Kavga 24

10K 533 94
                                    


Sınır 70 oy 65 yorum

...........

Bir hafta geçmişti Gülseren hanımın ölümünden sonra melek tamamen içine kapanmıştı

Yemek odası dışında odasından çıkmıyordu bu bir hafta için de gözlerinden bir damla yaş bile düşmedi hepsini içine atmışti kimse ile konuşmuyordu bile

Bir hafta içinde bir kelime ağzından çıkmadı ve bu artık herkesi endişeledirmeye başlamışti Polat ne kadar konuşmaya çalışsa da melek hiç bir tepki vermiyordu

Şuan ise herkes yemek odasında kahvaltı için meleki bekliyordu, melek ise yüzünü yıkadıktan sonra ruh gibi aşağı indi

Yemek odasının içine girince bütün gözler yine onu buldu o ise tekrar kimseyi takmadan her zaman ki yerine oturdu Polat ve emirin arasına

Emir hemen melek'in tabağına bir şeyler koymaya başladı melek annesine verdi sözü tutmaya çalışıyordu her gün yemeği yiyip sonra da odasına çıkıyordu

O gün melek bayıldıkten iki saat sonra uyanmıştı işin garib tarafı ise melek bir damla göz yaşı bile dökmemişti

Evdekiler en çokta buna üzülüyordu melek sadece içine atıyordu şimdi ise kimseyle konuşmuyordu sanki konuşsa ağlayacak gibi hissediyor

Herkes yemeğini yerken bir yandan da Meleke bakmaya bırakamıyorlardi melek ise kaç kaşığı yedikten sonra her zamanki gibi tam ayağa kalkıp odasına gidecekti polat hemen kolunu tutup Engel oldu

Melek'i tekrar Sandalyede oturduktan sonra Polat tekrar konuşmaya çalıştı bütün gözler onlara dönerken Polat Takmadı Melekse hâlâ tepkisiz bir şekilde Polat'a bakıyordu

"konuş artık böyle olmaz ağla bir tepki ver içine atma artık yardımcı olmamıza izin ver küçüğüm lütfen"

Hâlâ tepkisiz bir şekilde dinlemeye devam etti

"Bak böyle olmaz içinde atıp böyle yaşayamazsın bağır çağır ağla ortalığı ayağa kaldır yeterki bir tepki ver"

Melek tekrar tepkisiz dinlemeye devam etti, melek'in konuşmayacağini anlayan Polat pes edip bileği bıraktı

Melek tekrar ruh gibi ayağa kalkıp odasına geri döndü kimseyi görmek istemiyordu

Kimseyle konuşmak istemiyordu kimseyi görmek istemiyordu canı yanıyordu belki hıçkır hıçkır ağlamak istiyordu ama yapamıyordu annesine söz vermişti

Akşam olmuştu melek hâlâ odasındaydi berk onu akşam yemeği için çağırmıştı ama gitmedi canı hiç bir şey istemiyordu

Herkes salona otururken atakan şansını deneyip melekle konuşmak istedi

Melek'in odasına kapıyı çaldıktan sonra içeri girdi ardından kapıyı kapattı

Melek düşünceli bir şekilde pencernin önüne denize bakıyordu kapısı açıldığını hissetse bile takmadı
Atakan meleğin kolundan nazikçe tutarak ayağa kaldırdı melek bunu beklemedi için şaşırdı ne yapıyordu bu? Dedi içinden

"ağla"

Dedi sadece atakan, melek ise bir şey demedi öylece atakana baktı

"hadi ağla artık içine tutma bağıra bağıra ağla"

Melek'in gözleri yavaş yavaş dolmaya başlamıştı atakan doğru yolda olduğunu görünce daha çok uğraştı

"hadi susma içindekileri hepsi dök yorulana kadar ağla içine atma"

𝗚𝗲𝗿𝗰̧𝗲𝗸 𝗔𝗶𝗹𝗲𝗺  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin