Kuroko,Akashiye ağzının payını vereli tam bir hafta olmuştu.Ve bu zaman içinde Akashi antranmanlarda ona direktif vermekten başka bir şey yapmamıştı.Belki de dersini almıştı ama düşünmeden de edemiyordu işte. İçinde onu rahatsız eden bir his vardı, bu da şüphe etmesini hatta korkmasını söylüyordu.
Her zamanki gibi elindeki küçük kitabıyla okula adımlarken tam olarak düşündükleri bunlardı işte.Tedirgin olmadan yapamıyordu ve bugün yine uykusuz gelmişti okula .Sınıfa girdiğinde daha ders başlamadan sıraya gömdü kafasını ,kimse onu fark etmediğinden sorun olmuyordu.Uyuyabileceğinden değildi ama rahat düşünebilmesini sağlıyordu.Sonuç olarak tüm dersleri kafası sıraya dayalı şekilde geçirmişti ,aldığı cevap ise daha fazla soru işaretinden başkası değildi.Çıkışta çantasını alıp soyunma odasına indi .Giyindikten sonra spor salonuna gittiğinde artık bir haftadır normalleşmiş bir olay olarak Momoi karşısına çıkmıs vücuduna asılmaya başlamıştı.
"Tetsu-kun~"
Kızın boynunu saran ellerinden kurtulmaya çalıştı."Momoi-san boğuluyorum."
"Ah!Özür dilerim."
"Sana daha kaç kere Tetsuyu sıkıştırma demem gerek Satsuki?"
"Sanırım bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek Aomine-kun." Bunu söylerken ensesini kaşımış ,zoraki bir gülüş sunmuştu Aomineye.Kafasında bir baskı hissettiğindeyse tam olarak düşmemek için yer çekimiyle savaşıyordu diyebiliriz.
"Her zamanki gibi hafifsin Kuro-chin."
"Ellerini çeker misin Murasakibara-kun?" (Adını yazmak tam bir işkence.)
"Hıaa ! Merak etme ellerim temiz." Bunu dedikten sonra kafasındaki eliyle sanki inatmışcasına saçlarını karıştırmaya başlamıştı.
"Çocuğu rahat bırak Murasakibara."
"Haa hiç eğlenceli değilsin Mine-chin!"Sesi sitem eder gibi çıkmıştı.Olayları köşeden izleyen Midorima saçmalığa dayanamamış olacak ki konuşmaya başladı.
"Yeni çaylak gelecekmiş haberiniz var mı ,ne bu rahatlık az disiplinli olun .Yoksa dalga konusu olacaksınız."
"Akashi'nin sağ kolunundan da bu beklenirdi ." Diye dalga gecti Aomine.
"Mine-chin ,sana sıkıcı mı demiştim? Söylemedim say Mido-chin, kesinlikle o sensin."deyip işaret parmağını Midorimaya doğrulttu.Yaptığı bu hareket üzerine Midorima'nın kaşları çatılmıştı.İkisi arasındaki çekişme daha da ileri gidebilirdi ama gitmedi ,arkadan gelen ses kan donduracak cinstendi.
"Ne bu tantana ?!"Akashi hiçbir mimik ifadesi göstermemişti konuşurken. Yanında takım kaptanı Nijimura ve uzun boylu sarışın bir çocuk vardı.
"Ufak şakalaşmalar işte fazla abartma Akashi."Aomine Akashiyi pek takıyor gibi de durmuyordu.
"Düzeni bozacaksa burayı terk etmenizi öneririm."Bunu ciddi olarak söylediğni herkes biliyordu Nijimura elini Akashi'nin omzuna koydu .
"Bu kadar sert çıkma Akashi ,bu arada yanımızdaki yeni çaylak Kise Ryouta,Kuroko ,onunla senin ilgilenmeni istiyorum."
Kuroko her zamanki yüz ifadesiyle yanıtladı.
"Elbette."
"Nijimura -san ,benimle bu kısa boylu çocuk mu ilgilenecek."
"Onun yeteneklerini sorgulama ,sadece isteneni yap ve sus."
" Çok zalimsin Akashicchi ."
"Pfft Akashicchi mi ? Satsuki' nin Tetsu ya seslenişinden sonra tekrar tüylerim diken diken oldu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Machigai -Akakuro-
FanfictionHayatımın o gün bu denli değişeceğinin farkında bile değildim. Ben basketten vazgeçmek isterken, o, tehlikeli gözlerini üzerime dikmiş ve bana bir yol açmıştı . O zamanlar saftım nereden bilebilirdim ki her şeyin onun gözlerinde yatan bir yalandan...