"Mis gibi kokuyorsun." dedi Uğur, dudakları boynumda gezerken. İşten çıktıktan sonra bana gelmişti. Yemekten sonra, film izleriz diye film açmıştım ama ikimizde filmi bırakmıştık bir süre sonra.
Boynumu öpmeyi bıraktıktan sonra, derin derin soluklar almaya başladı. Ben de başımı sola yatırmış, ona daha çok yer açmıştım boynumda.
"Burada yaşayayım. Şu mis kokuyu her an içime çekeyim." dediğinde, gülümsedim.
"Olur. Benim de hoşuma gider bu." dediğimde, minik birkaç öpücük bıraktı boynuma ve başını kaldırıp yüzüme baktı. Birkaç saniye, bir şey demeden yüzüme baktı öylece. Ardından dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ben de anında karşılık vermeye başladım.
Yavaşça üstüme doğru eğildiğinde, ben de geriye doğru bıraktım bedenimi ve koltuğa uzanmış oldum. O da üstüme eğildi ve geniş yakalı elbisemin açıklık yerlerinden gerdanıma öpücükler bırakmaya başladı. O kadar zevk alıyordum ki, hızlı hızlı nefes alıp verebiliyordum sadece.
Elbisemin ilk iki düğmesini açtığında, engel olmak istemedim. Elbisem omuzumdan çekilip, omuzlarımı açık bıraktığında, anlık olarak ürperdim. Uğur, başını kaldırıp yüzüme baktı.
"İstemiyor musun aşkım?" diye sordu. Ürperdiğimi farketmişti. Cevap vermedim, sadece yutkundum. Birkaç saniye durduk bir şey yapmadan.
"Heyecanlandım sanırım." dedim bir süre sonra. Biraz sakinleşmiş gibiydik.
"Ben de. Söz konusu sen olunca ben hep heyecanlıyım." dedi Uğur. "Sen benim vazgeçilmez tutkumsun. İyi ki çıkmışsın karşıma." dedi ve dudaklarını, açıkta kalan kısımlarına bastırdı.
Ben ise, dedikleri üzerine sadece derin bir nefes aldım. Kalbim çok hızlı atıyordu. Dudaklarını kalbimin olduğu yere bastırdı ve başını dayadı öptüğü yere.
"Kalbin çok hızlı atıyor. Tıpkı benimki gibi." dedikten sonra, başını kaldırıp yüzüme baktı bir süre. Bakışları çok güzeldi. Aşk, tutku, sevgi, özlem... Bir sürü duyguyu barındırıyordu.
Dudaklarını dudaklarıma bastırdı ve nazik bir şekilde öptü. Bu esnada da elleri boş durmuyor, elbisemin üçüncü düğmesini açıyordu. Üçüncü düğmeyi de açtıktan sonra, elbiseyi tamamen omuzlarımdan sıyırdı ve kollarımdan çıkardı. Karşısında, siyah sütyenimle kaldığımda, bakışlarımız kesişti.
Dizleri üstünde doğrulup, bedenimi süzdü. Elbiseyi belime kadar indirmişti. Üst kısmımda sadece siyah sütyenim vardı.
"Bembeyazsın." dedi ve üstüme doğru eğildi yavaşça. "Ve mis gibi kokuyorsun." diyerek başını boynuma gömdü ve dudaklarını boynuma gömdü. Hem öpüyor hem de emiyordu boynumu. Boynum hassas noktamdı. Kendimi daha fazla tutamadım ve sesli bir şekilde inledim. Gülümsediğini, boynumdaki dudaklarının gerilmesinden anladım.
Dudaklarını boynumdan aşağı doğru indirerek, gerdanıma doğru geldi. Açık gerdanıma öpücükler bıraktı ve ellerini sütyenimin askılarına getirdi. Onları da çıldırtıcı bir yavaşlıkla indirdi ve göğüslerimi açığa çıkardı.
Onun karşısında bu şekilde kalmak, utanmama neden olurken, gözlerimi kapattım. Elini yüzüme çıkardı ve fısıldar gibi konuştu.
"Aç gözlerini Tutku." dediğinde, yavaşça araladım gözlerimi. "Utanma benden." dedi ve elimi alıp, kalbinin üstüne koydu. Çok hızlı atıyordu kalbi. "Kalbimin bu denli hızlı atmasının nedeni sensin. Senin güzelliğin, aşkın, sevgin. Utanma benden." dedi ve dudaklarıma derin bir öpücük bıraktı.
Düşünmekten vazgeçip ve utanmayı bir kenara bırakıp, üstündeki gömleğinin düğmelerini açmaya başladım. Dudaklarımdan ayrılıp bir nefes aldı.
"Başımı döndürüyorsun." dedi ve tekrar gömüldü dudaklarıma.
Gece henüz bitmemişti. Hatta yeni başlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK TUTKU (+18)
Historia Corta+18 Kocası yurtdışına giden Tutku, kocasının kuzenine karşı koyamaz ve birden bire kendini kocasının kuzeniyle yasak bir ilişkinin içinde bulur. Peki bu ilişki nereye kadar sürecek? Aralarındaki tutku ve aşk bitecek mi yoksa daha da alevlenecek mi? ...
