaçırmış gibi davranıyorum.
Kendime bir bardak daha filtre kahve koyarken kapı çaldı. Hürkan gelmişti.
"Girebilir miyim?"
"Gel."
Uzun süre etrafı inceledikten sonra bana baktı.
"3-4 gündür hiç konuşmayınca merak ettim."
"Çok fazla meraklanıyorsun. İnsanları bu kadar düşünmeyi bırak ya da en azından beni."
"Yine başa dönmüşsün. Şu haline bak."
Bunu söylerken sırıtıyordu. Ama bu acı dolu bir sırıtmaydı... Hem ne vardı ki halimde?
"Hiç aynaya bakmadın mı ya da yüzüne-"
Ne vardı yüzümde? En fazla biraz tipim kaymıştır. Lan acaba... Hayaletler ben uyurken yüzüme yarrak falan mı çizmişti. Hemen telefonun ön kamerasını açtım. Oh kimse yüzüme bir şeyler çizmemişti rahatladım.
Hürkan devam etti. "Yani ölü gibisin."
"Onu önce desene! Ben de yüzümde bir şey var sandım."
"Hiç değişmeyeceksin değil mi? Ne zaman konu ciddileşse bir şeyler yapıp güldürmeye çalışıyorsun."
Cevap vermedim. Haklıydı.
"Ne oldu da yine bu hale geldin?"
"Dışardan belli oluyor mu o kadar?"
Anlatsa mıydım? Hem belki rahatlardım. Çünkü kimseye anlatmayıp içime kapandığım için bu hale gelmiştim.
"Ben nasıl anlatacağımı bilmiyorum ama... sanırım Emre'den hoşlanıyorum."
"ovv..."
"Hatta hoşlanmak değil baya baya seviyorum."
"Ama Emre-"
"Biliyorum."
"İstersen Emre'nin ağzını yoklarım."
"Hayır hayır sakın yapma."
Emre'nin beni sevmediğini zaten biliyordum ama bunu ondan duymak... Şuan kaldırabileceğimi sanmıyorum.
"Tamam o zaman şey yapayım ee... aha buldum!"
"Napıcaksın?"
"Yarın 2'de bana gel Emre'yi de çağırıyım-"
"Saçmalama çocuk o kadar kişi varken sırf ben de oradayım diye ekip buluşmalarına gelmiyordu şimdi mi gelecek?"
"Uh onu fark ettin mi?"
Buruk bir gülümsemeyle kafamı aşağı yukarı salladım.
"O yüzden ekiple toplandığımızda gelmemeye başladın değil mi? Emre gelsin diye. Yani ne denir bilmiyorum... Üzücü olmalı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlacı Olmayan Ağrı | Mentor x y/n |
FanfictionHiçbir sebep yokken benden nefret eden birini sevemezdim değil mi? Bana acıdan başka bir şey getirmeyecek birini sevmek... İntihar sayılmaz mıydı? (04.02.23) mentor #1 (12.01.23) hugola #1 (05.01.23) emrekaraaslan #1 (01.01.23) kaanflix #1...