YALANLARIN GÖLGESİNDE

KARA BULUTLAR

Polislerin gelmesinden dolayı Ender ve Kaya'nın konuşması yarım kalmıştır. Kemal'in ölümü üzerine Ender, Yıldız ve Şahika ifade vermek için karakola gitmişlerdir. Kemal'in ölümünün intihar olduğu tespit edilmiştir.

- Polisler intihar olduğunu söyledi ama gene de ikinize de güvenmiyorum.
- (Ender sinirlenir) Saçmalama istersen Şa-hi-ka! Ayrıca Kemal'in ölümü bizim ne işimize yarayabilir bir düşün istersen.
- Endoşum her zamanki gibi haklı ayrıca biz kim adam öldürmek kim?
- (Şahika gülerek) Yıldız'cığım görende Halit'i merdivenlerden biz itmedik sanır.
- (Ender ve Yıldız aynı anda ) O bir kazaydı!
- Tamam tamam sustum ayrıca siz olmadan asla cinayet işlemem.
- (Ender sinirlenir) Leyla'yı kim öldürdü hatırla istersen Şa-hi-ka?
- Hayatım ben onun doğmamış bebeğini öldürdüm kendisini değil, rica ediyorum haksızlık etmeyin.
- Birde normal birşeymiş gibi söylüyorsun Şahik, pes gerçekten vallahi pes.
- (Ender sinirlenir) Karakolun önünde konuştuğumuz şeylere bakın. Yıldız, keşke şu Şahika'nın az önce söylediklerini ses kaydı alsaydın en azından gelmişken elimiz boş dönmezdik.
- (Şahika sinirlenir) Ender'ciğim ben hâlâ buradayım farkında mısın?
- (Yıldız gülerek) Bak Şahik, Ender senin gibi milletin arkasından konuşmaz çat diye yüzüne söyler.
- Yıllar geçti ama senin Ender'e karşı olan yalakalığın bir türlü geçmedi Yıldız. Hazır konusu açılmışken Leyla'nın ve Zehra'nın ölümüne Mert sebep olmuştu.
- Ölülerin arkasından konuşmayı pek sevmem yani tarzım değil ama Zehra benim biricik kardeşim yerine Mert'i seçti ve dünyanın kaç bucak olduğunu gördü.
- (Yıldız gülerek) Öteki dünya diye düzeltelim onu Endo. Rahmetli Zehra iyi kızdı ama exlerimizde gözü vardı.
- (Şahika sinirlenir) İçim şişti sizin saçma geçmişiminizi dinlemekten, neyse ben gidiyorum au reivor.
- Şahik dur! (Yıldız Şahika'nın koluna girer) İlerde senden birini zehirlemeni isteyebilirim.
- (Şahika gülerek) İnsan zehirlemeyi severim Yıldız, beni biliyorsun.
- (Ender sinirlenir) Siz fısır fısır ne konuşuyorsunuz bakayım orada?
- (Şahika gülerek) Ender'ciğim, Yıldız bana ne kadar hayran olduğunu anlatıyordu.
- (Yıldız sinirlenir) Aaa, öyle mi Şahik? Peki benim bundan niye haberim yok?
- Ya siz daha iki gün önce Kerim için birbirinizle kapışıyordunuz, şimdi ne ara böyle oldunuz? Okey, sinirlenmiyorum sakinim sinirlenmiyorum.
- Endoşum hiç sinirlenme benim tek best friendim sensin. Bu Şahik olsa olsa bana best düşman olur.
- (Şahika saçını geriye atar) Orası öyle tabi. Neyse Yıldız, biz en iyisi Ender sinirlenmeden senin çalıştığın şirkete gidelim. Zehirleme konusunu konuşmak için pek müsait değil burası. Hem ayrıca ne demişler (Şahika Ender'e bakar) Yerin kulağı var.
- (Ender sinirlenir) Bak hâlâ fısır fısır konuşmaya devam ediyorsunuz. Bana bakın başınızı belaya sokmayın, veya sokun kendiniz bilirsiniz. Neyse sadece sana babay Yıldız'cığım.

Ender, Yıldız ve Şahika'nın yanından şirkete gitmek için ayrılır. Şirketin yakınlarına doğru Ender kimliği belirsiz kişiler tarafından kaçırılır. Ender'in kaçırılma olayını planlayan kişi Doğan'dır.

- Doğan, bu ne demek oluyor? Sen gerçekten haddini fazlasıyla aştın.
- (Doğan gülerek) Sinirlenince ayrı bir güzel oluyorsun. Bunu daha önce söylemiş miydim?
- Doğan sen kendinde misin? Adamlarını yollayıp beni buraya zorla getirttiğin yetmezmiş gibi geçmiş karşıma pişkin pişkin iltifat ediyorsun.
- Eğer telefonlarıma cevap verseydin böyle olmazdı Ender.
- Yani kendini haklı görüyorsun öyle mi?
- Bak Ender, ben haklı haksız aramıyorum ama bana başka bir çözüm yolu bırakmadın.
- Neyse Doğan gerçekten senin saçmalıklarınla vakit harcamayacağım, ben gidiyorum.
- Handan olayını merak etmiyor musun?
- No, artık seninle ilgili olan hiçbirşeyle ilgilenmiyorum Doğan'cığım. Neyse ama sen anlatmak istiyor gibisin okay anlat dinleyelim.
- Bana karşı olan tavrının bir anda değişmesi beni çok şaşırttı Ender. Neyse uzatmadan konuya döneyim, Handan beni en yakın arkadaşımla aldattı ve sonra Kumru'yla beni bırakıp gitti. Kendisine ulaşmak için çok çaba sarf ettim ama bir türlü izine rastlayamadım, neyse eğer istersen bu olayın gerçekligini sana ispatlayabilirim.
- Hiç almayayım Doğan, en iyisi ben gideyim.
- Hâlâ Kaya'yı seviyorsun değil mi?
- Bunu nereden çıkardın?
- Ender sen çok zeki bir kadınsın ama henüz beni kandıracak potansiyele sahip değilsin. Sabah şirkete Kaya ile konuşmak için gittiğini biliyorum.
- Demek seni kandıracak potansiyelde değilim Doğan. Bu arada evet sabah şirkete Kaya ile konuşmaya gittim çünkü onu hâlâ seviyorum. Doğan senin için üzülüyorum çünkü sen benim için Kaya'yı kıskandırmak için kullandığım birisisin, ben Kaya'ya aşığım ve bu hep böyle kalacak. Neyse sana babay.
- Benimle evleneceksin Ender.
- (Ender gülerek) Rüyanda falan herhalde.
- Ender komik kadınsın biliyor musun? Eğer benimle evlenmezsen canından çok sevdiğin kardeşin ölür. Ha bu arada ismi Caner'di değil mi?
- Kardeşimin adını pis ağzına alma Doğan, ayrıca bana bunu yapamazsın.
- Öyle bir yaparım ki, herkesin karanlık bir tarafı vardır Ender. Sende şuan buna şahit olmuş oldun. Neyse sevgili karıcığım ben şimdi şirkete geçiyorum, sende işlerini halledip gelirsin. (Ender'i öper)
- (Ender sinirlenir) Allah kahretsin! Bu hiç iyi olmadı, benim acilen harekete geçmem gerek.