2.3 Serseri ve kibar

819 60 448
                                    

Rina Morita

"Ya kızım, bir rahat dur!" Diye sitem etti Ryuuji. Kaşlarımı çattım, "Şuanda kucakta oturan benim, araba zıplıyor ne yapabilirim?" Diye çıkıştığımda gözlerini devirdi. "Kucağımda mı oturuyorsun? Şuanda kucağımda oturmamak için ayakta seyahat ediyorsun ve bu kesinlikle iyi bir karar değil!" Dediğinde gözlerimi onun gözlerine sabitledim. "Kucağında oturmama mı istersin?" Sırıtarak söylediğim şeye oda benim gibi itici bir sırıtışla. "Kucağımda otursam şuanki halimizden çok daha iyi bir yolculuk geçirebiliriz." Dediğinde pes ettim ve kucağına oturdum.

"OHAAA!" Diye bağırdı Shou. İşte bu yüzden kucağına oturmuyordum. "Abartma, Shou. Yer yok, ne yapabiliriz?" Diye çıkıştı Ryuuji umursamazca. "Sabırlı olun beş dakikadan az kaldı..." Dedi Tagi gözünü yoldan ayırmadan.

"Sonunda deniz göründü!" Dedi Aoto heyecanla. "Sen denizi sevmiyorsun ki. Ne bu heyecan?" Dedi Shou gülerek. "Seninle üç buçuk saattir aynı koltukta oturmaktan götüm büzüştü!" Diye çıkıştı Aoto sinirle. Tagi güldü ve aralarına girdi. "Ne abarttınız yahu!" Dediğinde Shou ve Aoto bir birlerine ölümcül bakışlar atmaya başladı.

"İlk gözünü ayıran top!" Dedi Ouzou aralarındaki gerilimi arttırmak için. Aoto ve Shou bu beş dakika içinde göz bile kırpmadan bakışmışlardı.

Ve en sonunda pes eden Shou olmuştu. Aoto Shou'ya nah çektikten sonra "Girdi mi lan top!" Diye bağırdı. "Hayır yani, ben zaten Shou'nun kaybedeceğini biliyordum. Burada bir top varsa oda Sh-" diyeceği sırada Shou kafasına bir şaplak attı. Ardından "Top sensin, anan baban önce terbiye versin, çok konuşma dayak yersin!" Diye tekrar 2018 kapak laflarına açılış yapmıştı.

...

Hepimiz arabadan inmiştik. Üçüzler, Shou ve biz yani kızlar eşyaları taşıyorduk. Tagi ve Aoto ise şemsiyeyi sabitlemeye çalışıyordu. Yanlarına gittiğimizde Aoto'nun kafası kadar taşı taşımaya çalıştığını gördüm. Taşı zar zor Tagi'nin yanına getirmişti ve Tagi taşa şemsiyenin ipini bağlamıştı. Her şey güzel görünüyordu.

Gelmemizin üzerinden yaklaşık bir on beş dakika geçmişti ve herkes güneş kremini sürüp, denize girmek için hazırlanıyordu. "Esmer olmanın en güzel yanı ne biliyor musunuz?" Diye sordu Tagi gururla. Ve devam etti. "Güneş kremi sürmeme gerek kalmıyor!" Söylediğine hepimiz gülmüştük.

"Beyaz tenli olmanında en kötü yanı bu sanırım..." Dedi Aoto somurtarak. Tagi çoktan denize girmişti. Hareketlerinden anladığım kadarıyla su soğuktu. Neyseki ben girmeyecektim.

Bulduğum ilk yere oturdum ve denizi seyretmeye başladım. Erika ve Ouzou girmek için denize doğru ilerlemeye başlamıştı. Aoto ve Shou ise...

Onlar, en derin çukuru kim kazar yarışması yapıyordu.

Erika Takatou

Ouzou ile denize doğru ilerliyorduk. Tagi çoktan ısınmıştı ve dubaya doğru ilerliyordu. Ayağım suya değince hemen geri çekildim. Su gerçekten buz gibiydi.

Ouzou hadi anlamında eliyle suyu işaret ettiğinde. "Buz gibi su, nasıl gireyim?!" Diye çıkıştığımda gözlerini devirdi. "Niye geldik o zaman? Isınırsın birazdan." Dediğinde bu sefer gözlerini deviren ben olmuştum. "Girmiyor musun?" Diye sordu Ouzou son kararımı sorarcasına. Başımı inatla evet anlamında salladığımda yanıma geldi ve hiç beklemediğim bir şey yaptı.

Beni kucağına aldı ve suda biraz ilerledikten sonra beni vicdansız gibi suya attı -fırlattı- beni attıktan sonra kendiside ısınmak adına suya atladı.

Suyun altından çıktığımda gözümün önüne gelen saçlarımı çekip gözüme kaçan tuzlu suları silmek için gözümü ovuşturdum. "Ya vicdansız mısın sen öyle atılır mı buzlu suya!?" Diye bağırdığımda cevabı gecikmedi. "Fena mı? Isındın işte." Dedi. Savunması, kabahatinden beter!

moon track, victorykickoffHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin