Minho
Sabah yüzüme dökülen soğuk suyla uyandım.İrkilerek kalkıp küfür edeceğim sırada gördüğüm sima ile sinirim uçup gitmişti.Yüzüme samimi bir gülümseme kondurarak önümde dikilen bedenin üstüne atlayıp sıkıca sarıldım "Sikeyim seni Kim Seungmin, bunca zamandır neden arayıp sormadın yavşak" Seungmin gülerek beni kendinden uzaklaştırdı "Ne kadar güzel bi karşılama bu hyung" kaşlarımı çatıp omzuna sert olmayan bir yumruk geçirmiştim.
Uzun zamandır birbirimizi görmediğimizden konuşacak çok şey vardı.Daha rahat sohbet edebilmek için yatağımın karşısındaki koltukta oturmuş ve geçmiş hakkında konuşmuştuk.Ona neden hastanede olduğumuzu üstü kapalı bir şekilde anlatmıştım.Başıma gelenleri tamamıyla anlatırsam o deli katil Seungmine'de zarar verebilirdi.
Öğlene kadar birlikte iyi vakit geçirmiştik daha sonra ise işleri olduğunu söyleyip yanımdan ayrılmıştı.Seungmini yolcu edip odama tekrar döndüğümde mavi saçlı bir beden görmeyi beklemiyordum.Kapıyı arkamdan kapatmış ve ona doğru ilerlemiştim.Fakat diğer zamanlardan farklı olarak daha kızgın görünüyordu.
Tek kaşımı kaldırıp sorgular bir tonda konuştum "Bu sefer beni neyle tehdit etmek için geldin?" Bu sözlerimle oturduğu koltukta biraz daha yayılmış ve gözleriyle açık olan bacaklarını işaret etmişti.Kaşlarımı çatıp göz devirdim, karşısındaki sandalyeye oturup konuşmasını bekledim.Ona karşı gelmeme sinirle gülmüş ve sonunda konuşmaya başlamıştı "Beni tanımaya başladın bebeğim" dirseklerini dizlerine yaslayıp yüzüme doğru yaklaştı "Kimdi o gelen? Çok sarmaş dolaştınız."
Sorduğu sorunun saçmalığına karşı kaşlarımı alayla kaldırıp "Bir katile neden hesap vermek zorundayım?" demiştim.Fakat bu sözlerimin onu daha çok sinirlendirdiğinin farkında değildim.Aniden ayağa kalkıp kapıya yöneldi "peki sen söylemezsen ne bok olduğunu o gülüştüğün çocuktan öğrenirim" söylediklerini yapacağını bildiğimden hızlı bir şekilde yerimden kalkıp bileğinden tuttum.
Onu durdurmaya gücüm yetmediği için ikna edici bir tonda konuştum "Jisung sakin ol,pekala sana kim olduğunu söyleyeceğim ama ona bir şey yapma sakın" bu sözlerimle duraksamıştı.Kafasını bana çevirdiğinde güldüğünü fark etmemle kaşlarımı çattım "İsmimi söyledin, tekrar söylesene" ukala laflarıyla birlikte göz devirmiştim "ismini kullanmaya devam edersem Seungmin'in peşini bırakacak mısın?" Uslu bir çocuk edasıyla kafasını aşağı yukarı sallamıştı, bu hareketine ufak bir gülüş bırakmıştım.
"Pekala Jisung şimdi sakince konuşalım ve sen kimseye zarar verme." Kafasını salladığında onu ikna ettiğim için kendimle gurur duyarken bir anda ayaklarım yerden kesilmişti.Beklemediğim hareketle ağzımdan ufak bir çığlık firar etmişti."Konuşalım bebeğim, sakince konuşalım.Ama ilk teklifimi reddettiğin için bu sefer sana seçenek hakkı tanımıyorum" sözlerini bitirip benimle beraber koltuğa tekrar yerleştiğinde kaşlarımı çatıp omzuna sert bir yumruk geçirmiştim.
