𝑴𝒊𝒓𝒛𝒂

Acı Gerçek

  Evet sevgili arkadaşlar uzun zaman sonra sizlerleyim.  Uzun süredir rahatsızım ve kendimi toparlayamadım kusura bakmayın sizi de beklettim.

Hepinizi seviyorum 🫀
Bol yorum ve bol oy istiyorum şimdiden teşekkürler 🤍
Keyifli okumalar

Arabada ne Evîn konuşuyor ne de Mirza konuşuyordu. Evîn Mîrza'nın anlatacaklarını merak ediyor ama sormuyordu.

Mîrza Evîn'e nasıl anlatacağını düşünüyor ama bir türlü en uygun nasıl anlatılır bilemiyordu. Yıllardır acısını yaşadığı insanların yıllarca eziyet gördüğü amcasının mal varlığı yüzünden yaptıklarının altında kalmasından korkuyordu Mirza

Evet Evîn'e çok büyük yanlışlar yapmıştı. Ama bu akıllanmayacağı anlamına gelmiyordu mirza dersini almıştı. Bu ders onu nereye kadar götürecek bilinmez...

Mîrza Mardin'in çıkışındaki  ormanlık arazide ki tek katlı evine getirmişti Evîn'i.

Burda Evîn'e anlatacak burda Evîn'e destek olacak ve burda hiç olmadığı Mîrza olup Evîn'in istediğini yapacaktı.

Mîrza arabasını durdurup bir eve bir Evîn'e bakıp derin bir nefes alıp sigarasını yakıp arabadan inip Evîn'in inmesini bekliyordu.

Evin manzaranın ve evin güzelliğiyle büyülenmiş ve Mirza'nın onu beklediğini bile fark etmemiş arabadan indiği gibi gördüğü kara güllerin içinde kendi etrafında dönmeye başlamıştı.

Mîrza Evîn'in onu görmezden geldiğini düşünmüş ama üzerine düşmemiş Evîn'in gülüşünü izliyordu. O gülüşü birazdan yok edeceği için içinde burukluk vardı.

Evîn'in yanına yaklaşıp " Evîn gel seninle bi konuşalım" deyip Evîn'in elini tutup dışardaki    bahçede duran sandalyelere doğru yürümeye başladı.

Evînin oturmasını işaret etmişti.

Evîn Mîrza'yı can kulağıyla dinliyor tüm dikkatini Mirza'ya vermişti.

"Evîn... Anlatacaklarım ağır gelecektir. Ama bil ki ben senin arkandayım anlattıklarımdan sonra ne istersen yapacağız."

Evîn huzursuz olmaya başlamıştı ama bunu
Mirza'ya belli etmemeye çalışıyor sessizce Mirza'yı dinliyordu.

Mirza  yeni bir sigara çıkartıp derin bir nefes alıp konuya girmek için Evîn'e taraf döndü.

"Evîn bilirim amcan sana ne yapsada baba yarındır diye seversin. Babana çok düşkün olduğunuda bilirim tüm Mardin de bilir. Benim babanın katili olduğumu da bilirsin.
Ama Evîn ben katil değilim. Hele  ki ölmeyen birinin katili hiç değilim."

Evîn anlamaz bakışlarla Mirza'ya bakıyordu. Ne demek ölmeyen birinin katili değilim diye.

"Evîn baban yaşıyor. Ama nerde bilmiyorum ama yaşıyor. Amcan yıllarca babanı saklamış öldü diye göstermiş sırf babanın malları için. Ağalık amcana kalsın diye."

Evet Mirza herşeyi söylemenin rahatlığıyla kendini sandalye ye rahat bir şekilde bırakmıştı. Ama şuan Evîn'in delirdiğini göremeyecek kadar rahatlamıştı.

"Sen... Sen ne dersin Mîrza sen kafayı mı yedin be adam nasıl böyle bir yalan için karşıma geçersin. Lan ben şu kalbime söz geçiremiyorum diye senin her şeyine eziyetine bile kabul dedim diye mi yaramı deşmeye çalışıyorsun. Eğer öyleyse orda duracaksın Mîrza Agir haddini bileceksin.
Benim babamı sen öldürdün benim babam senin pic dayın  ve senin yüzünden toprağın dibinde. Şimdi nasıl yaşadığını söylersin..."