Bir Damla Şarap

Kuş ölür

''Sizce ben Esra'yı öldürmek istesem bunu okulda yapar mıyım?''

''Olabilir,neticede kalabalık herkes yapmış olabilirdi.''

''Hayır,şu anda da olduğu gibi ilk şüpheli yine ben olurdum.Sevenim yok,benden bilinirdi yine.Belki de ummadığınız birisi yapmıştır benim üstüme kalacağını bildiği için.''

''Bunu yapacak düşmanın var mı?''

''Sorsanız herkes düşmanım,ben onların zorbalarıyım gözlerinde ama o kadar.Cinayet işleyip de üzerime bırakacak kadar büyük düşmanım yok.''

Barın Sözer dışında.

''Şu tipik sevilmeyen popülerlerden ötesi değilsin yani?"dedi karşıma otururken.Sözleri üzerine gözlerimi devirdim.''Adin Işık ile okulu dondurmuşsunuz buna ne diyeceksin?"

''Sözer Holding'in ortaklarıyız,geri dönmek zorunda kaldık.Zaten halihazırda bir diplomamız vardı,hobi olarak okuyorduk.''

''Barın Sözer'in bir parmağı olabilir mi Esra'nın ölümünde?''

''Zannetmem,bunu yapmak istese tenhada bir kaza süsü verirdi ayrıca adamlarına yaptırırdı.Bizzat elleriyle cinayet işlemez.İşletir,işleyeni da ortadan kaldırır.''

''Onun yakından tanıyorsun anlaşılan.''

''Aksi imkânsız zaten.''dedim oflayarak.''Babam mahzenlerimizden hisse sattı.Karşılıklı ortağız onunla ,mecbur tanıyorum.''

''Pekâla seni tutmak için elimizde bir kanıt yok.Gidebilirsin.''Heyecanla ayağa kalkıp kapıya yöneldim fakat arkamdan seslendi.

''Asel Altay bir şey öğrenirsen ya da bildiklerini unuttuysan hatırlayınca gel dememe gerek yoktur herhalde.''

''Yok.''dedim ve kapıyı kapatıp çıktım.

Tahmin ettiğim gibi Adin'de Barın'da buradaydı.

''İyi misin?''dedi Adin yanıma geldiğinde başımla onayladım.

''Çıkalım.''

''Ee kurdun gözü niye büyükmüş Asel?''dedi Barın.

''Ne zırlavıyorsun?''

''Senden mi biliniyor bu cinayet?''

''Herkes gibi şüpheliyim ve ifade verdim.''

''Görebiliyorum.''dedi baştan aşağı incelerken.''Tedirgin gibisin,bize gidelim istersen.''

''İstemez.''dedi Adin elimi tutarken.

Çıkışa yöneldiğimizde tekrar seslendi.

''Her istediğine sahip olamazsın Adin Işık.''

''Beni hiç tanımamışsın.''dedi Adin gülerek.

''Peki ya sen Asel'i tanıyabildin mi?''

''Ne demek bu?''

''İkimiz de önünde sonunda Asel'in kendi iradesiyle kime geleceğini biliyorsun.''

''Biliyorum çünkü onu tanıyorum.''dedi elimi sıkarken.Barın'ın bir şeyler söylemesinden korkuyordum,gerginlikten hiçbir şey hissedemez hâle gelmiştim.Barın bu işi savaşa döndürüyordu. Artık konu ben değildim,konu beni kimin kazanıp kazanamayacağı savaşıydı.Savaşlarının ödülü olmuştum.

Barın'ın bir şey söylemesine fırsat vermeden çıktık ve Adin'in arabasına bindik.

''İyi misin?''

''Biraz gerildim.''dedim camdan Barın'ın gülümseyen yüzüne bakarken.

''Saçma sözlerine kulak asma Asel."dedi aynadan geride kalmış Barın'a bakarken.