"Evde yaptığınız testler yanlış çıkmış Tutku hanım." dedi doktor. Hamile değil miydim yani?
"Ama iki testte pozitifti." dedim. Doktor, bakışlarını önündeki bilgisayardan çekip bana çevirdi.
"Testler yanınızda mı?" dediğinde, başımla onayladıktan sonra, evde yaptığım testleri çıkarıp doktorun masasına bıraktım. Eline eldiven taktıktan sonra testlere baktı.
"Bakın..." dedi ve testin birini bana gösterdi. "Bu tek çizgi. Diğeri çift." dediğinde, kaşlarımı kaldırarak baktım. İkisi de çift çizgiydi en son.
"A-ama nasıl olur? İkisi de çiftti." dedim. Doktor gülümsedi ve bana baktı.
"Bazen böyle olabiliyor. Nadiren de olsa yanlış çıkabiliyor evdeki testler. Üzülmeyin daha çok gençsiniz." dedi. Sorun o değildi. Aslında biraz rahatlamıştım. Diğer yandan da üzülmüştüm. Anne olmak isterdim elbette.
"Teşekkürler doktor bey. Yani şu an hamilelik bir durum yok öyle mi?" dedim tekrardan, teyit etmek için.
"Yani kan testiniz hamile olmadığınızı söylüyor Tutku hanım." dediğinde, sessizce derin bir nefes aldım. Teşekkür ettim ve doktorun odasından çıktım.
Belki de şu an bir bebek doğurmak, anne olmak için doğru bir zaman değildi. Zaten yeterince sıkıntı vardı başımda. Hamilelikle uğraşacak durumda değildim.
Hastaneden çıktıktan sonra, bir arabanın korna sesiyle kendime geldim. Arabaya baktığımda, Uğur'un olduğunu gördüm. Olduğum yerde dikildim onu karşımda görünce. Hiç beklemiyordum. O ise yanıma geldi hemen.
"Neyin var aşkım? İyi misin sen?" diye sordu ve yanaklarımı kavrayıp yüzüme baktı.
"Bir şeyim yok. İyiyim." dedim. İnanmış gibi değildi. Muhtemelen hastanede ne aradığımı merak ediyordu. Ellerini yüzümden indirdi.
"Hasta mısın peki? Hastaneden çıkıyordun." dediğinde, yutkundum.
"Şey..." dedim ve etrafıma bakındım. Daha sonra Uğur'a baktım. "Buradan gidelim mi? Anlatırım yolda." dedim. Uğur anında onayladı beni ve ön kapıyı açtı benim binmem için. Ben bindikten sonra kapıyı kapattı ve direksiyona geçti. Kemerlerimizi bağdadıktan sonra arabayı çalıştırdı.
"Anlatın bakalım Tutku hanım. Neyiniz varmış?" dedi yola bakarken. Dudaklarımı ıslatıp cevap verdim. Gergindim çünkü doğruyu söyleyecektim.
"Hamile olduğumu düşünüyordum. Test için geldim." dedim. Uğur hemen sert bir frenle durdurdu arabayı. Daha sonra bana baktı.
"Hamile misin? Cidden mi?" diye sordu. Başımı olumsuz anlamda salladım.
"Değilmişim. Kan testinde bir şey çıkmadı." dedim. Uğur, saçlarını geriye atıp bana baktı.
"Hamile olduğunu nereden çıkardın ki?" diye sordu. Klasik belirtilerden bahsettim. Bulantı, baş dönmesi...
"Evde de test yapmıştım bulantılardan şüphelenip. Biri pozitif biri negatif. Aslında evdeyken ikisi de pozitifti. Doktorun yanında negatif oluverdi. Galiba acele ettim sonucu için. Sonuçta hamile değilmişim." dedim ve Uğur'a baktım. "Sevindin mi?" diye sordum.
"Nasıl yani?" diye cevap verdi o da. Kısa bir iç çektim ve cevap verdim.
"Hamile olmadığıma sevindin mi? Farz et ki hamileyim ve bebek senden. Bunun gerçek olmaması seni mutlu etti mi?" diye sordum. Uğur, kemerini çözdü ve bana doğru döndü.
"Hayır Tutku. Mutlu etmedi beni. Üzüldüm bile diyebilirim." dedi ve yüzümü elleri arasına aldı. "Tutku'm. Sen benim sevdiğim, aşık olduğum kadınsın. Elbette ki bir bebeğimiz olsun istiyorum ben de. Senin gibi bakan bir kızımız olsun isterim elbette." dedi ve gözlerimin altına birer yumuşak öpücük bıraktı. "Bana baba diyen sana da anne diyen bir çocuğumuz olsun isterim. Bir gün olacak bunlar. Sana söz veriyorum olacak." dedi ve dudaklarıma bastırdı dudaklarını. Anında karşılık verirken, kalbim Uğur'un aşkıyla deli gibi atıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK TUTKU (+18)
Short Story+18 Kocası yurtdışına giden Tutku, kocasının kuzenine karşı koyamaz ve birden bire kendini kocasının kuzeniyle yasak bir ilişkinin içinde bulur. Peki bu ilişki nereye kadar sürecek? Aralarındaki tutku ve aşk bitecek mi yoksa daha da alevlenecek mi? ...
