Right But Wrong | TAEKOOK

\2/

Selamm 2.bölüme hoş geldiniz✨

İçime sinen bir bölüm
Oldu...

Şimdi size iyi okumalar..

-

Bölüm şarkısı: Doja cat-vegas

-

~jungkook~

Balkonda olan sohbetimizden sonra-ne kadar sohbet denirse-taehyung benim onun odasında kalmamı kabul etmiş daha sonrada sebebini bilmediğim bir heyecanla balkondan çıkmıştı. Bizde yunna'yla kahvelerimizi içimiş, daha sonrada yunna'nın odasına geçmiştik biraz daha vakit geçirmek için.

Yunna'nın ailesi gerçekten tatlı, samimi, sevecen ve çok içtten insanlardı. Aslında buraya gelmeden önce çok gergindim beni sevmeyecekler, yada kabul etmeyecekler diye ama hiçte öyle olmamıştı. Eve adımımı atar atmaz kendimi buraya aitmiş gibi hissetmiştim. Tek garip olan şey ise yunna'nın abisi yani Taehyung'un bütün gece boyunca üzerimden çekmediği bakışlarıydı. Bir noktadan sonra bende alışmıştım ve inadına yapar gibi bakışlarına karşılık vermiştim.

Hatta bir ara bende gözlerimi üzerinde alamıyormuş gibi hissetmiştim. Sebebi ise yakışıklı olmasıydı bunu açıkça söyleyebilirdim ki gerçekten göz alıcı birisiydi. Esmer teni, şekkilli dolgun dudakları ve onda eşsiz bir şeymiş gibi duran burnundaki ben'i, o göz alıcı biriydi. Saçlarında ise kesinlikle bir erkeğe yakışacağını hiç düşünmediğim modellin bille çok güzel duracağına emindim. Eğer yunna'yla sevgili olmasaydım ve en önemlisi gay olsaydım Taehyung benim ilk seçeneğim olurdu. Ama neyseki gay değildim...

Şimdi ise yunna beni taehyung'un odasına kadar getirmiş iyi geceler öpücüğü verdikten sonra gitmişti. Bana ise sadece kapıyı çalıp içeri girmek kalmıştı ama nedense çok gergindim. Kapıyı tıklatıp bir ses gelmesini beklemiştim. Belli bir süre ses gelmeyince tekrar çalmıştım.Aynı şekilde yine ses gelmeyince kapıyı açıp içeri girmiştim.

Girer girmez gözüme çarpan tam pencerenin yanına konulmış kocaman yatağı, yatağın iki tarafında bulunan komidinleri ve yatak başlığının tam üstündeki duvarda büyük harflerle yazan 'PLAY BALL' yazısı çok hoş durmuştu. Çok basit bir şekilde dekore edilmiş olsada
güzel bir görünüm sağlamış, gri renge boyanmış duvarlar ise odaya çok ferah bir hava katmıştı. Duvarlarda asılı olan Golf sopası, topları, amerikan futbolu topları ve çeşitli branşlara ait gereçler olması spor'a olan ilgisini gözler önüne sermişti.

Odayı inceleme işlemim bittikten sonra taehyung'un odada olmadığını henüz fark etmiştim. Banyodan gelen su sesine göre duş aldığını anlamıştım. Bende fırsattan istifade o odada yokken pijemalarımı giyinmeye karar vermiştim. Elimdeki ufak çantayı yere bırakıp aynı şekilde bende diz üstü çöküp eşofmanımı çıkarmıştım. Elime aldığım gri altlı-üstlü eşofman takımımı yatağa rastgele atıp kemerimi çözmeye başlamıştım. Biraz acele etsem iyi olacaktı yoksa sevgilimin abisine çıplak yakalanmam hoş olmazdı. Pantolonumu çıkarıp eşeofman altımı elime almış ve hızlı bir şekilde giyinmiştim. Üstümdeki t-shirt'ü de çıkarıp yatağa gelişi güzel fırlatmıştım ki banyo kapısının açıldığını duymam bir olmuştu.

Yerimde durup arkamı döndüğümde Taehyung'un şaşkın bir şekilde bir bana birde açıkta kalmış üst bedenime baktığını fark etmiştim. Onun'da ben'den geri kalır bir yanı yoktu ama o daha şeydi, şey işte ateşli. Islaklığından yüzüne yapışmış olan saçlarını tek eliyle geriye doğu taramış, saçlarından yüzüne doğru süzülen su damlasını elinin tersiyle silmişti. Aynı şekilde boynun'dan esmer göğsüne doğru süzülen bir diğer su damlasını silmeye tenezzül bile etmemişti. O damla göğsünden yol alıp kaslı karnına doğru devam etmiş daha sonra beline sarmış olduğu havluya değdiği gibi kaybolmuştu. Benim bu damlayı neden takip ettiğim ise akıllarda soru işaretiydi. Her neyse gerçekten göz alıcı bir manz- Aishh ne diyorum ben?