Dear Future Husband ↬TaeJin

2↬ Ufak tefek yalanlar

Hey sen!
Hayalet okuyucu olduğunu biliyorum
Yine de yorum yapabilirsin değil mi? Bu çok zor değil 👉🏻👈🏻😁 hehehe

Okuyan herkese teşekkür ediyorum, uzun bir bölüm oldu ♡ keyifli okumalar.

...

Arabadaydık, kulağa şaka gibi geliyordu ama evleneceğim adamın ailesiyle tanışmaya gidiyordum. Aklım Jungkook'ta kalmıştı, ona her şeyi halledeceğim deyip çıkmıştım dışarı, merakla benden haber bekliyordu ama ona gerçeği söylemeyecektim. Ona ne söylesem diye düşünürken Taehyung konuştu

"Sadece akşamları birlikte yemek yeriz, onun dışında odamda yerim. Bu akşam herkes masada olacak; babam, eşi ve kızı. Masada konuşmayı pek sevmem, şimdi bir anda konuşursam kesin bir şey olduğunu anlarlar. Bu yüzden benden çok sen konuş, sorulara güzel cevaplar ver. Eğer bu akşam yemeği istediğim gibi geçerse söylediğim gibi kardeşini kurtarmakla kalmam, istediği kulübe de aldırırım"

Başımı çevirip baktım yüzüne "Tamam merak etme, elimden geleni yapacağım"

Beni küçümseyen bir bakış attı "Pek sanmıyorum ama...neyse"

Onun yanında kendimi hiç rahat hissetmiyordum. Gizlediğim yumruğumu sıkmaktan parmaklarım acımıştı. O böyleyse ailesi nasıldı hiç bilemiyordum.

Arkaya uzanıp bir kutu aldı "Al şunu"

Tuttum "Bu ne?"

"Aç"

Yavaşça açtım, bir saat vardı içinde "Tak koluna"

Hep emir verir gibi konuşması cidden sinir bozucuydu "Ailenin yanındayken de böyle mi konuşacaksın benimle?"

Omuz silkti "Mizacım böyle ne yapabilirim, onlar da biliyor"

"Hiç de bile, kendini bir kalıba sığdırman çok yanlış. İstersen her şekilde davranabilirsin be-"

Bıkkınlıkla oflayıp kesti sözümü "Ne zaman susacaksın sen? Sadece saati tak dedim niye uzatıyorsun?"

Daha fazla uzatmayıp saati taktım. Çok geçmeden bir villanın kapısına geldik, kapı yavaşça açılırken etrafa baktım. Burası cidden çok büyüktü. Avludaki havuz peki...devasa bir şeydi.

Araba durunca başımı yasladığım kapı yavaşça açıldı "Buyrun efendim"

Bir adam gülümseyerek bana bakıyordu. Ben de gülümsedim "Teşekkür ederim" dedikten sonra indim.

Taehyung yaklaşıp elimden tuttuğunda bir an irkildim, tuhaf hissetmiştim. İri ve uzun parmakları elimi sıkıca kavradı "Şimdi içeri gireceğiz"

Başımla onayladım. Derin bir nefes alıp dikkatimi toplamaya çalıştım. Karşımızdaki kapı açılınca içeri adımladık. Şaşkınlığımı belli etmemeye çalışarak ilerledim.

"Hoş geldiniz"

Çalışanlar eğilip selam verdi. Ben de eğilmek istedim ama sonra bunun yanlış olacağını düşünüp vazgeçtim.

Büyük yemek masasının yanına geldik. Bahsettiği gibi; ayaktaki orta yaşlı adam babası olmalıydı. Taehyung ile birbirlerine çok benziyorlardı...sanırım şu kadın babasının eşi, yanındaki de kızıydı. Evet, az ve öz. Büyük bir aile olmadıkları için biraz rahatlamıştım. Tanışmak için elimi uzatmaya hazırlanırken babası seslendi "Geçin bakalım" hepsi masaya geçti. Bu da neydi? Bir tanışsaydık ya. Cidden garipti...aile değil mirasçılar kulübüydü sanki.

Taehyung elimi bırakıp sandalyeyi işaret etti, her şey çok normalmiş gibi gülümseyip gösterdiği yere oturdum. O da hemen yanıma geçti.

Karşımda tahminen on sekiz yaşlarında bir kız vardı, dikkatle yüzümü inceliyordu. Dudaklarıma kadar bakması gözümden kaçmamıştı ve rahatsız hissetmeme neden olmuştu. Kadın ayrı bir garipti, bakışlarındaki tuhaflığı hemen sezmiştim.