Tanıtım:

56 7 1
                                    

Dans eden ruhlar vardı.

El ele tutuşmuş.

Hayata kafa tutan.

Her şeye rağmen o melodinin etkisinden çıkamayan ruhlar vardı.

Birbirine tezat ruhlar.
Birbirinin sonu ve her birinin en başı olan ruhlar.
Bir vücuda hapis kalmış toprak ruhlar.
Nefes alan ve nefes kesen ruhlar.
Her şey karşısında şeffaf kalan o temiz ruhlar.

Temiz, beyaz. Toz tutmayan ruhlar.

Ve bu ruhların en başındaki.
Her birini özenerek yaratan.
Tek fısıltısının yettiği.
Hayran kalınacak olan.

Tanrı.
Yarattığı varlıklar, bir devrin başıydı.
Farkındaydı.
Güzel ve temiz ruhlar yerleştirmişti onlara ait bir gezegene.
Önlerine güzellikler koymuş. Ve yaşam adı verilen yerde kendileri ile baş başa kalmalarını sağlamıştı.

Ta ki o ortaya çıkana dek.

Ve bu ruhları kirleten.
Islak toprağı savurmasını fısıldayan.
Bunları öğreten.

Yaşamı ikiye bölen. İyilik ve kötülük diye ayrılmasını sağlayan.
Olması gerekenden daha güçlü olan o varlık.

İnsanlara kin tutan görünmez.

Gözden ırakta nefes kesen.

Şeytan.
Ruhlara kirli sözcükler fısıldayan.
Kalbi siyaha boyanan değil, kalbi duran.
Acıya gülümseyen.

O sevilmeyen.

Sevilmeyenler istedi, sevilenlerin yerinde olmak.

Birde, şeytanın kölesi vardı.
Şeytanın can verdiği sanılan bir duman.
Şeytanın yetiştirdiği. İkinci kötülük abidesi.
Şeytanın griden canlandırdığı.
Şeytan gibiydi, fakat farklılardı.

O şeytanın evladı değildi, ancak şeytan onu kızıymış gibi içindeki kötülük ile severdi.

Kalbi kötüydü o esirin.
Geri getirilemez bir kötülük sinmişti içine.
Herkese ağır gelecek ancak o'nda büyük bir asalet yaratan kötülüktü.

Üstünde bulunan gri dumanlar ise üflediği nefesiydi.

...


Uçurum KenarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin