Aşk; bazen yara açar kalbinde bazen de bir cennet bahşeder sana. Gerçek aşk ansızın gelen aşktır, sevdiğinin gözlerine bakınca tüm dertlerini unutturan bir ruh-û revandır..
İntikam ile yaşayan bir adam ve hiç ummadığı bir anda karşısına çıkan kadın...
Benim yolum iyi ki sana düşmüş, iyi ki seninle kesişmiş yollarımız.
*Aradan bir kaç hafta geçmiş Ankâ yeni yaşını ailesiyle kutlamış, Songül ve Sadi bir kaç kez birlikte olmuşlardır. Onlar mutlu mesut yaşarken Songül'ün babası Yavuz Erdem tek başına Asım'ı onlardan uzak tutmaya çalışmıştır. Asım Türkiye'yi terk etmiş, şimdilik Suriye taraflarına kaçmıştır fakat Teo Türkiye'dedir ve Asım'ı Mardin'e çağırıp bu sefer silah satın alma işine girerler. Onlar bu tür işlerle uğraşırken Yavuz Erdem bu sefer bütün ekibi toplayıp artık bu Asım'ın yaşamına bir son vermek ister ve tabi kızıyla da görüşmek ister uzaktan da olsa. Şimdi Yavuz Erdem Sadi ile görüştükleri yere Poyraz, Fethi, Eylem, Ayşegül ve Sadi'yi çağırmıştı gece gece. *
Mekan iç gece:
*Yavuz Erdem arkası dönükken içeri birden Sadi'ler girdiler. Yavuz Erdem arkasını dönüp hepsine gururla baktı ve hepsine selam verip konuşmaya başladı. *
Yavuz Erdem: Sadi az çok anlatmıştır sizleri neden buraya çağırdığımı. Büyük bir operasyon var çocuklar, Asım dün tekrardan Türkiye'ye giriş yaptı, başka birisinin kimliğiyle. Büyük ihtimalle durmayacaktır, bu sefer de silah satın alacak düşmanlarımızdan. Teo diye biri yardımda bulunacakmış. Görevimiz ilk Teo'yu bulmak, sonra Asım'ın işine bakarız.
Sadi: Asım'ın sonu benim ellerimden olacak.
Yavuz Erdem: Anlıyorum seni evlat, çocuğunu kaybettin, az kalsın ölüyormuşsun.. Ama şimdilik Teo, o bize lazım..
Sadi: Eşimi de kaybetmek üzereydim komutanım! O yüzden benim için önemli olan Asım'ı bulmak.
Yavuz Erdem: Eşini çok seviyorsun, her halinden belli ama dediğim gibi biraz sabret.
*Yavuz Erdem uzun uzun operasyona anlattığında herkes evlerine çekilmiş fakat Sadi'ye kalmasını istemişti. Ona bazı gerçekleri açıklaması gerekiyordu diye geçirdi içinden. İkili birlikte dışarı çıktılar dışarda karanlıkla yürürlerken Sadi yine sol koluyla sağ kolunu kavramış öyle yürüyordur. Yavuz Erdem Sadi'nin kolunu tutar bir baba şefkatliyle, Sadi ise bakakalır Yavuz Erdem'e. *
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yavuz Erdem: Bu kol bir gün iyileşecek evlat..
Sadi: Bende öyle umuyorum komutanım..
Yavuz Erdem: Eee anlat bakalım, bir kızın varmış.. Kız babası olmak kolay mı?