SEVİNÇ KIRINTILARI

1.4K 76 20
                                    

~ Hatırlamak amaçlı önceki bölüme göz atabilirsiniz ✨️

✨️İyi okumalar ✨️

~~~~~

ZAFER: Bugün bana yine o lezzetli yemeklerinden yapar mısın?

EGEMEN: Tadı çok mu güzeldi hocam

ZAFER: Haksızlık olmasın diye istiyorum, ve evet tadı mükemmeldi...

EGEMEN: Ne haksızlığı?

ZAFER: Bugün sen fazlasıyla benim en lezzetli yerimin tadına baktın ama ben bakamadım, bu yüzden bunu ödemelisin.

EGEMEN: Siz böyle konuştukça utanıyorum

ZAFER: O zaman almaya geliyorum seni, böyle arsızca konuşurken kızarmış yanaklarını görmek istiyorum.

EGEMEN: Bunun olmasını inanın hiç istemem

ZAFER: Ama olmak zorunda...

EGEMEN: Tamam o zaman size sadece yemek yapacağım

ZAFER: Aynen sadece yemek yapacaksın ;)

~

Atacan'ı evine bırakıp şehir merkezindeki büyük kütüphaneye sürmeye başladım arabayı. Konuşmamızdan beş dakika kadar sonra orada olduğuna dair mesaj atmıştı.

Bugün olanları düşündükçe içimde tarifsiz bir heyecan ve mutluluk oluşuyordu. Utandığı hali gözlerimin önüne gelirken kendi kendime sırıtmaya başladım.

Bu çocukta bir şeyler vardı... beni mutlu eden.

Kırmızı ışıkta durup telefonumu elime aldım. Mesaj yoktu bu biraz sabırsız yanımı ortaya koyarken bunu görmezden geldim.

Bugün onunla ihtiyaç dışı görüşmek istiyordum, mesajlarda onu utandırmak için konuşmuştum ama asıl amacım onunla vakit geçirip onu daha iyi tanımaktı.

Yeşil yandığı anda ilerlemeye başlayıp arabayı boş sayılabilecek yolda seri bir şekilde sürmeye başladım.

Kütüphaneye yaklaşıp önüne park ettiğimde, hemen büyük kapının önünde bekleyen çocuğa baktım. Etrafa öyle dalgın bakıyordu ki beni fark etmemişti.

Telefonumu cebimden çıkarıp adını bulup arama tuşuna bastım, çok kısa sürede yerinde hareketlenip cebinden telefonunu çıkararak ekrana baktı.

Dudağındaki gülümseme benim dudaklarıma bulaştığında telefonu kulağına tuttu.

"Demek ben aradığımda bu kadar mutlu oluyorsun?"

Yerinde hafif hafif sallanırken dediklerimi duyup anında etrafa bakınmaya başladı.

"Geldiniz mi?"

"Evet, sol taraftaki durağın biraz gerisindeyim." dediklerimi dinleyip tarif ettiğim yöne baktığında arabamı tanımış olmalı ki, telefonu cebine koyup bana doğru ilerlemeye başladı.

Üzerindeki gri pantolon bacaklarına yapışırken hemen kalça bitimine denk gelecek şekilde koyu yeşil kopüşonsuz sweatshirt giymişti.

Tek omuzuna taktığı çanta düşecek gibi dururken arabaya yaklaşarak hemen yanımdaki kapıyı açtı.

DAVETKÂR  ~GAY~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin