Ben geldim! Naber, nasılsınız? Sizleri hemen bölüme alayım, buyurun efendim.
⛓️
18 Kasım 2021
Durmayan, durulmayan adımlarla ilerledim. Bütün her şeyin kötü bir rüya olmasını istiyordum. Hayatım gerçekten bir gecede böylesine bataklığa dönmemeliydi, böyle olmamalıydı. İçimdeki acıdan ne soğuğu hissettim ne rüzgarı. Gece olmasına aldırmadan sertçe kapıya vurmaya başladım. Devamlı kapıya vuruyor, kolumdan tutmaya çalışan Koray abinin beni durdurmasına engel oluyor ve git gide yükselen bir öfkeyle kapıya vurmaya devam ediyordum. Evin ışıkları yanmaya başladığında çok geçmeden abim gözlerini ovuştura ovuştura açtı kapıyı. O kapıyı açar açmaz bedenini geriye doğru itekledim ve evin içine girdim.
"Lan?!" diye tepki verdi ama benden çok arkamdan içeriye giren Koray abiyi görünce tepkisi dağıldı. O Koray abiye bakarken ben tedirginlikle bana bakan anneme döndüm yüzümü. "Biliyormusun sen de?" dedim öfkeyle. "Her şeyi biliyormusun?"
"Bağırma anneme!" diye kızan abimi umursamadım bile. "Anne sen git odaya-"
"Sen bizim babamız değilsin!" dedim sertçe. "Evin babası gibi davranmayı kes!"
"Meva!" dedi dişleri arasından.
"Kızım ne oluyorsunuz gece gece," dedi annem şaşkınlıkla.
"Anne sana odaya git diyorum," diyen abime ve öfkeyle nefesler alan bana baktı. O her zaman abimi dinlerdi ve beni hiç yanıltmadan yine abimi dinleyerek gitti. "Derdin ne kızım senin?" dedi abim öfkeli sesiyle. "Koray? Ne oluyor burada tam olarak siz ne alaka, bu saatte?"
"Doğru mu?!" dedim üzerine yürüyerek. "Yiğit'in-"
"Şunun adını anmayı bırak artık!" diye bağırdı ve beni susturdu. "Kızım senin hiç mi gururun yok ya, hiç mi olanlara bakıp kendine ders çıkarmıyorsun he?!"
"Babam öldü mü-" ellerini ağzımın üzerine kapattı hemen. Annemden saklıyordu. "O sesini kes!" dedi öfkeyle. En büyük öfkesi arkamdaki Koray abiyeydi. "Sen bunu ona nasıl söylersin Koray?!"
Ellerini dudaklarımın üzerinden çektim. "Ya sen kimsin?" dedim bedenini itekleyerek. "Sen kimsin de bizden bunu saklıyorsun?"
"Ben sizin iyiliğiniz için sakladım gerizekalı!" dedi sinirle. "Size bir şey olmasın diye ardıma bakmadan geride bıraktıklarımı umursamadan ben sizi kurtarmak için buraya geldim!" Ellerini kaldırdı hiddetle. "Ben mi istedim böyle olmasını? Günah keçisi ilan ettiler lan bizi, babam yaptı mı yapmadı mı biz bunu bile bilmiyoruz. Ne olduysa oldu babam hapise Kahraman amca toprağın altına girdi. Ulan onlar kurtuldu da bize düşen daha ağırdı. Sen görmedin mi Meva, orada kalmaya devam etsek ya evimizi yakacaklardı ya içimizden birini öldüreceklerdi ben sadece hepimizi korumaya çalıştım benim tek amacım buydu!"
"Biliyor musun gerçeği bana doğruyu söyle," dedim medet umar gibi. "Biliyor musun abi gerçeği, babam gerçekten katil mi?"
"Bilmiyorum," dedi ellerini iki yana açarak. Çaresizlik çok kötü bir şeydi. "Bilmiyorum abim yemin ederim bilmiyorum kaç kez ulaşmaya çalıştım avukatlarla haber yollamaya çalıştım, Yiğit avukatı sıkıştırır yerimizi öğrenir diye ben nelerle mücadele ettim sen bunları biliyor musun? Ben tek başıma Yiğit'in karşısında durmaya çalıştım size hiçbir şey hissettirmedim. İster kabul et ister etme ben bu evin yeri gelecek babası yeri gelecek çocuğu olacağım."
"Neden sustu o zaman?" dedim artık anlamıyordum hiçbir şeyi. "Babam neden sustu, yapmamış olsa zaten yapmadım derdi yaptı o zaman ama niye yaptı niye?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HÜKÜM
General FictionYolun sonu dedikleri yer burası mıydı? Beni burada tutacak hiçbir sebep kalmamıştı. Ve o ne yaparsa yapsın, gidişime sadece seyirci kalacaktı. Öyle kin doluydu ki; bir zamanlar adımı fısıldayan kalbi bana kör sağırdı şimdi. "Böyle olsun istemedim,"...