letter to ur future self - dowoo, johnten

#15#

Ten uyandığında john yoktu, gece eve dönmüştü okul için. İçeri hemşire girdi. "Arkadaşın döndü sanırım?"

"Fakat geri gelecek, okul için gitti."

"Anlaşılan cidden sizi önemsiyor bize bile pek ihtiyacınız kalmadı, sadece ilaçlarını veriyoruz."

"Kaza sırasında yanımda o vardı, ondan korkuyor sanırım bişey olacak diye." dedi ten, hemşirenin bu kadar meraklı olması ten'i biraz rahatsız etmişti ama aldırmadı. "İsterseniz öğlen yemeğine kadar biraz daha uyuyun." dedi hemşire. "Dinlenmeye ihtiyacınız var" diye ekledi. Ten kafasını geri koyup yattı. "Öğlen yemeği gelince sizi uyandıracağım. Vücudunuza bağlı olan şeyleri isterseniz şimdi çıkartabilirim, sadece kremler iş görecektir."

Ten kafasıyla onayladı. Vücuduna mıknatıs gibi yapıştırılan şeyler çıkarıldı ve ten ilk kez bu kadar rahatlamıştı. Öylede uykuya dalmıştı.

Ten uykusunun 1 veya 2. saatindeyken kapı açıldı. Gelen john'du. Ten baya derin uyuyordu. John'da uyuduğunu görünce sessizce girmişti odaya. Ten'in yanına oturdu bir süre yüzünü ve dudaklarını inceledi. En sonunda bakışlarını çekti ve yanaklarını ısırıp elindeki eşyaları masaya bıraktı. Ten kıpırdanmaya başlamıştı. John makinaların gittiğini görünce biraz olsun gülümsemişti, makinaların ten'in hareketlerini sınırlaması yetmiyormuş gibi geceleri uyutmuyordu da.

Ten gözlerini açtığında sıçrayıp john'un boynuna atlamıştı. John hala korksada o da karşılık verip sarıldı. "Gelmişsin!"

"Tabii ki gelecektim, öylece bırakamam"

John boynundaki ten'i yatağına oturtturdu. "Makinalarından ayrılmışsın ha?"

"Çıkartabileceklerini söylediler ama hala kremlere devam etmem gerekiyormuş. En kötüsü de oydu zaten. Yaralar iyileşmiyor,"

"Sen iyileşmez dersen hiç iyileşmez, iyileşmeyeceğini kim söyledi."

"John ben dün gece için özür dilerim" dedi bi cesaret. John bir süre bişey diyemedi. "Sorun değil" dedi, o da sırf cevap vermek içindi. Ten john'a özür dilemek için bir daha sarıldı.

"Madem öpüp özür dileyeceksin neden sarılıp öylece devam ettiriyorsun" dedi john. Ten geri çekildi, "john, " dedi ama devamını getiremedi. "Madem sevmeyip öpüyorsun umut da verme o zaman"

Ten'e bu laflar cidden ağır gelmeye başlamıştı. "John kapa çeneni!"

"Erkeklerden hoşlandığımı denemek için falan mıydı?"

Ten sinirlenmişti. Direkt john'un dudağına yapışmıştı. John'un tişörtünü yumruğuyla sıkıyordu. John kollarını ten'in yaralı bedenine değdirdiğinde ten kendini bir kaç adım geri atmıştı. "Kusura bakma, canım acıyor" diyerek tuvalete gitti koşar adımlarla. John öylece oturdu ve parmaklarını saçlarına geçirdi. "Bir işide bok etme tamam mı." diyerek kendi kendine konuştu.

İkiside bir türlü ortak bir noktada buluşup anlaşamıyorlardı.

------
slmnbraskolar

johnten sardi baya yaziyom ben, fic johnten'e döndü neyseee ama siz vote falan atin yinede 💗💗💗💗