~16.Bölüm~

14 3 4
                                    

Kapıyı kapattım, hastaneden çıkmak için yürüyorduk.Gözlerini dikmiş bana merakla bakıyordu.En son dayanamayıp konuşmaya başladı.

Lee Hyun
- Unni,ne nereye gi gidiyoruz?

Ona bakıp gülümsedim,bana çok tuhaf bakıyordu.Yüz ifadesi o kadar komikti ki gülmemek elde değildi.Dayanamayıp sorusuna cevap verdim.

Binna
- Kareokeye gidiyoruz.

Lee Hyun
- Haya yatımda hiç gi gitmemiştim,heyecanlan ndım.

Tekrar gülümseyerek yürümeye devam ettik.Merdivenlerden inerken karşımda Jung'u gördüm.Suratı sirke gibiydi.Bana düşmanı gibi davranıyor,benden nefret ediyordu.Hareketleri kafamı karıştırıyordu.Bazen iyi bazen ise kötü davranıyordu.Tam anlamıyla bu çocuk yanar dönerdi,sağa solu belli olmuyor,neye kızacak neye gülecek anlaşılmıyordu.Eminim  o da kendini anlayamıyordur.Hiç muhatap olmadan yanından geçiyordum ki o çoktan ağzını açıp benimle konuşmaya başlamıştı bile.Onun sesiyle olduğu tarafa döndüm.

Jung
- Nereye gittiğini zannediyorsun?Hastaları hastaneden çıkarmanın tehlikeli olduğunu hala öğrenemedin mi?Merak ediyorum sen nasıl doktor olabildin.Önlüğü giyerek iki odada dolaşarak doktor olunmuyor.

Aslında hiç bir şey söylemeyecektim ama beni küçümsüyordu.Ne yani,buna gözmü yumacaktım?Artık bana böyle davranması beni dayanamayacağım noktaya getirmişti.Lee Hyun'a beni hastanenin çıkışında beklemesini söyleyip Jung'a döndüm.

Binna
- Hastaların hastaneden çıkmasının tehlikeli olduğunu biliyorum.Profesör Mi'den izin aldım sen hiç merak etme. Doktorluğumu sorgulamak sana düşmez.Bu hayatta beni yargılayabilecek en son kişi bile değilsin.Jung artık hal ve hareketlerine dikkat et senin karşında çocuk yok,ne sandın bu sözlerine susacağımı mı?Çok yanlış düşünüyorsun.Artık insanları aşağılamaya bırak.İnsanları sorgulayacağana ilk önce kendini sorgula.

Merdivenlerden inip çıkışa doğru koştum.Sanki yukarıda hiç bir şey olmamış gibi gülümsemeye devam ettim.Elinden tutup yürümeye başladık.Fazla sürmeden kareoke salonuna geldik.Lee Hyun ile odaya girdik.Büyülenmiş gibi etrafa bakıyordu.Elime bir mikrofon alıp eline verdim.Ne yapacağını bilemeyip endişeli bir şekilde yüzüme baktı.Rastgele bir şarkı açıp,onu ekrana doğru çevirdim.Şarkıyı söylerken biraz kekeliyordu.Bu onun canını sıkmıştı.O üzülünce elime bir mikrofonda ben alıp bağıra bağıra şarkı söylemeye başladık.Modu yerine gelmişti.Bir yandan zıplıyor,bir yandan da gülüyorduk.İlk defa bu kadar güldüğünü görmüştüm.Şarkı bitince saate baktım,eğer daha fazla burda durursak geç kalacaktık.Lee Hyun'a döndüm ve konuşmaya başladım.

Binna
- Eğer koşmazsak geç kalacağız.

Lee Hyun
- O za zaman koşalı lım unni.

Bunu demesiyle sanki gaza gelmiş gibi koşmaya başladık.Rüzgar esiyor,biz koşuyoruz bir tek ağır çekim gerekiyor.Bir an kendimi K-dram da zannettim. O da bende profesörden korkuyorduk,bağırınca bütün hastaneyi ayağa kaldırıyordu adeta.Hastanenin girişine girip soluklanmaya başladık.O sırdaş bizi kapıda bekleyen profesör yine nötür bir şekilde bize doğru yürümeye başladı.Endişeyle saate baktım tam vaktinde gelmiştik yani korkulacak bir şey yoktu.Derin bir iç çekip konuşmaya başladı.Lee Hyun'da bende gerilmiştik.

Profesör Mi
- Aferin,tam zamanında geldin.Sana söylediklerimi unutmamışa benziyorsun.Ne erken ne de geç tam vakti güzel.Lee Hyun eğlendin mi?

Lee Hyun
- E evet efendi dim,unni be beni çok mutlu et etti.

Profesör Mi
- Bunu duymak güzel.Lee Hyun'u odaya çıkar Binna.

Kafamı tamam anlamında salladım.Profesör gidince ikimizde gülmeye başladık.Sanki annemiz gibi davranıyordu.Lee Hyun'u odaya çıkartım,sonra profesöre çıkacağımı söylemek için odasına gittim.

Binna
- Efendim ben çıkıyorum,gece vardiyasında olan doktorlar geldi.

Profesör Mi
- Tamam çıkabilirsin.Aaa unutmadan yarın istifa eden doktorun yerine kalp cerrahı gelicek.Yarın burda olmayacağım,toplantım var.Hastaneye erken gelirsen sevinirim.

Binna
- Peki efendim, merak etmeyin erkenden tam zamanında burda olucam.

Kafasını salladı,yavaşça kapıyı açıp odasından ayrıldım.Yağmur yağmaya başlamıştı.Ama ben bugün hava durumuna bakmıştım yağmur gözükmüyordu.Çantamda bir şemsiye olmasını ümit ederek karıştırmaya başladım.Neyseki koymayı akıl edebilmiştim.Hastanenin çıkışına doğru gelmiştim.Jung oradaydı.Ne şemsiyesi vardı ne de üstünde montu.Umursamadan yürümeye başladım ne yani ona şemsiyemi mi verseydim?Biraz daha yürüyünce yağmurun daha da şiddetlendiğini gördüm.Koşmaya başladım ama eve doğru değil hastaneye doğru.Hala orda bekliyordu,yanına doğru yürüdüm,şemsiyemi kapattım ve konuşmaya başladım.

Binna
- Birini mi bekliyorsun?

Jung
- Hayır,sen neden burdasın az önce gitmemişmiydin?

Binna
- Çantamı burda unutmuşum bütün her şey onun içinde,almaya geldim.Sen neden burdasın?

Jung
- Her şey açık değil mi sencede?

Binna
- Doğru,her şey anlaşılıyor neyse ben gidiyorum.

Aşk DoktorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin