3 ; Melanie Carter.

179 21 6
                                    

Ertesi gün yine bir umutla ofise yöneldim. Odama giriş yaptım fakat çok kalabalıktı.
"İyiki doğdun Lalisa, iyiki doğdun Lalisa!!!"
Ah evet bugün benim doğum günüm. Bugün benim doğum günüm...
Ani bir yüz ifadesiyle gülümsedim, "Ow çocuklar, teşekkür ederimm." diyebildim.
Herkes çok mutluydu. Yaklaşık bir saatimizi bu kutlamaya harcadık ama odanın içerisindeki herkes meşgul insanlar olduğu için elbette kısa sürecekti.
Eun-yu yeni bilgiler getirdi.
"Efendim bu akşam da aynı parti planlanıyor, bu yüzden sahte bir kimlik ile gireceksiniz."
"Ah öyle mi, eğlenceğiz desene."

- Kimlik Kartı.
İsim : Melanie
Soyisim : Carter
Doğum tarihi : 18.02.1996
Anne adı : Hae-yun
Baba adı : Robert
Doğum yeri : Busan

"Uuu Amerikan takılıyoruz sanırım."

"Ortamdaki insanlar uyuşturucu madde ile ilgisi olan önemli insanlar olacak efendim, bu yüzden bu kimliği seçtik."

"Tamam, beğendim. Ezberleyeceğim."

Akşama kadar kimligimi ve rolümü ezberledim. Davetli olmama gerek kalmadan içeri girmeliydim çünkü davetli değildim. Bunun için çok önemli birisi olmalıydım, yani kimlikteki kişi her kimse.
Sonunda saat geldi. Partiye gidiyor gibiyim, üzerimden pahalılık akıyordu resmen. Kıyafetleri şirket hazırladı. Atölyenin önüne geldik. Son bir tekrar yaptım,
"Melanie Carter, mekanın arkasından dolaşıp kumandayı alacağım."
Kulağa her ne kadar basit gelse de atölye çok korunaklı. "Patronun namından bahsettiği kadar varmış bu Lion." diye düşündüm.
Kapının önünde indim. Korumalar beni karşılayıp davetli olup olmadığımı sordu, kimliğimi gösterdim. Kimliğimi gördükleri gibi kapı açıldı. "Kimmiş bu Melanie..?" diye geçirdim fakat çok sorun etmedim. Parti çok kalabalıktı. Havuz partisi tarzında bahçede, fakat şık insanlar vardı. Aralarına oyunculuğumu da alıp karışıyordum. İlk olarak işe koyulmadım, bana alışmaları ve göze batmamam gerekir. Aynı zamanda kulaklığımdan patronun sesi geliyordu.
"Lalisa, kumanda içeride."
İçeriye bakış attım. Dışarıdan daha az kalabalık ve çok sakin. Kürkü ile göze batan bir kadının yanına yaklaşıp, "İçeride kimler var, bilginiz var mı?" diye sordum.
"Evet bu ilk gelişiniz mi? İçeride daha önemli ve yetkili insanlar bulunur." dedi.
İşte şimdi hapı yuttum. Patron yanıma bir sunbae vermek istediğinde kabul etmeliydim. Fakat elimde tuttuğum kimlik de çok yetkili, öyle olmalı ki kapımı sorgusuz açtılar.
İçeriye doğru yürümeye başladım. Bu benim ilk görevimdi ve böyle ciddi bir işle başlamak her yiğidin harcı değildir doğrusu.
Kapıdan girdim, içeride klasik bir müzik ve mayhoş bir alkol kokusu vardı. Herkes kendi halinde. Bu sebeple kumandayı aramaya koyulacağım.
Patron, "Kumanda bodrumda olmalı, oraya gir." diye seslendi kulağımdan.
Pekala şimdi oraya nasıl ineceğim?
Asansör görevlisine gözükmeden asansöre doğru gittim.
"Efendim, sizi ilk kez görüyorum, asansör konusunda yardımcı olabilir miyim?" dedi arkamdan.
Biraz afalladım ve, "Ah hayır sorun değil, bir üst kata gidiyorum." dedim. Normal şartlarda bu çok riskliydi çünkü üst katta ne olduğunu bilmiyordum. Fakat onayladı ve asansörden uzaklaşıyordu. Asansöre binip çaktırmadan kamera olup olmadığını incelemeye başladım. Yoktu. Bodrum katın tuşuna bastım ve aşağı indim. Bodrum kat çok karanlık. Burada telefonumun flaşını açmak mantıklı olurdu. Flaşı açtım ve gezmeye başladım. Büyük demir bir kapı ve üzerindeki üç adet kilit kumandanın burada olduğunu omaylıyordu resmen. Kilit... Şifre ne ola ki? İncelemeye başladım. Bir şey bulamayınca olayı kulaklıkla patrona anlattım. Bütün binayı gezmemi söyledi.
"BÜTÜN BİNAYI GEZMEMİ SÖYLEDİ."
Dostum bu bina beş katlı ve her katında belki de daha önemli insanlar vardı, nasıl yapacağım?
Bunlarla tedirgin oluyordum fakat patron çok sakin gibiydi, güvendiği bir şey mi vardı?

secret mission ; chaelisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin