"Selam Victoria."
Korkudan çığlık atıp açık olan banyo çekmecesindeki tarağı çocuğun gözüne fırlattım. Acıdan gözünü tuttuğunda kapıyı açmaya çalıştım.
Neden açılmıyo bu kodumun kapısı.
"İşimi zorlaştırıyorsun."çocuk sanki hiçbir şey olmamış gibi bana tamamen yaklaştı.
"Ablaa!"bağırışlarım banyoda yankılanıyordu.
"Seni duyamaz."ne demek duyamaz lan ablam nerde?
Bana doğru son adımını attığında korkudan kapıya girecektim. Kim lan bu?
"Bana bak yaklaşma yoksa-"dediğimde elini boynuma götürdü. Boynumdaki acı ve gözümü açık tutamamamla tüm vücudumun çekildiğini hissettim. Hatırladığım son şey kafamı lavaboya vurmamam için kafamı yakalayan ve nasıl bayılmamı sağladığını bilmediğim çocuk...
~
Uyandığımda bembeyaz bir tavana bakıyordum. Yaklaşık 4 dakikadır... Boynumu hareket ettiremiyordum. Kendime geldiğimde tüm vücudum bir anda titredi ve sonunda oturarak doğruldum. Bir sedyenin üzerindeydim. Burası küçük bir revir. Çok fazla kesici alet,neşter ilaç falan filan.
Boynumu ovuşturup sağıma döndüm ki... Dönmez olaydım. Gene o çocuk. Şimdi ananı laciverte boyadım it oğlu it.Elime sedyenin yanındaki masanın üstünde duran neşteri aldım. Çocuğun üstüne yürüyordum ki içeri başka bir çocuk girdi. Kıvırcık saçlı gene aynı yaşta olduğumuzu düşündüğüm tatlı bir çocuk. Bu kıvırcık çocuk diğerine oranla daha samimi duruyordu. Tabi ben az önce neredeyse neşterleyeceğim çocuğu unuttuğumu farkedip önüme döndüm. Düz saçlarını yana taramış, kollarını bağdaştırıp su yeşili gözleriyle bana bakan çocukla bir kaç saniye bakıştım.
Olm saçmalamayın hoşlantıdan değil neşteri saplasam mı saplamasam mı diye...
Kısa bi nefes verip ayağa kalktı.
"Onu alabilir miyim?"elimdeki neşteri gözüyle işaret etti. Verirsem napar vermessem napar acep. Kapıdaki kıvırcık çocuğa baktım bana doğru gelmeye başlıyordu. İkisinden de uzaklaşıp neşteri havaya kaldırdım.
"Kimsiniz siz? Neden beni kaçırdınız?"
"Sakin ol sana zarar vermeyeceğiz. İndir o neşteri."dedi beni eliyle felç eden çocuk. Nah güvenirim çocuk.
"Soruma cevap verin!"
Bağırışımdan sadece bir saniye sonra içeri yaşlı bi moruq daldı. Arkasından ise bir kız ve bir oğlan daha girdi.
"Lan beşe bir mi?" Adam konuşurken yavaş yavaş yaklaşıyordu.
"Kızım sakin ol tüm sorularına yanıt vereceğiz indir o neşteri."
Ne neştermiş amk. Tamam indiriyom aaa. Neşteri sedyenin yanındaki masaya geri koydum.
~
Beni evin salonu olarak düşündüğüm yere götürdüler. Evimden daha büyük olduğu için etraf garip gelmişti. Adam tüm çocukları çıkardı ve konuşmaya başladı.
"Kim olduğumuzu sormuştun değil mi? Biz Karanlık Savaşçılarız. Benim-"
biz dedikten sonraki yeri duymamla kahkaha patlatmam bir oldu. 5 saniye güldükten sonra gözümden yaş geldi.
"Ney ney siz benimle dalga mı geçiyorsunuz!"adamın yüzü sertleşti.
"Sorularının cevabını merak ediyorsan dinlemelisin küçük hanım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAN ve YARALARI
Science Fiction"Hector beni ve belimi rahat bırak."diye fısıldadım. Neden onu uyandırmaya kıyamıyorum? ~ "O üç gün önce tanıştığın biri senin için uykusundan vazgeçti. Ve senden bir kaç dakika daha uyku istiyor." "Ben uyku muyum?" "Hayır sen huzurlu uykusun. Şimdi...