"Yavşak piç indir lan beni, kadın mıyım ben" Jisung gözlerini büyütüp suratıma bakmıştı "ne kadar cinsiyetçi birisin minho, sadece kadınlar mı kucağa alınır?" Kafamı başka yöne çevirip kollarımı birbirine bağlamış ve sinirli bir gülüş bırakmıştım.Gelen kıkırtı sesiyle tekrar jisunga döndüm.Gözlerini kısmış bir şekilde bana bakıyordu.
Tam tekrar bağıracaktım ki belimde hissettiğim eller duraksamamı sağlamıştı.Afalladığımı belli etmemek için kucağından inmeye yeltendim.Ama bu hareketim belimdeki ellerinin daha da sıklaşmasına sebep oldu."Kimdi o Minho? söyle bana güzelim."
Nefesimi düzene sokarken konuşmaya başladım "çocukluk arkadaşım Kim Seungmin bir süre ailesi ile sorun yaşadığı için görüşememiştik, en son 4 veya 5 sene önce konuşmuşuzdur.Bu gün aniden burada görünce çok sevindim.Abimle benim hastanede olduğumuzu öğrenince buraya gelmek için ailesi ile kavga etmiş.Ona minnettarım cidden" söyleyeceklerim bitene kadar beni dikkatle dinlemiş ardından da memnun bir şekilde gülümsemişti.
Konuşmam biter bitmez kucağından bir hışımla kalkmıştım, gözlerim o hariç her yerde gezerken konuştum "Tamam öğrendiğine göre siktir git burdan, daha fazla sana katlanamıyorum" bunları söylemeyi ben bile beklemiyordum, yürek falan yemişim galiba.Jisung oturduğu yerden kalkıp tekrardan aramızdaki mesafeyi azaltmıştı.Geçen seferki gibi yanağıma bir öpücük kondurmuştu ama bu bir öncekinden daha uzun sürmüştü.Ona o sırada yumruk atmak için fırsatım vardı, ama yapmadım ve bu beni ürkütmeye yetmişti.
Bu sefer pencere yerine insanca kapıdan çıkmıştı kapıyı kapatırken küçük bi an göz göze gelmiştik.O gittiği sırada bende hızlıca eşyalarımı topladım.Abim bu gün taburcu olacaktı.Önce onu eve bırakacaktım ardından da abimin ofisinden arakladığım dosyaya kafa yoracaktım mavi saçlı katilin dosyasına.
__________________________Minho
Abimi eve bırakıp bir kafeye geçmiştim.Kendime bir kahve söyleyip dosyayı çantamdan çıkardım, dosyayı açtığımda içinden eski olduğu belli olan bir fotoğraf düşmüştü (medyadaki fotoğraf).
Fotoğraftaki adamın yüzü çok belli olmasa da bunun Jisung olmadığını anlamıştım.Peki ama bu fotoğrafın Jisung'un dava dosyasında ne işi vardı.Fotoğrafa bakmaya devam ederken aniden irkilmiştim, birisi beni izliyordu.Arkamı döndüğümde siyahlar içinde oturan bir beden ile göz göze gelmiştim.Anında önüme döndüğümde bunun Jisung olmadığı kanısına varmıştım.
Gözleri Jisung'un gözleri gibi bakmıyordu, ancak arkamdaki adamın da gözlerinde bir suçlunun bakışları vardı.Rahatsız olduğumdan dolayı eşyalarımı toplayıp masaya bir miktar para bıraktım ve kafeden dışarıya çıktım nereye olduğunu bilmediğim bir şekilde yürüyordum, çünkü emindim ki kafedeki adam beni takip edecekti.
Arkamda birinin olup olmadığını kontrol etmek için kısa bir süre bakışlarımı geriye çevirdim ama kimse yoktu.Önüme tekrar döndüğümde rahat bir nefes alacaktım ki birine çarpmamla nefesim az daha götüme kaçıyordu.Kafamı kaldırıp kime çarptığıma bakmıştım ama baktığım gibi içinde olduğum duruma lanet etmiştim...
________________________________________
FINISH
774 kelime
En heyecanlı yerde kestim kendimle gurur duyuyorum.Sizce o kafedeki adam kimdi?
Görüşmek üzereeeee.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dark side of the moon // Minsung
General FictionAilesinin ölüm sebeplerini öldüren birisi masum mudur? Semesung Ukemin