LEVIHAN {Spy × Family AU}

15

Paradis'in yeraltı dünyasında varlığını sürdüren irili ufaklı yüzlerce çete vardır. Ancak içlerinde yalnızca biri hepsinden üstündür. Hatta bu çete öyle büyük bir ağa sahiptir ki sadece yeraltı dünyasını değil, haydutluğu yaşam tarzları bellemeseler yeryüzünü de kolaylıkla kontrolleri altın alabilecek güce sahipler. Hiçbir çete onlara karşı çıkmaya cesaret edemez, çıkan olursa da ya dağıtılır ya da hiç varolmamış gibi her bir üyesi tek tek bulunup yok edilir. Bu yüzden Paradis in yerel polisi de çeteye dokunamıyordu. Ya faaliyetlerinin üzeri örtülüyor da yaptıkları usulsüzlükler görmezden geliniyordu.

Bu güçlü çetenin lideri Kenny Ackerman dı. Onun haberi olmadan Paradis te kuş uçmazdı. Işte bu yüzden kendi öz yeğenin iki aydır sırra kalem basması feci sinirini bozuyordu. Biraz koltukları kabarmıştı tabii, sadece kendi kanından biri ondan bu kadar uzun süre saklanmayı başarabilirdi.

Önemli değildi, biraz hava almasına izin verecekti. Çete olmadan yaşabileceği bir hayat yoktu zaten. Onun gibi bir katil ne kadar çabalasa da normal insanların arasına karışamazdı. Elinde sonunda kürkçü dükkanına geri dönecekti. Zaten şu sıralar başka bir oyuncağı vardı.

Kenny kanından insaları öldürmeyi seven bir insan değildi. Her ne kadar kuzeni ailenin yüz karası olsa da. Paradiste çıkarmak için uğraştığı iç savaşın önüne taş koymuştu. Bu taş iyice büyümeye başlayınca Kenny de taşı denize fırlatmıştı. Zaten Ackerman soyadını taşımayı hak etmiyorlardı. Butün problemin ortadan kalktığını sanırken ailenin tamamının ortadan kalkmadıgını, küçük kızlarının olaydan sağ kurtulduğunu öğrenince bunun gelecekte büyük bir problem olmaması için kızı yanına almıştı. Yılanin başı küçükken ezilmeliydi, ailesinin intikamını almaya çalışan bir intikamcıyla ugraşamazdı. Zaten kızın yaşayan tek akrabası Kenny oldugundan kimse onu almasına ses çıkaramazdı.

Levi ın açığını bu kızla kapatabilirdi. Eğer doğru şekilde yetiştirilirse işe yaramaz ailesinin ona vercegi basit gelecekten daha değerli bir şeye sahip olabilirdi.

Ancak ne yazık ki kimse Levi ın yerini tutamıyordu. Kız Levi dan daha güçsüz ve zayıftı. Fazla duygusaldı, oysa Levi hemen sözünü dinlerdi. Ne kadar sopa atılırsa atılsın gıkını çıkarmazdı. Onu yanına aldığında Mikasa dan sadece birkac yaş büyüktü. Bu yüzden kızı eğitmenin daha kolay olduğunu düşünmüştü ancak görünen o ki yanılmıştı. Mikasa nın yaptıgı tek şey ağlayıp sızlanmaktı. Ne kadar sürerse sürsün, ona itaat etmekten başka şansının olduğunu anlayacaktı.

"... Eve dönmek istiyorum." ağzından düşürmediği tek cümle buydu. "L-lütfen... beni evime götür-"

"Artık evin burası. Ailen, yok. Öldü. Unut onları." Kenny ona her zamanki cevaplarından birini verdi.

Silah tutamayan, tüm gün sızlanan bir veletle işi yoktu. Onun da ailesinin yanina göndermek istemişti ancak kız zekiydi. Onu okuldan aldıktan sonra durumu tahmin ettiginden daha kısa sürede kabullenmişti. Bu kız ailenin tek çocuğuydu, küçükken sevilip şımartıldığı icin şiddetten anlamıyordu. Bu yüzden dilinden anlamak ve daha kolay itaat etmesini sağlamak icin ona Levi dan daha farklı yaklaşmaya karar verdi. Ve etkili de olmuştu. Mikasa ya daha kibar ve hassas davranmaya başlayınca davranışlarında hemen büyük değişiklik oldu. Artık ağlamıyor ve daha çok söz dinliyordu. Kenny nin bundan sonraki ailesi olduğuna daha çabuk inanmıştı.

Bu yüzden eğitimini tamamen boşlamayacaktı. Okulda ne oğreniyorsa evde de aynen öğrenmesini sağladı. Madem zekiydi, öyleyse bunun boşa harcanmamasi gerekiyordu. Çetede zaten silah kullanmayı bilen tonla adam vardı ve hepsi de kıt beyinliydi. Ondan sonra çeteyi devredebileceği birini yetiştirebilirdi.