3.Bölüm

1.4K 106 14
                                    

Kuroko Akashi'nin söyledikleriyle içindeki karamsar ruh halini bir kenara atmış ,koçla konuşmak için antrenman çıkışını beklemişti.

Dün Aomine'ye söylediklerinin ne kadar saçma olduğunu kendisi de biliyordu.Emin olduğu bir şey varsa o da basketbolu bırakamayacağıydı .Kabul ediyordu ki dün kendisi gibi değildi ve Aomine dediklerinde sonuna kadar haklıydı.Bedenini suçluluk duygusu kapladı birden .Aomine'den kesinlikle özür dilemeliydi .Koçla konuştuktan sonra Aomineyi bulmayı aklının bir köşesine not etti .

Çevresine baktığında spor salonunun henüz boşalmadığını gördü.Bir süre bekledikten sonra sert çehresiyle üçüncü grup koçu girdi içeriye .

Kuroko koçun gecte olsa onu fark etmesiyle eğilerek selam verdi ve yanına adımladı .Koç kaşları çatık bir şekilde ona bakıyordu .Daha fazla dayanamamış olacak ki konuşmaya başladı.

"Seninle dün konuştuğumu sanıyordum Kuroko."

Kuroko bariz bir şekilde bedenin gerildiğini hissetti .Koç gelene kadar ne diyeceğini bile düşünmüş,hesap etmişti ama şimdi aklındaki her bir kelime buhar olup uçmuştu sanki.

"Biliyorum ama dün basketi hiçbir şekilde bırakamayacağımı anladım .Fazladan antrenman yapıp bu ağır tempoya alışacağıma dair size söz veriyorum .Bana son bir şans daha vereceğinize inanıyorum."

Konuşmasından sonra koç sıkıntıyla iç çekmişti.Kuroko onun durumunu anlasa da hiçbir tepki vermemiş sadece gözlerine bakmayı sürdürmüştü.Koç bu baskıya dayanamamış olacak ki çatık kaşları düz bir çizgi haline gelmiş ve tekrar bir iç çekmişti .

"Pekala."
"Çok teşekkür ederim koç.Güveninizi boşa çıkarmayacağım ."

Kuroko yüzündeki bariz mutlulukla spor salonundan çıktı geriye bir tek Aomineyle konuşmak kalmıştı.

***

Antrenman çıkışı yaklaşık yarım saat boyunca Aomineyi beklemişti ancak Aomine gelmemişti . Çok kızmış olmalı diye düşündü .Bugün onunla konuşmazsa suçlu hissetmeye devam edecekti .Hala antrenman yapıyor olduğu ihtimaliyle birinci grubun spor salonuna yöneldi.

Doğru tahmin etmişti ,içeriden yoğun bir gürültüyle birlikte top sesleri geliyordu.
Antrenmanı bölmemek için beklemeyi tercih etti.Fazla beklemeden antrenman bitmişti zaten. Dışarıya çıkan kişileri izledi ancak Aomineyi görememişti .Sıkıntıyla iç çektikten sonra spor salonuna girdi.

İçeride çok az kişi kalmıştı, gözleri çevreyi tararken nihayet onu bulabilmişti .Dün yanına gelen arkadaşlarıyla birlikteydi .Gözleri kırmızı saçlı çocuğa kaydığında istemeden de olsa gerildi ellerini beline koymuş çalısanları kısık gözlerle izliyor gerektiğinde el kol hareketleriyle komut veriyor ,kaşlarını çatıyordu dünden sonra onu bu kadar ciddi görmek Kurokoyu tuhaf hissetirmişti.Ne kadar ona tavsiye vermiş olsa da aşağılamasını da unutmamıştı.Şimdi onu böyle görmek, aslında kendisine karsı buradakilere kıyasla daha nazik davrandığını anlamasını sağlamıştı.Bu çocuk nasıl bir diktatördü böyle ? Aklındaki düşüncelerden sıyrılarak bulunduğu duruma geri döndü .

Yanlarına gitmeye utansa da Aomineyle konuşması gerektiğini biliyordu. Kendini ikna edip yanlarına adımladı .Kesin olarak şuanda kimsenin onu fark etmediğini biliyordu .Neden insanlara varlığını kanıtlamak için ses çıkarmak zorunda kalıyordu ki .Tam seslenmek için ağzını açmıştı ki ani bir sesle o daha konuşamadan başkası konuşmaya başlamıştı .

"Daiki ,bir konuğun var ."

Akashi gözlerini Kurokoya dikmiş öylece bakıyordu . Çocuğun birkaç dakikadır kapıda öylece dikilip kendisini izlemiş olduğunu en başından beri biliyordu.Bu onu tatmin etmişti ancak tek bir mimik belirtisi göstermemişti. Şimdi onu fark ettiğini Kurokoya kanıtlamak ve yüzünden geçen her bir ifadeyi izlemek ona zevk veriyordu.

Machigai -Akakuro-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin