Balı çırpsan köpürmez,yapışır kalır.
Kurtulmak istesen daha da bulaşır.
Elini su ile yıkasan garip bir his bırakır.
Bal tatlı diye aldanma
Yapıştı mı yakana
Sitem etme sakına
Bal bu,tatlısıyla acısıyla.
En çok da kurtulamadığınla.Anılarımı petek yaptım arıları andırırcasına.Yorulmadan,bıkmadan.İşim buymuşçasına.Anılarıma teker teker peteklerden odalar kurdum.Kapının eşiklerinden aktı tabi her biri.Bal bu.
Aktıkça yapıştı üstüme.Mıhladı beni peteklere.Kurduğum anıların her birine.Böyle miydi,istedikçe olmaz mıydı?Muhafaza ettikçe çürür müydü?Gelir yakana yapışır nankörce.İşledin her birini ilmek ilmek.
Bilsen kendine yaptığın en büyük ihanet,atlatamayacağını bildiğin her geçmişi muhafaza etmek.
Nefret ederim orkidelerden.
Ederim.
Ettim."Al birini Asel,bayılırsın orkidelere."Adin'e ters ters baktıktan sonra kollarımı bağladım birbirine.
Zihnimi okumayı kes iblis bozması.
Şeytanın evladı.
Şeytanın ta kendisi.
Ya da her neyse.
Sanki ben de şeytandan farksızmışım gibi."Çok değiştim Adin."dedim gülümseyerek sakince.Yalanlarla,sırlarla bambaşka birisi oldum evet.
İçimde tsunamiler var.
Biraz da fırtına."Sanmam."dedi omzunu silkerek.Gerçekten eski ben olduğuma inanıyor muydu acaba?
"Duygularımı görebilseydin sanardın."
"Önce duygularının olduğunu sanmam lazım o halde."dedi ayağa kalkıp mutfağa ilerlerken.
Arkasından bir süre baktıktan sonra ayağa kalkıp peşinden yürüdüm.Gülmek ve gülmemek arasında gidip geliyordum.
"Biraz salep."dedim sinirini bozmak için emrivaki bir tavırla.Dışarıya bakarak masaya oturduktan sonra bacağımı bir diğerinin üzerine attım ve tabağın içindeki vişneyi alıp ağzıma attım.
Ekşi.
Sevmem.O zaman kendinden başla Asel.
Fazla limonisin.
Vişnemsi ya da.
Her neyse, her türlü ekşinin tekisin."Uzaktan neye benziyorum?"dedi huysuzca bana bakarak kahvesini koyarken.
Kahve delisi.
Her zamanki gibi.
Bal peteklerimdeki
Anılarım gibi.
Ve bir damla daha düştü baldan
kapının eşiğinden."Bana salep yapmak için can atan birine mesela?"dedim çenemi ellerimin arasına alıp başımı eğerken.Kirpiklerimi birkaç kez kırpıştırıp gülümsedim.Etkilenmeme ihtimali sıfırdı,sıfır.
"Her zamanki gibi yanıldın Asel Altay."dedi ruhsuzlukla.Hayretle başımı kaldırıp yüzüne baktım.
"Hadi ama!"
"Lütfen de."dedi dönüp beklentiyle.
"Saçmalama."dedim yüzümü ekşiterek.Rica edecek değildim ya.
Daha neler.
"Şansına küs."dedi kahvesinden bir yudum alırken.Arkasını dönmüş gidiyordu.
"Karşılığında para veririm."
"Lütfen de."dedi istifini bozmadan arkasına dönerek.
"Evine son model kahve makinesi alırım."
"Ya da bir lütfen?"
Oflayarak omuzlarımı düşürdükten sonra derin bir nefes alıp ayağa kalktım ve umutsuzca yüzüne bakıp yanından geçtim.
Arkasındaki dolabı açıp içindeki bir paket salebi alıp bardağımın içine boşalttım.Kahveden artan sıcak suyu içine doldurup karıştırdım ve bir yudum aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Damla Şarap
Novela Juvenil"Neden şarap?" dedim meydan okurcasına gülümserken. "Çünkü güzel."Elinde salladığı kadehe bakıyordu. "Anlamadım." "Beni sarhoş edenin güzel olmasını isterim.Bu sebeple de sana sarhoş olmayı seçtim.Şarap gibisin Asel,sen beni her zerrenle sarhoş edeb...