Right But Wrong | TAEKOOK

\8/

Selaaaammm biz geldikkk👋

Keyifli okumalar.. ✨

Yorum plesaseeee

●●●

~Taehyung~

"Taehyung?"

Yanağıma yaslamış olduğu elini yüzüme sürüyerek çeneme oradan da boynuma getirmişti. Ama asıl hedefinin boynum olmadığını eline değil de elinin daha aşağısına bakan gözlerinden sezimlemiştim. Yanılmadığımı ise elini kaydırarak köprücük kemiklerime getirmesi ile anlamıştım. Bu süre zarfında ben hiç bir şekilde gözlerimi yüzünden ayırmamıştım. Hedefi neresi olursa olsun durdurmayacaktım. Köprücük kemiklerime yaslı olan elini hareket ettirerek tüm parmaklarını teker teker içe doğru göçmüş olan çukurda gezdirmişti. Elini ordan çekmeden bana seslendiğinde ise hiç beklemeden cevaplamıştım.

"Hm? "

Verdiğim yanıtla birlikte istemsizce boğazımdan yükselen hırıltıyla derince yutkunmuş, bozuntuya vermemeye çalışarak bakışlarımı yüzünden çekmemiş söyleyeceklerine odaklanmaya çalışmıştım. Gözlerini köprücük kemiğimden ayırmış, gözlerime çıkarmıştı bakışlarını.

"Öpeceğim ama... "

Dudaklarından sadece öpmek kelimesi çıktığında dahi gözlerimi kapatıp, günlerce hatta haftalarca sadece o ses tonunu düşünmek geliyordu içimden. Ama şu anlık bu düşünceyi bir kenara itmiş, pür dikkat ağzından çıkacak olan bir sonraki cümleyi beklemiştim.

"...yanağından değil. "

Siktir!

Bunu cidden beklemiyordum. Ani gelen farkındalık hissiyle tüm vücudum kasılmıştı. Kucağımda oturduğu için bedenimde oluşan tepkileri bire bir tanık oluyordu. Beni öpeceğini söylemişti. Yanağıma değen dudakları bile bana cennetteymişim gibi hissettirirken o bana o küçük ama aykırı bir şekilde dolgun olan dudaklarını vücudumun farklı bir yerinde hissetme şansın sunuyordu. Bunu düşünmek bile bedenimin titremesine yetmişti. Sol göğsümü delip dışarı çıkacakmış gibi çarpan kalbim ise cabasıydı.

O ise istifini hiç bozmadan kucağımda yan oturmasına rağman göğsünü göğsüme değdirecek kadar belini kıvırmış, esnekliğini de gözler önüne sermişti. Vücudumu kasmamla belinde inanılmaz bir güç ile sıktığım kollarımı bollaştırmış, rahat bir nefes almasını sağlamıştım. Ama bu aldığı nefesin sebebi beline doladığım kollarımı bollaştırmam değilde daha çok bulunduğumuz ortamda ki vaziyet ve aramızda geçen diyaloğun absürtlüğüydü. Aldığı derin ve sık nefesler ile köprücük kemiklerimde duran elini hareket ettirip okşamaya başlamıştı. Gözleri ise sadece elini takip ediyordu. O bu kadar odaklanmışken, ben sadece küçük dudaklarından dökülecek bir kaç cümleyi bekliyordum.
Gözlerini elinden ayırdığında, bakışlarının hedefi gözlerim olmuştu. Gözlerimi kırpmadan bakışlarımı kaçırmadan direkt gözlerinin içine bakıyordum.

"Yanağını da öpebilirim ama ilgimi çeken ve... "

Elini tekrardan sürüyerek yukarı çıkarmış, baş parmağını alt dudağıma yaslayarak hafifçe üzerini okşamıştı. Bunu yapmasıyla sanki ruhum alt dudağımdan çekiliyormuş gibi derin bir nefes almıştım. Parmakları azrailin assası gibi can alıcıydı. Değdiği yeri sıcaktan kavursada, tüm vücudunu soğukta kalmış gibi tir tir titretiyordu. Parmağını çekmeden yüzüme yaklaşmış yanğını tenime sürterek kulağıma ulaşmış, sıcak nefeslerini üfledikten sonra sözünün devamını getirmişti.