▪︎15

143 17 1
                                    

Lalisa'dan;

Hoca sınıfa girdiğinde kafamı sıradan kaldırdım. Bunu mecburen yapmıştım çünkü bu hoca tam bir zorbaydı ve tahmin edin uğraşmaktan keyif aldığı yegane insan kimdi?

"Manoban!"

Ne kadar ironik, değil mi?

"Buyurun Bayan Kim."

"Üstünün başının hali ne böyle? Ayrıca şu lanet aksanını yoluna koymayı düşünüyor musun? Geleceğini hiç parlak görmüyorum."

"Haklısınız Bayan Kim, en kısa zamanda üstüme başıma ve aksanıma özen göstereceğim."

Ona karşı çıkacak gücü kendimde hissetmiyordum. Kendisi de onunla kavga etmemi bekliyor olacaktı ki şaşırdığını gizlemek için çabalamadı. Memnuniyetsiz bir ifadeyle yanında getirdiği bilgisayarını masanın üstüne koydu ve kendi kendine mırıldanarak kitabını açtı. Bana laf edilmesinden hoşlananların keyfine diyecek yoktu, bana baktıklarını gizleme gereği duymadan kendi aralarında gülüşüyorlardı. Bu durum beni gittikçe sona sürüklüyordu ancak Rosie için biraz daha dayanmam gerektiğinin de farkındaydım.

Aradan geçen 40 dakika sonunda Bayan Kim yanıma gelirken diğer öğrenciler sınıftan çıkmaya başladı. Yanıma gelip dikildiği sırada ben de gözlerimi ona diktim, benimle uğraşmak ona nasıl bir zevk veriyordu da asla hareketlerinden ödün vermiyordu?

"Manoban, derslerin gittikçe kötüleşiyor. Özellikle İngilizce dersin yerlerde. Aylaklık yapmaya devam ettiğin sürece senden bir bok olmayacağını biliyorsun."

"Haklısınız Bayan Kim."

"Çok sorumsuzsun. Ailen seninle uğraşmaktan bıkmış olmalı, yoksa hangi aile çocuğunu terk eder?"

Gözyaşlarımın akmaması için öylesine büyük bir savaş veriyordum ki, o kadına bu zevki yaşatmaktansa ölmeyi yeğlerim.

"Haddinizi aşıyorsunuz Bayan Kim."

Tehditkar bir tavırla kollarını göğsünde birleştirdi ve yüzünü benim hizama yaklaştırdı. "Haddimi mi aşıyorum? Bir öğretmenle nasıl bu kadar saygısızca konuşursun? Seni küstah! Okul çıkışı seni odamda bekliyor olacağım. Cezalısın." arkasına bile bakmadan bilgisayarını ve kitabını alarak sınıftan çıktı. Kendimi o kadar çaresiz hissediyordum ki, bir yandan Bayan Kim'e hak vermeden duramıyordum. Daha iyi bir evlat olsaydım, ailem hala yanımda olur muydu? Onca sorumluluğu üstüme yükleyip beni terk ederler miydi yine de?

Bu soruların cevaplarını asla öğrenemeyecek olmak kalbimi derinden yaralıyordu, canım yanıyordu. Usulca akan gözyaşlarımı silmek adına bir hamle yapmak yerine kafamı sıraya gömdüm.

Sıranın altında titreyip duran telefonumu görmezden gelsem de açılan sınıf kapısından içeriye giren Rosie'yi görmezde gelemedim. Sınıfa çekingen bir giriş yapmıştı, ancak boş olduğunu görünce toparlandı ve emin adımlarla yanıma yaklaştı. Hiçbir şey demeden önümdeki sıraya vücudunu bana çevirerek oturdu. Bir kaç dakika ikimiz de sessiz kalmıştık, sessizliği bozan o oldu.

"Lisa, özür dilerim. Sana öyle trip atmamalıydım. Sadece senin sağlıklı, iyi olmanı istiyorum. Mesaj attım ama sen bakmayınca endişelenip bütün sınıflara girdim." benim cevap vermediğimi görünce devam etti, "Jennifer ona geldiğimi zannederek sırıttı ancak sınıftan çıktığımda eminim sırıtışı solmuştur." Bunu dedikten sora beklentiye yüzüme bakmaya başladı ve ben de daha fazla kendimi tutamayıp güldüm. "Çok tatlısın." Anında kocaman açılan gözleri, gözlerim hariç her yere bakmaya başlayınca yanaklarını sıkasım geldi. Ancak çalan zil ve sınıfa giren öğrenciler bunu yapmamı engelledi. Yavaşça ayağa kalktıktan sonra "Lütfen telefonuna bak." dedi ve  sınıftan çıktı.

mademosielle noir / chaelisa gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin