Umarım beğenirsiniz. Beğenmediğiniz yerler olursa lütfen söyleyin. Kendimi geliştirmeye çalışıyorum.
Beni buralardan bulabilirsiniz;
Instagram: palaxia_
Tiktok: palaxia_Keyifli okumalar! <3
~~~~~~~~~~~~
Önceki Bölümden
"Kimi bekliyordun?" Rüya söyleyip söylememeyi düşündü. Yalan söylemenin de manası yoktu gerçi.
"Ka..." Rüya'nın sözü geminin sarsılmasıyla kesilmişti. Aynı anda gemide kırmızı alarm sireni çalarken bütün ışıklar kırmızıya dönmüştü.
*****************
Yukah düşmemesi için Rüya'yı tuttu. O geminin sarsılmasına alışıktı ama Rüya'nın başına ilk kez geliyordu. Yukah bilekliğinden köprüyle bağlantı kurup konuştu.
"Neler oluyor?" Bileklikten İkinci Kaptan'ın sesi duyuldu.
"Saldırıya uğruyoruz. Yağmacılar." dedi Hadep duygusuz sesiyle. Yukah bir anlığına Rüya'nın yanında olduğunu unutup sesini yükselterek konuştu.
"Nasıl cesaret ederler? Galaksi sınıfı bir gemiyiz üstelik federasyona aitiz."
"Gemi bir süredir bakımdaydı Bay Yukah. Şuan tam kapasitesinde değil. Onlar için kolay lokma olduğumuzu düşünmüş olmalılar. Kaptan'ı çağırdım. Lütfen siz de köprüye gelin."
"Geliyorum." dedi Yukah. Bileklik kapandı. Yukah Rüya'ya baktı.
"Tehlike geçene kadar odandan çıkma. Kapına gelen kişinin kim olduğunu bilgisayara sormadan kapını açma ve kapıyı ben çıkınca içerden mühürle." dedi Yukah aceleyle. Rüya Kaptan'la olan buluşmasının iptal olduğunu anlamıştı. Fakat anlamadığı şey neden yalnız kalmak zorunda olduğuydu. Yukah tam çıkacağı sırada onu kolundan tutarak durdurdu.
"Seninle geleyim. Köprü buradan daha güvenli değil mi?" dedi Rüya.
"Köprüye siviller giremez Rüya. Ayrıca odan da güvenli. Burada kalabilirsin."
"Yalnız kalmak istemiyorum. Korkuyorum." diye diretti Rüya. Yalnız kalmak ve birinin onu yakalaması korkusu içindeydi. Yaşadığı travmaların bir dışavurumuydu bu. Yukah da Rüya'nın durumunu anlamıştı.
"Tamam ama bir köşede durup sessiz olmanı istiyorum."
"Tamam." dedi Rüya hafifçe gülümseyerek. Rahatlamıştı. Beraber köprüye doğru yola çıktılar.
_____________________Köprüye giriş yaptıklarında Kaptan çoktan gelmişti. Köprünün ortasında ayakta duruyor ve mürettebata emirler yağdırıyordu. Karşılarındaki dev ekran şimdi bir pencere görevi görüyordu. Ve estetikten uzak bir tasarıma sahip düşman gemisi karşılarındaydı.
"Fazerleri hazırla. Tam yayılım."
"Hazır."
"Ateş!" Rüya gemiden karşıdaki gemiye sarı çizgiler halinde ateş edildiğini gördü. Gemi hasar almıştı. Fakat vazgeçmiyordu. Rüya ince çizgi gibi görünüp ortaya çıkan yeni gemilere baktı. İki tane daha gelmişti. Benzer tasarımları vardı. Rüya gemilerin ışıkötesi hızdan çıktıkları için birden var olur gibi göründüklerini tahmin etti. Derken üç gemi aynı anda ateş etti. Sorina üçünden de isabet alınca tekrar sallandı. Rüya sarsılırken tutunacak yer aradı. Bulamadı ama düşmemişti de.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzay Rüyası
Ciencia Ficción19 yaşında bir köylü kızı. Bir gün tarlada görünmez bir uzay gemisi bulur. Rüya etrafında gördüğü insanlara şaşkın şaşkın bakıyordu. Onlar insan değildi. İnsansı oldukları kesindi ama kesinlikle insan değillerdi. Her ten renginden, her boydan, vücut...