1 DAKİKA [~GAY~] (B×B)

11. Bölüm

Gözlerimi açtığımda çok güzel ve büyük odadaydım. Dün gece rüyamda gördüklerimi hatırlamıyorum. Her zaman hatırlarım, ama bu sefer biraz garip. En son aklımda olan adamla sex yapmamızdı. Sonrada uyuduk.

Ben bunları düşünerken aşağıdan bazı bağırışlar duydum.

" Dediğin sözleri kulağın duyuyor mu? Sen beni anlamıyorsun galiba! Bu benim için neye mail oldu farkında mısın? " tanıdık bir sese benziyordu.

Tam anlam veremiyordum, ama kötü şey olduğu ortadaydı. Ayağa kalkıp kapıya yaklaştım. Elimi kapının desteğine atıp açtım. Yavaş ve sessiz adımlarla onları izlemek için bir yer aradım. Buldum. 2. katta olduğum için burdan her şeyi izleye bilirdim. Karşımda vazo koyulan küçük dolabın arkasına saklanıp onları izlemeye başladım.

" Sakin ol Özgür. Bu kadar yeter. Daha da önemlisi şuan bununla ne yapalım? Eğer sorunu halletmeye çalışıyorsan önce bunda başlayalım. " dedi yüzü bir yerlerden tanıdık gelen kişi.

Bir kaç kişi elleri bağlı ve gözleri kapalı birini getirdiler. Adamlar önümde durdukları için göremiyordum.

"Bunu ne yapalım? " yüzünü adama çevirip az önce getirilen adama yaklaştı. "Öldürün!" dedi.

Elleri bağlı olan kişiyi görünce saklandığım yerden çıktım ve yüksek sesle "DURUN!" diye bağırdım. Hızlı adımlarla merdivenler indim ve koşarak ölücek olan adamın karşısına geçtim.

"Sen? Ne zaman uyan-"

"Arkadaşıma bunu yapmaya nasıl cüret edersiniz? Neden bu halde? Neden yüzü kan ve morluklarla dolu?" ortalık iyice sessizleşince her kes bir birine bakmaya başladı.

Dövülmekden kötü hale gelsen, yüzü ve vücudu kötü hale gelmiş Caner'e yaklaştım. Ellerini çözerek sıkıca sarıldım ona. Sıkıca sarıldığım gibi Caner de bana sarıldı.

"Özür dilerim Caner. Bağışla beni...seni de bu tehlikeye sürüklediğim için. " gözümden akan yaşla Caner'in karşısında kafası öne eğil şekilde duruyordum. Benim gibi birine kim tahammül ederdi bilmiyorum. Ama o bana arkadaşdan faha fazlası olmuşdu. O benim için abimin bana verdiği sevgiden daha çok sevgi göstermiş biriydi.

" Durun bi' saniye. Sen kimsin?" dedi karşımdaki silahı bana doğrultan kişi. Korkuyla onun gözlerine bakarken korktuğumu fark etmesin diye cesur olmaya çalışıyordum.

"Onun bize yaptığı ihaneti bilsen böyle konuşmazsın." Karşıma geçen adam silahlı kişiye bir şeyler söyledi. Kendimde anlam vermeden silahlı kişi silahını saklayarak Caner'e yaklaştı.

" Ne yapıyorsun?! " dedim ve arkadaşıma dokunan elini geri itdim. " Zaten yaptıklarınız yetmedi mi? "

Adam bana bakmadı bile. Caner'i ayağa kaldırarak kolunu boynuna geçirdi, sonra da dışarı çıktılar.

Ben sersem halde onların peşinden gitmek iatediğimde adam beni kollarıyla sardı.

" Bırakın beni! Nereye götürdünüz onu? " çabalamaya devam edersem başaracağıma inanıyordum. Ama adam beni kendine taraf çevirip sıkıca sardı. Biraz sonra vazgeçip ona sarıldım.

" Böyle sıkı sarılmayı seviyorsun dimi? " gözlerimi onun omzuna dayarak göz yaşlarımın durmasını bekledim. Ağladığı biliyordu galiba.

" İsmin ne? " ellerini yanağıma götürerek göz yaşlarımı sildi.

Kısılmış sesim, kurumuş göz yaşlarıma bakan o gözlere nasıl yalan söyleye bilirdim sizce. O zaman anlardı benim ona yalan söylediğimi ve benden nefret ederdi.

_________________________________________

İyi okumalar, iyi gecelerrr.
Seviliyorsunuzzz.♡♡♡