4.BÜLÜM( BİR YIL)

42 39 0
                                    

İyi okumalar ✨

🎶Emel sayın- Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini

Yaşamım boyunca değişimlere hazır olmam konusunda kendimi hep temkinli tutardım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaşamım boyunca değişimlere hazır olmam konusunda kendimi hep temkinli tutardım. Her an her şey olabilir düşüncesindeydim. Belki kaçırılabilirdim, belki sokaktan geçerken bir adamın tacizine karşılşabilirdim, belki bir kavgaya karşılşabilirdim veyahutta öldürülme amaçlı bir insanın saldırısına maruz kalabilirdim, kalabilirdik. Her insan bu söylediklerimi yaşayabilirdi. Kendimi koruma amaçlı her alanda geliştirmeye çalıştım. Silah, bıçak ve dövüş her birinde ayrı ayrı uzmanlaşmaya çalıştım. Her bir olayın karşısında dik durmaya çalıştım. Ama bu sefer farklıydı. Olaylar hızlı ve bir o kadar ani oluşmuştu. Sadece bir kaç saattir tanıdığım bir adamın arabasında 1 yıl boyunca kalacağımız eve ve o evde tanımadığımız insanlarla tanışmaya gidiyorduk.

Arabanın içinde 30 dakikadır yoldaydık. Akşam olmak üzereydi. Cambaz'ı geniş olan bagaja almıştık. Arada havlayıp kendini hatırlatıyordu. Şehrin merkezinden biraz uzaklaşmış ağaçlarla bezeli bir yolda gidiyorduk. Arabanın hızından dolayı camdan baktığım ağaçlara en fazla bir saniye bakabiliyordum. Bakışlarımı ağaçlardan çekip yanımda başını omzuma yaslamış Melek'e bakmaya başladım. Kolumu kaldırıp sırtına koyup onu biraz daha kendime çektim. Araba yolculuklarında hemen uyurdu ve şuan gözleri kapanmak üzereydi. Yanıma biraz daha sokularak gözlerini kapatıp yavaş ve düzenli nefes almaya başladı. Sanırım uyumuştu.

Restorandaki masa oturma düzenine göre oturmuştuk. Ben yine cam kenarında yanımda Melek ve onun yanında Güneş oturmuştu. Karşımda Savaş yanındaysa pilot oturmuştu. Arabanın içinde sanki çikolata kokusu vardı. Restorantta da öyle bir koku vardı fakat adı zaten restorant olduğu için pekte umursamamıştım. Ama şuan Arabanın içi baya baya çikolata kokuyordu Savaş'ın kokusu olabilir mi diye düşünmeden de duramıyorudum.

Savaş ile Karşılıklı oturduğumuz arada dizimiz birbirine değiyordu. Soğuktan veya bilmediğim bir sebepten dolayı azda olsa titriyordum. Yanımda duran Melek'in saçlarını okşamaya başladım.

Durmadan titreyen dizime elimi koyup titremesine dindirmek için bastırdım. Ama dizim Savaş'ın dizine çarptı ve bakışlarımız kesişti. Çatılan kaşlarla gözlerimde olan gözlerini çekip dizlerime baktı. Bacaklarım çıplak olduğundan dolayı baktığını düşündüm. Ama gözlerini hemen çekip gözlerime bakmaya başladı. Eğer bakmaya devam etseydi küçük kırmızı neşteri düşünmeden boynuna saplardım. Güneş'in sapık diye adlandırdığı ve yeni tanıdığım bir adamı bacaklarıma bakması sinirimi bozmuştu.

ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin