8. Bölüm

2K 102 265
                                    


y/n'den

Dünden beri yapılan editleri izleyip yorumları okuyordum. Arada salak salak konuşan dangalaklar olsada çoğunlukla herkes çok tatlı tepkiler vermişti. Yani eğer Emre'yle sevgili olursak çok linç gelmeyecekti.

Yarım saat sonra Hürkan'a gidecektim. Emre'de orada olacaktı o yüzden güzel bir şeyler giymeye çalıştım.

Zili çaldığımda heyecandan bayılacak gibiydim. Kapıyı Emre açınca karnımdaki kasılmalar artmıştı. Yüzü gülüyordu. Bu çocuk hep gülmeyi hak ediyor diye geçirdim içimden.

"Gel içeri Kaan'la Sena'da birazdan gelir" başımla onaylayarak içeri girdim. Boş olan ikili koltuğa oturdum ardından Emre'de yanıma oturdu.

Kalbim o kadar hızlı çarpıyorduki bir an gerçekten çıkacak sandım. Neden bu kadar heyecanlanıyorum ki çocuk sadece yanıma oturdu. Mesela metroda da insanlar yan yana oturuyor bundan ne farkı var ki? Ah kendimi kandırmayı bırakmalıyım zaten hiç beceremiyorum da.

Birincisi ben en son ne zaman metroya bindim ki? Hem o zaman da yanıma biri oturunca kalbim çok hızlı atıyordu. Ama bu Emre'de olduğu gibi heyecandan değil korkudandı. Yani Emre Karaaslan'ın yanına oturmasıyla metrodaki bir yabancının yanına oturmasını karşılaştırmak söz konusu bile olamaz.

İkincisi şey ııı... bulamadım ama neyse işte. Birincisi diyip çok hevesle söze başlayınca ikincisi de gelir sanmıştım. Kimle konuşuyorum lan ben? Emre diye kafayı bozmasak iyidir.

Kaan ne söylemişti bilmiyorum ama Emre'nin gülerken kolumdan tutup beni sarsmasıyla kendime geldim. Gülerken kendinden geçiyordu gerçekten.

Ne olduğunu anlamasamda Emre o kadar komik gülüyordu ki ben de gülmeye başladım.

Gülmesi ve beni çekiştirmesi bitince eli bacağımda kalmıştı. Ben daha bunu sindirmeye çalışırken Emre bacağımda duran eliyle yavaşça bacağımı okşamaya başladı.

Yemin ederim kalpten gideceğim birazdan. Ne yapıyor bu beni öldürmeye mi çalışıyor??

Emre, Kaan ve Hürkan'la konuşmaya dalmıştı muhtemelen yaptığının farkında bile değildi. Sakin kalmalıyım sakin kalmalıyım. Oh shit yüzümdeki sırıtmaya engel olamıyorum.

El alışkanlığıdır diye kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Ne el alışkanlığı mı?! Bu daha da kötü!! Ne yani başkalarının bacağını da mı okşuyo?? Ve bunu o kadar çok yapıyor ki alışkanlığa dönüşmüş. Yok yok bu ihtimali düşünmek bile istemiyorum.

Uzun süredir ona bakıyor olmalıyım ki fark edip bana döndü. İlk bana baktı sonra elini görüp hızlıca çekti.

"Ben bilerek yani şey ııı rahatsız olduysan-"

"Sorun yok." dedim sakince.

Emre'nin paniklemesi hepimizi güldürmüştü. Sena bana doğru eğilerek fısıldadı.

"Evlilik görüyorum."

"Siz varken o iş bize düşmez."

Saat geç olunca Kaan ve Sena gitti. Ben de onlardan sonra gitmek için ayağa kalktım. "Ben de kalkayım sabahtan beri burdayım resmen."

"İyi git bakalım ama yarın tekrar buluşuyoruz." dedi Hürkan.

"Bu sefer siz bana gelin."

"Siz derken?" Emre çok garip bir şey söylemişim gibi tepki vermişti.

"Sen de gelirsin diye düşünmüştüm, tabi istersen-"

Daha sözümü bile bitirmeden "Çok ısrar ettin geliyim madem."diyerek gülmeye başladı.

İlacı Olmayan Ağrı | Mentor x y/n | Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin