20 Bölüm

11.9K 737 357
                                    

Miraç Dinçmen

"Hu hu!" Betül elini önümde sallayıp ona bakmamı sağladı. "Nelere daldın öyle?"

Kafamı iki yana sallayıp belimi bar bankosuna yasladım.

Elindeki beyaz havlunu omzuna atarak ellerini beline yerleştirdi.Geçenlerde küt kestirdiği kahverengi saçlarını beğenmediği için bere takıyordu kafasına.

"Oğlum bana mı geliyorsun?Dökül hadi."

Gözlerimi mavi lens taktığı gözünden çekip bir kez daha telefonumu kontrol ettim.

23.34

Hiçbir bildirim yoktu.

Bakışlarım bir süre kilit ekranıma koyduğum fotoğrafta oyalandı.Ben telefonu elimde tutup yanağımı onun kafasına yaslayarak gülümsemiştim.Işıl ise perçemleri yüzüne dökülmüş bir şekilde dişlerini göstererek gülümsüyordu.

Bakmaya doyamadığım bal gözleri kısılmıştı.

"Beni duymuyor musun sen?"

Telefonu kapattım.

"Bir şey yok Betül."

"O yüzden mi yüzün sirke satıyor?"

Dudaklarımın arasından nefes verip telefonu cebime koydum.Kollarımı göğsümün üzerinde kovuşturdum.

"Işılla tartıştık."

"Neden?"

Sıkıntıyla ayağımı sallamaya başladım.

"Merti öğrendi."

Kaşları anında bilmiş bir şekilde kalktı.

"Ve sen söylemedin değil mi?" Kafamı iki yana salladığımda omzundaki havluyu aniden eline alıp sert bir şekilde koluma geçirdi. "Sana söylemiştim.Eğer kendisi duyarsa,aranız bozulur."

Kafamı aşağı eğdim.

"Konuyu ben bile biliyorum.Ona söylememen gerçekten çok kötü.Sana çok kırılmıştır şimdi."

"Bir şeyler yapacağım." Durgun bir sesle mırıldanıp spor ayakkabılarımın kirli uclarına bakmayı sürdürdüm.

"Tabii tabii.Senden ayrılmadığına şükür et."

Nefesim bir an sekteye uğradı.

"Ne?"

Bakışlarımı endişeyle Betüle kaldırdığımda güldüğünü gördüm.Yanıma yaklaşıp yavaşça elini saçlarıma atarak karıştırdı.

"Korktun mu?"

Gözlerimi devirerek elini saçlarımdan itekleyerek uzaklaştırdım.O ise hâlâ sinir bozucu bir şekilde gülümsüyordu.

"Rengin attı.Çok mu korktun Işılın senden ayrılmasından?Ay kıyamam sana!"

"Siktir git Betül."

Bana el hareketi çektikten sonra arkasına dönüp gelen kel adam ile ilgilenmeye başladı.

Ayrılmak mı?Küçük bir şey için ayrılacak değildi ya.Değildi değil mi?

Sikeyim!

Telefonumu bir kez daha cebimden çıkarıp elime aldım.Bu kez WhatsApp uygulamasına girip konuşmaların başına sabitlediğim 'Gün ışığım' ismine tıkladım.

On altı dakika önce çevrimiçiydi.

Miraç:Ne yapıyorsun? (23.36)

Gergince bir ayağımı sallarken mesajı okumasını bekledim.İlk önce bir tik gitmişti.Daha sonra iki tik belirmişti ekranda.

CafunéHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin