Aşk Mücadelesi

0.5

yaklaştı, ve daha çok yaklaştı dudakları bir nefes kadar yakınlaşınca gözlerimi kapattım. Dudakları dudağıma değil de, dudağımdan az öteye yanaklarıma değmişti, boşluğuma gelmiş olsa da gülümsemiştim. Batu'nun kıkırdadığını duymam ile gözlerimi açtım. Neye gülüyordu?

"Neye gülüyorsun?"

"Kendini neye hazırladın sen acaba? Gözlerini neden kapattın ki?"

"Ben mi? Boşluğuma geldi, birde hastaneden yeni çıktım yorgunum biraz"

Boğazımda oluşan yumru ile ağlamak üzereydim, dalga geçecek ne vardı? Eğer Aleda Karan isem ben bunu ona ödetirdim hemde feci bir şekilde.

"Hı hı kesin öyledir"

"Batu kaşınıyorsun !?"

"Kaşısana?"

"Bu halde sana birşey yapamayacağımı bildiğin için rahatsın değil mi?"

"istesen de yapamazsın güzelim, 1.60 boyunla fare gibi duruyorsun"

"Batu. Canım benim"

"Söyle güzelim"

"Sabah uyandığında kendini yatağa kelepçeli bulma canım, vallahi abimi yollarım bu laflarını yedirir sana!"

"Kelepçeyi nereden bulacaksın?"

"Doğru... Kelepçe olmaya bilir önemli değil... Ya ben sana niye planımı anlatayım ki! Bende saf saf anlatacaktım cidden, yaşadığında görürsün"

"Sabırsızlanıyorum"

"Batu..? Neden başkalarına inanıyorsun hep? Bana inanmıyorsun hiç, neden? Seni kıracak birşey mi yaptım, yada güvenini sarsacak birşey?"

"Aleday inan bilmiyorum, sadece sana inanmak istiyorum, ama bir yanım seninleyken, diğer bir yanım kanıtlarda oluyor, inan istemezdim seni kırmayı. Hem bak..."

Cebinden çıkardığı saat ile gözlerim doldu. Bu benim ona aldığım saatti

"Bu... Nasıl olur? Kırılmamış mıydı?"

"Yanii, biraz hasar almıştı tabii de, camını değiştirdikten sonra bir sorun kalmadı, tamir ettirdim, bu saati nasıl tamir ettiysem, senin kalbini de öyle onaracağım, izin verirsen"

"Kupa param parça oldu, sen onu temizledin mi? Yani ben gittikten sonra..."

"Hayır, temizlemedim,hem çok sinirliydim dokunmak dahi istemedim, sinirim geçtikten sonra düşündüm, seni nasıl kırdığımı hatırlatması için ellemedim, hatırlayayım ki bir daha yapmayayım diye"

"Niye? Ya bir tarafına birşey olsaydı!"

"O cam parçaları senin kalbini onarana kadar orada kalacak Aleda"

"Peki... Öyle olsun"

"21 Nisan... Bundan sonra doğum günü kutlamayacağım, çünkü kutlarken seni kırmamı kutluyor gibi hissederim, hatırlamak bile istemiyorum"

"Batu, bir defa da olsa kendim olabilir miyim?"

"Tabii ki"

İçimden besmele çekip, suratına var gücümle yapıştırdım.
Sonra da üzülüp sıkıca sarıldım.

"Bu bana yaptıkların içindi... Çok acıdı mı?"

"Benim yaptıklarım yanında sivri sinek ısırığı olamaz"

Kafamı kaldırıp çenesini öptüm. Gülerek konuştum,

"Hiç özür dilemeyeceğim bu konuda. Kusura bakma!"