7. Bölüm: Tesadüf ?

118 6 0
                                    

Uyandığımda Çağrı yanımda yüzüme şu serpiyordu. Yavaşça doğruldum ve etrafa baktım. En son yaşadıklarım bir bir aklıma geliyordu. Keşke uyanmasaydım diye geçti içimden. Neler oluyordu böyle?
-Sanırım başın döndü iyimisin peki şimdi?
-İyiyim sanırım.

Tekrar arkama döndüm, mezarı gördükçe tüylerim ürperiyordu. Benim adım, doğum tarihim, yanındaki mezarda babamın adı, soy adı ve doğum tarihi vardı. Hemen yanındada bir kadının adı yazıyordu. Neslihan Adal, bu kadını tanımıyorum ama benimle aynı soy adını taşıyordu. Neslihan adındaki kadın dışındakiler aynı gün ölmüştü. Bu nasıl olabilir? Ben ölmüş olamam. Çağrı konuşmaya başladı:
-En iyisi seni eve götürelim.Pek iyi görünmüyorsun.

Eve varmıştık, konuşmak istiyordum ama ağzımda tek kelime bile çıkmıyordu. Çağrı biraz çekinerek konuşmaya başladı:
-Seni artık polislere teslim etmem gerekiyor.

İçimi birden ürperme kaplıyor, oraya gidince ne olacaktı. Belkide kaydım bile yoktu. Beni bulamayanlar, ortalık karışıcaktı. Belkide yetimhaneye bırakacaktır, ailem nerede? Ben o çukurdan düşünce ne olduda kayboldular. Belkide o mezardaki ben değilim, sadece bir tesadüf olabilirmi? Çağrıya olan biteni anlatmalımıydım? Başka çarem yok anlatmalıyım.

-Çağrı ben sana bişey söylemeliyim.
-Evet, bekliyorum. 
-Çağrı O mezardakiler senin tam olarak neyin oluyor?
Biraz hüzünlü bir sesle konuştu:
-Ailem,babam,annem, ve kız kardeşim.
-Şey özelinde girmek istemem ama neden öldüler?
-Arzu kişisel sorular hakkında ne demiştim.
-Biliyorum,ama bu gerçekten önemli ayrıca beni ilgilendiriyor olabilir.

Bir süre öylece yere baktı. Kendini hazırlıyor gibiydi.

-Babam ve kız kardeşim trafik kazasında vefat ettiler. Annem ve bende arabadaydık. Kız kardeşimin doğum günüydü. Onları kaybettikten sonra annem kendine gelemedi. Geceleri elinde bir lambayla ormana doğru gider, sabah erkenden dönerdi. 
Bu gidip gelmeler çoğalmaya başladı. Bazen odasına kapanıp ağlardı. Sürekli aynı sözleri tekrarlayıp dururdu.
-Tekrarladı söz neydi?

-"Benim yüzümden" sabah eve gelir bana kahvaltı hazırlar sonra odasına çekilip saatlerce bu sözü söylerdi. Sonra bir gün sabah uyandığımda annemi bulamadım. Henüz altı yaşımdaydım. Bir kaç gün sonra polisler annemi ormanda ölü buldular. İntihar etmişti. Büyük ihtimalle benim görmemi istemedi. Beni yetimhaneye yerleştirdiler. Ben yetimhanedeyken mahalledeki insanlar çok değişmişti. Olaylar artmış, tekinsiz bir yer olmuştu. Tanıdığım bütün komşular taşınmıştı. Reşit olduktan sonra kendime bir iş buldum. Herkes buradan taşınmam gerektiğini söyledi, fakat yapamadım.  Sebebini bende bilmiyorum. Bir türlü kopamadım mahallemden. 

Çağrı sözünü bitirmişti. Öylece sessiz bir şekilde oturuyorduk. Parçaları birleştirmeye çalışıyorum. Fakat annelerimiz farklıydı. Bu da kardeş olabileceğimiz gerçeğini çürütüyordu.

O bana herşeyini anlatmıştı. Açıklama sırası bendeydi. Ona olayları anlatmalıydım. Bana baktı ve konuştu:

-Artık neler olduğunu anlatacakmısın?
-Çağrı bizim soyadlarımız aynı, kardeşinle adımız aynı ve babalarımızın adıda aynı. Hatta kardeşinle doğum tarihlerimizde.

Başta söylediğim onu şaşırtmış gibiydi, fakat bu şaşkınlık kısa sürdü.

- Belkide sadece bir tesadüftür. Az önce her şeyimi anlattım şimdi de sen anlat.
- Benim anlatacak çok birşeyim yok aslında normal bir aileyi, seninle babalarımızın adları aynı fakat benim annemin adı Aslı pek bir sorunumuz yoktu. Annem neşeli biriydi, babam ise onun tam zıttıydı. Ben evdeki tek çocuktum bir kardeşim yok. Gerisini biliyorsun zaten. Peki sence bu kadar benzerlik tesadüf olabilir mi?
-Arzu orada mezarı gördün benim kardeşim öldü bu nasıl olabilir ki! En iyisi polise gitmek üzgünüm ama böyle mantıklı bir sonuca ulaşmayız.

Başımı yere eğdim, belkide haklıydı. Polisler bana yardım edebilirdi. Biraz mola verdikten sonra arabanın yanına gittik. Hızlıca binip karakola doğru yol aldık.

HANGİMİZ GERÇEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin