moon track, victorykickoff

0.5 bir bel meselesi:D

Rina

Shou'nun daveti üzerine, lunaparkda ilk defa gördüğüm arkadaşlarımla ikinci defa buluşacaktım.

Okuldan daha yeni çıkmıştım ve Shou'ların restaurantına gidiyordum. Üzerimde siyah düz bir etek, beyaz bir gömlek ve siyah bir ceket vardı.

Gerçekten hangi devirdi bu? Hâlâ okul forması neden giyiyorduk!

Hızlı ve mutlu adımlarımı sonunda restorantın sokağına atabilmiştim. Neredeyse akşam olacaktı bu yüzden yavaş adımları bir kenara bırakıp koşmaya başladım. Koşmayı severdim...

Her ne kadar Erika kadar hızlı olmasam bile koşmayı Erikayla yarışırken öğrenmiştim sonuçta...

Kafamı gökyüzüne çevirdim. Güneş batmak üzereydi, telefonumu çıkartıp kamerayı açtım.

Telefonumu gökyüzüne doğru tuttum. Tam fotoğrafı çekecekken arkamdan gelen sesle tırsarak kamerayı aşağıya indirdim. Fotoğraf çekme sesi gelsede umursamadan arkama baktım.

"Selam Rina! Eee Erika nerede?" Bunu söyleyen elbette Furuya Ouzou'ydu. Göz devirdikten sonra restaurantı işaret ettim. "Nerede olabilir? Elbette içeride!" Dedikten hemen sonra arkamdan gelen sese döndüm. "Sakin güzelim."

Güzelim? İçimden sorguladığım bu kelimeyi sorgulamak istercesine soran kişiye cevap verdim. "Güzelim derken?" Kaşlarımı kaldırarak sorduğum soruya cevap vermek yerine sırıtıp arkasına dönmüştü. Küstah!

Yanımdan gelen soğuk sese döndüğümde bu sefer konuşan Furuya Kota'ydı. "Hadi, gidelim." Demiş ve hiçbir şey demeden ilerlemeye başlamıştı. Ryuuji'de onu takip etmeye başlayınca Ouzou'da hadi dercesine bana bakıp kardeşlerinin peşinden gitmişti.

Bu çocuklar bazen sinirlerimle oynuyor ve başımı döndürüyordu!

İçeri girdiğimizde herkes buradaydı. Shou neşeyle ayaklanıp yanımıza geldi. "Hoşgeldiniz millet! Bizde sizleri bekliyorduk!" Demiş ve iştah açıcı masayı işaret etmişti. "Buyrun!" Diyerek koşarak masaya koşan Shou'yu izlerken gülmemek elde değildi.

Masaya oturduğumuz da Suzu'yu masada görmeyi beklemiyordum. Her zamanki gibi somurtan ve iki ay kuyruğu yapmış küçük kıza tebessümle baktığımda ağzında bir şeyler geveleyip sinirle kollarını göğsünde birleştirdi. Bu çocuğun bana olan tavrını anlayamıyordum. Onu neden huzursuz ediyordum ki?

"Ah sorun olmazsa kardeşim Suzu'da bize katılabilir mi?" Dedi Shou gülümsemeye çalışarak. Suzu zafer gülümsemesini sunarken Shou alttan kızın ayağına tekme atmıştı. Ryuuji geniş bir gülümseme sunup lafa girdi. "Elbette, katılabilir değil mi çocuklar?" Diye bize döndüğünde hepimiz başımızla onaylamıştık.

"Sizin onay vermenize gerek yoktu zaten katılacağım! Eğer oylama yapmak istiyorsanız şu süpürge saçlı için yapın!" Diye beni gösterdiğinde gözlerimi kocaman açıp Suzu'ya baktım.

Ben ona ne yapmıştım tanrı aşkına!?

Shou, "Suzu çok ayıp!" Diye uyarsada küçük kız dik dik bana bakıyordu. Ryuuji gözlerini kısarak kıza baktı. "Nedir bakalım derdin? Bana anlatabilirsin küçüğüm..." Demiş ve tebessümle kıza bakmıştı.

Suzu somurtarak bana baktı ve ardından geniş bir gülümseme ile Ryuuji'ye döndü. "Bilmem, onu hiç sevmiyorum! Kesinlikle sizi kullanıyor!" Dediğinde herkes bana dönmüştü. "Hey, sizi ne için kullanabilirim tanrı aşkına!" Dediğimde herkes ikna olmuş gibi gözükse de bu asılsız iftira huzurumu kaçırıyordu.

"Sonra Suzu demişti demeyin!" Dedi küçük çocuk. Ardından ayağını yere vura vura mutfağa gitti. Bende umursamamaya çalışarak yemeğime döndüm. Çatalımla yemeği kurcalarken Shou mahçupca "Üzülme Rina, biliyorsun Suzu birini kıskandığı zaman böyle yapıyor." Dediğinde başımı yemekten kaldırdım.