🦁🥀
3 Hafta Sonra...*
Devrim uykusundan bedeninde gezinen ince parmaklar sayesinde ayrıldı.
Gözlerini zorlanarak açtı.Güneş ışığı çoktan odalarını aydınlatmıştı.Gözlerini vücudunda gezinen ellerin sahibine çevirdi.
Ahsen başını Devrim'in kolunun üzerine yaslamıştı, bu yüzden dudakları büzüşmüş tatlı bir hâl almıştı.Parmakları Devrim'in karın kaslarının üzerindeydi.Orada bulunan yara izlerinde parmaklarını dolaştırıyordu.Devrim'i fark etmemişti.
Devrim dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı.Ah bu kadın!
Ahsen'e sıkıca sarılarak onu daha da kendine çekti.Ahsen tam o sırada başını kaldırıp, güzel bir gülümsemeyle Devrim'e baktı.
Devrim de aynı şekilde tebessüm ederken, "Hayırdır sabah sabah hatunum.Elleriniz rahat durmuyor?" Diye mırıldandı.
Ahsen ise "Çok uykucusunuz beyefendi, eskiden güneş daha yeri aydınlatmadan gözlerinizi açardınız, şimdi tembelleştiniz." Diye cevap verdi.
Devrim kaşlarını kaldırdı, ,"Şimdiden güç depoluyorum, bebeğimiz için." Dedi.Bebek doğduğu zaman uykuların haram olacağını biliyordu.Bir de bebek Devrim'e çekerse, durum vahimdi...
Devrim kolunu kaldırdı ve kol kasını gösterdi."Bak bu kaslar, bebeklerim için yapıldı." Dedi egoist bir tavırla.
Ahsen güldü, daha sonra kaşlarını çattı."Bebeklerim?!" Diye mırıldandı.
Devrim, yüzünü Ahsen'in yüzüme sabitledi."Hm hm bebeklerim..." Diye mırıldandı aynı şekilde.
Bir elini Ahsen'in karnına yasladı."Burada bir bebeğim var." Diye devam etti sözlerine.Daha sonra Ahsen'in burnunun ucundan öptü ve "Bir bebeğim de sensin." Diye fisıldadı.
Ahsen başını Devrim'in boynuna gömdü, dudaklarında tebessüm vardı.Heyecanlandığı ve utandığı için tırnaklarını Devrim'in karın kaslarının üzerine geçirdi.
Ahsen, elinin altındaki kasılan bedeni hissetmişti, aynı zamanda da edilen kısık sesli küfürü de duymuştu.Devrim'in neden böyle davrandığını anlamak için kafasını kaldırdı.
Ve daha da kararmış harelerle gözgöze geldi.
Devrim derin bir nefes verdi, "Şu çocuğun bir an önce doğması için veya en azından düşme riskini en aza indirmek için ne yapmamız gerekiyorsa yapalım, yoksa sonuç hiç iyi olmayacak." Diye mırıldandı.
Daha sonra Ahsen'i ensesinden kavradı ve kendine çekti. Dudakları, dudaklarını kavrarken, aynı anda inlediler.
Kavuşamama hasreti onları yormuştu.
🦁🥀
"Ağabey benim bildiğim bu işler çocuk doğduğu zaman yapılır." Dedi Hamza elindeki ağaç fidesine bakarken.
Devrim ellerini beline koydu.Hamza'ya dik dik baktı.Daha sonra küreği eline aldı.
Saat ikindi vakitlerine doğruydu. Güneş yavaş yavaş batmaya başlamıştı. Yüksek bir tepede oldukları için hava ılık ılık esiyordu.
Hamza karşısında toprağı kazan adamı izliyordu. Bu adama deli diyordu ama haklıydı işte! Birkaç saat sonra güneş tamamen batacaktı. Allah'ın tepesinde ne işleri vardı? Gözlerini çevrede gezdirdi.Neredeyse hiç ağaç yoktu.
Devrim, kazdığı çukurun yeterli olacağını düşündüğünde elindeki küreği yere fırlattı.
Hamza'ya elini uzattı. Hamza, hızla poşetinden çıkarttığı çınar fidesini Devrim'e uzattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHSEN|Berdel
General Fiction!Yaş Farkı Vardır! Kaderlerini bağlayacak oyunu bilmeden, bir akşam vakti; genç kız, adamın yaralarını sardı. Adam bir kere papatya kokusunu soludu. ... 🦁🥀 Devrim Ömer Arnas, Mardin'in en güçlü adamlarından bir tanesidir.Babasından aldığı ağalığı...