Hastaneden çıkıp, kütüphaneye doğru yol aldım. Aklım hep ,o anda dolanıyordu, acaba duymuş muydu?
Kütüphaneye vardığımda, bom boş denilecek kadar az kişi vardı, okulda oldukları için olsa gerek diye düşündüm ve kütüphane kartımı okutup içeri geçtim. Gözlerim raflarda dolanıyordu. Aksiyonlu birşeyler istiyordum, rafları dolaşmaya başladığımda tamda istediğim gibi bir kitap bulmuştum, alacakaranlık , birkaç tane de dünya klasiklerinden aldım, ücretini ödedim ve kütüphanedeki masalardan birine oturup okumaya başladım.
Dünya klasiklerinden 'Beyaz Diş' kitabını yarılamıştım ki yan tarafımda bir hareketlilik hissettim, ayracı kaldığım sayfanın arasına koyup kitabı kapattım. Yan tarafıma döndüğümde Batu'yu gördüm
"Nasıl buldun beni?"
"Okula gitseydin haberim olurdu, eve gideceğini pek sanmıyorum, eskiden olduğu gibi, kütüphaneye geldiğini düşündüm ve yanılmamışım"
"Bir dakika! sen peşime adam mı taktın?"
"Okulda senin ve benim ortak arkadaşlarımız var Aleda"
"İspiyoncular çok desene"
"Öyle de denebilir"
Gözleri dudaklarıma kaydı, yine aynı şeyi yapıyordu işte! Bu defa izin vermeyecektim!
Gözlerini kapatıp dudaklarıma yaklaştığında, bende aynı şeyi yaptım, dudaklarımızı buluşturacakken kafamı azıcık sağa çevirip yanağına ufak bir buse kondurdum. Aralamış olduğu dudakları kapandı, gözlerini yavaş yavaş açtı
"O numarayı bir defa yerler Batu efendi!"
"Tuzağa düşürdün beni..."
Gülmeye başladığımda gülümsedi. Gözlerim gözlerine iliştiğinde, çok değişik bir duygu gördüm, masmavi gözlerinde. Ne yani numara değil miydi? Bir anlık boşluğuna gelip öpmeye mi kalkmıştı beni?
"Numara değil miydi?"
"Benim numaramı bana sattın, ikimizin de aynı tepkiyi vermesi... Tuhaf değil mi?"
Numara değildi. Gerçekten de benimle aynı tepkiyi vermiş, onu öpmemi beklemişti.
"Tuhaf... 'Üzüm üzüme baka baka' ata sözü doğru sanırım"
"Sanırım"
***
Daha fazla kütüphanede durmamış, kitapları alıp çıkmıştık. Yolda ilerlerken bir çocuk (çocuk dediğime bakmayın benim yaşlarımda) Batu'ya doğru koşup seslenmeye başladı
"Batu!"
"Birşey mi oldu Utku?"
"Telefonunu unutmuşsun"
"Tamam, teşekkür ederim"
"Ben Utku"
Utku'nun tanışma isteğiyle Batu'nun bakışları değişti, sanki öfkelenmeye başlamıştı, Utku'nun uzattığı eli tutup konuştum
"Aleda. Memnun oldum"
Elimi, elinden çektim, o sırada Utku konuşmaya devam etti
"Ben Batu'nun kardeşiyim, Tutkuyu tanıyorsun zaten, onun ikiziyim"
"Sen beni tanıyorsun yani?"
"Evet, Tutku ve abim senden çok bahsetti Instagram'da da gördüm seni, az da olsa tanıyorum işte"
Batu'ya baktım bakışları yumuşamıştı, Utku Batu'ya bakıp konuşmaya başladı
"Ben gideyim o zaman, birkaç kitap almam gerekiyor, görüşürüz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Mücadelesi
Teen FictionBatu ile Aleda'nın yanlış anlaşılma ile zora giren dostluğu ile aşk acısının getirdiği bir depresyon havası , nisa'nın ortaya sürdüğü bir plan ile düzelecek mi? Peki Batu'nun Aleda'yı yanlış anlama sebebi neydi? Hikayede ne gibi gelişmeler olacak ge...