7. BÖLÜM 🌻

117 12 8
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. 💟 

Keyifli okumalar... ❤️

☘️☘️☘️

GEÇMİŞ

BİR KAÇ GÜN ÖNCE

YAZAR'IN AĞZINDAN

Genç adam cezaevinin kapısında başı dik bir şekilde beklemekteydi. 6 yılın sonunda özgürlüğüne kavuşmuştu. Boşuna geçirdiği 6 yılın acısını elbet çıkaracak, elbet alacaktı intikamını. Genç yaşında boşu boşuna hapis yatmıştı.

6 yıl...

Tamı tamına altı yılı heba olmuştu.

Bu süre içerisinde başına gelmeyen kalmamış, içeride bile defalarca canına kast edilmişti. Hapise girdiği halde bile onu öldürmeye çalışmışlardı ama başarılı olamamışlardı. Kimse, hiç kimse cezasının bittiğini bilmiyordu.

Yalçın Saraçoğlu dışında...

Zaten şu an da onun göndereceği arabayı bekliyordu. Bir çok defa kendisini ziyarete gelmiş, bir şeye ihtiyacı olup olmadığını sormuştu. Çoğu kez yardım etmişti.

Bir süre sonra önünde siyah bir araba durunca düşüncelerinden sıyrıldı. Hemen arka koltuğa bindi.

"Geçmiş olsun Demir Bey." diyen şoföre yüzünde hiçbir duygu barındırmayan bir ifadeyle bakarken, "saol." diye yanıtlamıştı. Yolun geri kalanı ise sessiz ilerledi.

Derin bir nefes alarak cebinden bir kolye çıkardı. Annesinin ona verdiğinden beri hiç yanından ayırmadığı, sürekli bakıp bakıp durduğu, ucunda ay olan ve karanlıkta parlayan bir kolyeydi bu. Daha sonra da söyledikleri geldi aklına.

"Bu kolyeden birinde daha var oğlum. Benim ne zaman öleceğim hiç belli olmaz. Belki yarın belki yarından da yakın. Başıma ne geleceğini bilemeyiz. Sen hapisten çıkıp özgürlüğüne kavuştuğun zaman, bu kolyenin diğer sahibini bul ve onu koru, kolla."

Tekrar bir soluk bıraktı ve avucunun içine sıkıca sakladı. Başını arkaya doğru yasladı.

"O kızın sana çok ihtiyacı olacak oğlum. Bu kolye sana onu bulmana yardımcı olacak... Kızın adı ise Ayza. Ve o... Senin kardeşin."

Gözlerini yumdu sımsıkı.

"Onu bulduğunda ise gönül koyma. Onun hiçbir suçu yoktu oğlum. Senin varlığından bile bir haber. Ben bir hata yaptım, babanı aldattım. Bunun sonucunda sen doğdun zaten. Onun hiçbir suçu yok. Onu koru, zarar görmesine asla izin verme."

Yumduğu gözlerini hızlıca açtı. Dediği gibi de olmuş, annesi ölmüştü. Babası da birkaç ay sonra öldürülmüştü. Kimsesi yoktu şimdi. Bir tek o vardı. Üvey kardeşi Ayza. Onu nasıl bulacağını, neye benzediğini hiç bilmiyordu. Elinde ona dair bir fotoğraf bile yoktu. Hiçbir şey yoktu, bu kolye dışında. Tek umudu elinde sıkıca tutmakta olduğu kolyeydi. Annesi, bu kolyeden onda da olduğunu söylemişti. Belki de öleceğini hissetmiş, onu bulabilmesi garanti olsun diye aynı kolyeden kendisine de vermişti.

Bu koskoca Bursa'da onu nasıl bulacaktı?

Araba durduğunda başını kaldırdı ve büyük, 'SARAÇOĞLU YAYINEVİ' yazısını gördü. Geldiklerini anlaması da uzun sürmemişti. Arabadan inip içeri girdiğinde uzun boyu ve duygusuz bakışlarıyla dikkat çekmişti. Çoğu bakışlar çoktan üzerine toplanmıştı bile. Umursamadı ve kendinden emin bir şekilde sekreterliğe gitti.

SADECE SEN (İntikam Değişimi) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin