Gecikme için üzgünüm arkadaşlar ,ama artık sınavlarım bitti. Sık sık ve uzun bölümler yayınlayacağım artık. Bu bölüm gerçekten uzun oldu. Vote ve yorumlarınızı görmek istiyorum :)) Yeni bölümü 5 vote gelir gelmez paylaşacağım! :)) Keyifli okumalar(:
3 Ekim 2009,
BUGÜNE LANET OLSUN!! LANET OLSUN!! ŞU ANDA DELİLER GİBİ AĞLAMAK İSTİYORUM!!
En başından yazacağım her şeyi;
—
Daha önce bu kadar eğlendiğimi hatırlamıyorum!! Tabi Deniz'le pastanede geçirdiğimiz zamanlar hariç..
Bugün ablam ve eniştemin evlilik yıldönümüydü. Yani bugün baş başa olmak istiyorlardı ,ki bu yüzden çocukları bize bıraktılar.
Öğlene kadar her şey normaldi. Kahvaltımızı yaptık ,çocuklarla oyun falan oynadık.. Gayet mutlulardı ama nazarımız mı değdi ne oldu artık bilmiyorum bunlar bir kavgaya tutuştu ,bir kavgaya tutuştu böyle saç baş yani. Hayır da daha biriniz 7 biriniz 3 yaşındasınız ,neyin kavgası bu? Neymiş Mete, Elanın oyuncağıyla oynamış!
Ve bugün fark ettim ki kardeş her yaşta kardeş! Ben gelmişim 22 yaşıma hala kardeşlerimle kavga ediyorum ,Ela'yla Mete daha küçücük çocuk onlarda kavga ediyor.
Neyse bunlar kavga etti işte biz de annemle ayırdık. Mete büyük olduğu için çabuk sakinleşti ,hemen sustu ama Ela yok mu Ela.. Bir ağlıyor bir ağlıyor.. Ama böyle sahte ağlıyor ,gerçek de değil.
Sonuçta öyle veya böyle ,aldı oyuncağı abisinden ,helal olsun. Ama bir sinirlendi bir sinirlendi.. o esmer ,küçücük teni kırmızılaştı ,zaten büyük olan gözleri daha da bi büyüdü ve kızardı falan..
Bir yandan da hala ağlıyor ve o küçük ,kıvırcık kıvırcık saçlarını eliyle çekiyor.. Delilendi iyice anası kılıklı! Ablam da böyle yaparmış küçükken ,sinirlenince saçlarını falan çekermiş psikopat. Bu huyu yeğenime de geçmiş maalesef.
Ama nasıl sinirlendi böyle baya bi sakinleşmedi ,ben de aldım bunu kucağıma,o uğruna kavga ettiği oyuncağını da eline verdim ,kendimizi dışarı attık.
Dışarı çıkınca biraz sakinledi bu. Zaten Ela hep böyle bir çocuk.. Hiç daralmaya ,sıkılmaya gelemiyor. Küçükken de ağlardı ağlardı ,altını değiştirmek için pijamasını falan çıkardığımızda susardı. Soyununca mutlu olurdu manyak.
Ya ben de böyle manyak ,salak ,psikopat falan diyorum ama onlar sevgi kelimesi benim için. Bunları demezsem sevgimi gösteremiyormuşum gibi hissediyorum.
Annem çocuklara böyle dememe kızıyor ama öyle işte. Gerizekalı değil de ne bu çocuk şimdi?
Neyse bende Elayı aldım yanıma ,bindim egoya! (Vaavv çok havalı bir cümle oldu.)
Neyse ,işte bindim egoya ,Etlik/Aşağıeğlence'ye gittim. Yani neden oraya gittim bilmiyorum. O sırada durağa Etlik otobüsü geldi bende ona bindim.
Aşağıeğlence de büyük bir park var. Osmanlı Parkı mı ne adı da ,unuttum şimdi. İşte Elayla oraya gittik. Havalar iyice soğumadan parka gidelim son bir defa dedim. Yalnız ikimizde çok tatlıydık bence. Ela'da pembe renk ,tavşanlı bir bere ,bende ise düz ama cıvıl cıvıl kırmızı renkte olan sade bir bere vardı. Teyze-yeğenden çok ana-kız gibiydik.
Neyse işte Elayı orda oynattım. Salıncağa bindirdim ,kaydıraktan kaydırdım ,tahterevalliye bindirdim.. Sonra parkta tırmanma yerleri var ,Elanın oraya tırmanmasına falan yardım ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karımın Günlüğü
RomanceBen ona benimle ölür müsün? dediğimde kabul etmişti oysa. Birlikte ölecektik biz. Ama sözünü tutmadı. Hoş ,yaşarken öldürdü beni ama sayılmaz bu. Hadi ,hadi lütfen kalk, her şeyi birlikte yapardık biz. Öleceksek de birlikte ölelim, birlikte ölelim...