12. SÜRTÜK GİBİ HİSSETMEK

14.5K 131 22
                                    

"Ya birde basketçi arkadaşları ile barışmış. Oruspu çocuğu beni çıldırmak istiyor!" efsun hırsla karşısında arkadaşları ile konuşan Gökhana bakıyordu. Ayrılmalarının üzerinden tam bir hafta geçmişti. Gökhan'ı gerçekten sevdiğine dair olan inancım tamamen yok olmuştu. Ona her sinirlendiğinde Gökhana ağza alınmayacak küfürler ediyordu. Bir kere sevgiyi geçtim saygısı dahi kalmamıştı ona karşı.

Artık onu umursamayıp yanından kalkıp tuvalete gittim. Kaymış tipimi düzeltecektim.

Elimi yüzümü yıkayıp dağılmış saçlarımı düzelttim. Tam o sırada arkadaki kabinden çıkan kızla göz göze geldik.

Şu sınıfa yeni gelen bı kızdan bahsetmiştim ya hani kendi halinde olan. İnci. İsmi buymuş. Daha geçen gün sınıfın ortasında çıkan kavgada öğrenmiştim. Sessiz sakin kendi halinde sandığımız kız aslında tekvando yapıyormuş anasını satayım.

Olay da şöyle olmuştu. Büşra bu kız geldiğinden beri sürekli bu kıza sataşıp laf atıyordu. Kız da en son dayanamamış olacak ki karşılık vermişti. Konu büyüyünce Büşra İncinin saçını çekmek için elini uzattığında İnci de buna izin vermeyip Büşranın kolunu büküp karnına tekme atmıştı.

Tabi bu olaydan sonra herkesin gözü korkmuş bir daha kıza yaklaşamamışlardı.

"Hoşgeldin." Dediğimde elini yıkarken kafasını hafif kaldırıp şaşkınca bana baktı.

"Yani bu aralar ortalık biraz karışık da söylemeye yeni vaktim oldu." Diye kendimi açıkladığımda "Hoşbuldum galiba." Dedi ve ellerini tamamen yıkayıp tuvaletten çıktı. Onun arkasından bende tuvaletten çıktığımda Gökhan'ın alt kata indiğini gördüm. Alt katta sadece spor malzemelerinin ve temizlik malzemelerinin bulunduğu iki ayrı oda vardı.

Kaşlarımı çatarak arkasından ilerlemeye başladım. Tek başına ne halt yemeye iniyordu ki aşağıya?

Alt kata indiğimde koridorun sonunda ki odadan uğultulu sesler geliyordu. Kaşlarımı çatarak adımlarımı hızlandırdım ve spor odasına yaklaştım. Yaklaştıkça sesler yükseliyordu. En son kapının önüne geldiğimde hiç beklemeden kapıyı pat diye açtım.

İçeride Furkan ve Gökhan'ı karşı karşıya görmek beni bile şaşırtmıştı.
Ne alaka?

Kapının sesiyle ikisinin de bakışları bana döndüğünde şaşkın bakışlarla karşılaştım. Ama asıl şaşıran bendim.

"Noluyo burda?" Soruma ilk yanıt Gökhan'dan geldi.

"Senin ne işin var burda? Çık yukarı!"

"Bağırma lan kıza!" Gökhan'ın bana sesini yükseltmesiyle Furkan da sakin kalamamış Gökhan'ın üstüne yürümüştü.

"Sen kes lan!" Diyip Furkan'ın yakalarından tutup duvara çarptı.

"Sen kimsin ki benim kardeşime ibne diyebiliyosun? Kimsin lan sen?" Lafları biter bitmez Furkan'ın suratına sert bir yumruk atıp yere düşmesini sağladı. Yüksek çıkan çığlığıma rağmen durmayıp Furkan'ın üstüne çıkıp suratına bir yumruk daha geçirdi. Aynı zamanda da tükürürcesine konuşmaya devam ediyordu.

"Bana bak hastalıklı herif, seni bı daha emir'in yanında, yöresinde görürsem o ağzını sikerim!" Yüzü gözü kanlar içinde yatan çocuğun suratına son bı yumruk atıp ayağa kalktı.

Donmuş bı şekilde Gökhana bakarken tüm siniriyle yanımdan geçerken kolumdan tutup beni de kendisiyle birlikte odadan çıkardı. Koridor boyunca onunla birlikte ses çıkarmadan yürüdüm. Çünkü farkındaydım ki şuan acayip sinirliydi ve o sinirden kendime de pay çıkarmak istemiyordum.

YASAK TUTKU +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin