Alone with me ↬Sope

||↬

"HOSEOK! BEYAZ SWEATİMİ GÖRDÜN MÜ?"
"BEN GİYDİM ONU"
"TAMAAAM"

Kıyafetleri biraz karıştırıp Hoseok'un bol sade siyah bir tişörtünü alıp üzerime geçirdim.
Bu herifin neden hiç sade bir şeyi yok ya?

Masanın üzerine ambalajı buruşmuş ama açıklamamış olan lolipop u ambalajında çıkarıp salona geçtim ve Jiminle kahkahalar atarak bir şeyler konuşan sevgilimin ağzına soktum.

'Yeter bu kadar onlarla olman, benimle de konuş! Zaten sabah kalktığımda yanımda yoktun! Akşam bi güzel sikeyim de seni sabah yanımda uyan. Yok yani yoksa oturmayacaksın götünün üzerine'

Kendi kendime düşünüp kaşlarımı çatarken kafama yediğim kıyafetle sinirle atan kişiye döndüm.
"Yok Hoseok ben dayanamıyorum eve dönelim"

İsyan ederek onu çekiştirirken içeri Jin'i kovalayan Namjoon girdi.
"YETER! YETER ÖLDÜRECEĞİM SENİ! LANET OLASI HYUNG KILIKLI! GEL BURAYA"
Evet bir de kamera önünde hyung umuza saygı duruyoruz diye geçiniyor.
Ben bu herifi olgun sanıyordum ya.

Jimin bir anda ayağa fırlayıp Namjoon'u durdurdu sıkıca sarılıp bir yandan da sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Joon, sakin ol hm? Hyungumuz o bizim"
"Ama Jimin!-"
"Hadi... Bırak o tavayı..."
Namjoon büyük bir yenilgiyle tavayı bıraktı ve kendini koltuğa attı.

"Delireceğim bu evde"
Kendi kendine mırıldanırken kolunun altına girmiş olan Jimin'in yanağına sürdü burnunu.

Jimin Joon'un yanına gidince benimle ilgilenir sandığım sevgilimse Jin in yanına zıplamış, koltukta toplayarak heyecan ve mutlulukla bir şey anlatıyordu.

"Hoseok acıktım~"
Duymuyor ya da duymazdan geliyordu, yanına oturup kollarımı beline doladım.
"Bebeğim, acıktım"
Bana döndü, gülümseyerek yanaklarımı öptü.
"Tamam yapalım bir şeyler, hemen gelirim hyung!"

Sonunda mutfakta yalnız kalabildiğimizde ona sıkıca yapışmış, boynuna öpücükler kondurmaya başladım.

Şu lanet yurtta yatak odamızda bile baş başa vakit geçiremiyoruz!
Geçen gün Taehyung o bizim hyungumuz diyerek gecenin bir yarısında sevgilimi alıp götürmüştü.

Sadece gecenin değil ateşli bir gecemizin de yarısıydı!

"Yoon dur! Gıdıklanıyorum~"
"Ama çok özledim seni! Hiç yaklaşamıyorum bile! Hemen yanına konuyorlar benim hyungum diye"
"Sadece bir anda sevgili olmamıza alışamadılar"
"Ben alıştım onlara ne! Bana ne!"
Burnumu onun boynuna sürtüp daha çok öpmeye devam ettim.

"SENİ KEDİ KILIKLI! UZAK DUR HYUNGUM DAN!"
Ve Jeon Jungkook mutlu anımın ortasına güzelce sıçmıştı.
Kafayı sıyıracağım.