yes to heaven

1.1K 136 107
                                    

hyunjin

dün gece sadece öpüşmüştük, jeongin yorgun düştüğü için onu kucağıma alıp yatağa götürmüştüm ve beraber uyumuştuk.

o gün belki de benim için, hem en çok pişmanlık duyduğum hem de en huzurlu hissettiğim gündü. duşa kabinin içinde hiçbir şey düşünmeden, sadece öpmüştüm onu.

sabah olduğunda, yanımda masumca uyuyan jeongini izliyordum, önüne düşen saçlarını nazikçe kulağının arkasına attım ve yüzünü sevdim, uykulu gözleriyle baktı bana.

"günaydııın, burda mı uyumuşum ben, ne ara geldim ki en son bi şeyler içiyordum" dedi ve yatakta oturur pozisyona geçti. "günaydın ekmekciğim, evet burda uyudun, sarhoştun biraz" diye yanıt verdim ben de. dünü hatırlamasını istemiyorum ve hatırlamazdı zaten, jeongin alkol aldığında hafızası resetlenirdi.

"hadi kalk, kahvaltı yapıp doğru okula" diyip jeonginin üstünde olan örtüyü çektim bir çırpıda.

"gitmek istemiyorum, bugüncük gitmesek olmaz mı hm?"

"olmazz çünkü okul önemli, akşam suho hyung için doğum günü partisi yapıcaz, oraya götürücem seni"

"tch istemiyorum, sevmiyorum o hyungu"

"heyy, hyunguma laf etme! hadi kalk artık" diyip kafasına yastık fırlatmıştım. jeonginse hala nazlanıp okula gitmek istemediğini söylüyordu.

kalkmıştı ama ruhu hala yataktaydı jeonginin, mutfağa doğru yürüyen yalnızca bedeniydi. ikimiz için de ekmek kızartıp üstüne reçel ve peynir sürdüm, birini jeonginin ağzına soktum diğerini de kendim yedim.

son olarak üstümüzü de değiştirip beraber okula doğru yürüdük.

*****

saat 19'a doğru geliyordu, üstüme bol bi gömlek ve altıma ise deri bir pantalon giymiştim. gömleği pantalonumun içine sokup birazını da dışarı çıkartmıştım. telefonumu elime alıp jeongini aradım, telefon kısa süre çaldıktan sonra açıldı.

"hazırsın değil mi? seni almaya geliyorum"

"ben niye geliyorum ki hyun, istemiyorum. sehun hyungla fazla yakınlar görmek sinirimi bozuyor"

"sence de artık abimi unutmanın vakti gelmedi mi, biraz etrafına bak jeongin, kör müsün gerçekten, seni sevebilecek bir sürü insan var, neden abimde takılı kalıyorsun bu kadar"

kendimi tutamayıp biraz sert çıkışmıştım, onu sevmeyen birinin sürekli peşinde koşması sinirimi bozuyordu ama kendim de farksız sayılmazdım.

"seni sıkıyorum değil mi, özür dilerim"

"hayır öyle demek istemedim, üzülmeni istemiyorum o yüzden. her neyse istemiyorsan gelme seni zorlamayacağım"

"hayır geliyorum, sehun hyungu bi kenara bırakıcam bugün, beni çağıran sensin o yüzden sadece sana odaklanıcam"

kalbim söylediği şeyle karıncalanmaya başlamıştı. yarım ağız bi şekilde gülüp "peki ben gelene kadar hazır ol o zaman" diyip telefonu kapattım.

üstüme biraz parfüm sıkıp, aynada kendime son kez baktım ve evden çıktım.

jeonginlerin evinin önüne geldiğimde, jeongin beni kapıda bekliyordu. gülümseyip yanına doğru yürüdüm, "güzel olmuşsun" dedim gözlerinin içine bakarak. "sen de çok iyisin" diye cevap verdi bana.

boyfriend | hyunin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin