-Neeezukooo
-Geldim
Daha okul başlayalı sadece bir hafta olmuştu ama Nezuko çoktan erken uyanmaktan sıkılmıştı. Sınıftaki kızları sevmiyordu. Sürekli abisi ve onun arkadaşlarıyla takılıyordu. Bu zaten hep böyle olmuştu. 8. Sınıfa kadar okulda dersler dışı ful abisiyleydi. 8. Sınıfta resmen bir bunalım yaşamıştı. Her gün liseye geçip yine okula abisiyle gittiğinde mutlu olacağını düşünerek kendini avutmuştu. Peki şimdi çok mutluydu değil mi? Yoo... Gecen yıldan iyiydi tabi. Zenitsu , Inosuke falan çok kafa çocuklardı... Peki sorun neydi o zaman? Sorun Kanao'ydu.
Abisi 1 teneffüs Nezuko'yla takılsa diğer teneffüs Kanao'ya gidiyordu. İşin daha can sıkıcı tarafı bazen 3'ü birlikte olduğunda abisinin aslında orda olmamasını istediğini sezebiliyordu. Bu berbat bi his olduğundan o zamanlarda genelde Zenitsu ve Inosuke'nin çekişmelerini izlerdi. Kimsenin onu takmadığını biliyordu. Bazen bunu anladığı için üzülüp sınıfa giderdi.
İşte o gün de öyle hissettiği bir andaydı. Abisi Kanao'yla kantine gitmiş o Zenitsu ve İnosuke'nin basketbol oyununu izliyordu. Inosuke biraz sert oynasa da büyük farkla Zenitsu'yu yeniyordu. Onun 9. Sınıfta okul takımın en genç oyuncusu olduğunu biliyordu. Tabi şuan bir 10'du ve bir yıldız olmaya ilerliyor gibiydi. Tam Nezuko kalkıp sınıfa gitmeye hazırlanırken Kanao'nun ablası Aoi ve ponpon kız takımı sahaya girdiler.(Birinin, birinin Aoi'yi cheerleader yapması gerekiyordu...) Aoi'yle de tanışmıştı. Zenitsu gibi 11. Sınıf olduğunu biliyordu ama onun da boyu çok kısaydı, öyle kısaydı ki Nezuko kadardı ancak. Ponpon kızları gören Zenitsu gülümsedi. Zenitsu fazla yavşak biri olmalıydı. Topu tuttu ve muhtemelen en sert atışıyla İnosuke nin kafasına geciriverdi. Bunu gören Aoi neredeyse uçarak sahaya girdi önce Zenitsu'ya sonra Inosuke yi kaldırırken ona da kızmaya başladı. Kafasının kanaması gram umurunda olmayan ve oyuna devam etmek isteyen Inosuke de Aoi'ye bağırmaya başladı.İ: BIRAK BENİ AOKİ!
A: KAFAN KANIYOR GERİZEKALI
Bağırmalar eşliğinde spor salonundan çıktılar. Zenitsu da arkalarından gülümsedi. Sonra birkaç ponpon kıza selam verdi uzaktan ben de kalkacakken yanıma oturuverdi. Birkaç saniye bakıştık.
Z: Öncelikle neden Inosuke'nin kafasına top geçirdiğimi mi duymak istersin yoksa neden senin yanına oturduğumu mu?
Sarı terden hafif nemlenmiş saçları gözlerine düşüyordu. Az önce yarattığı kargaşadan hoşnut gibiydi, sadece gömlek vardı üzerinde bu sefer, süveter onu bunaltmış olacak. Nezuko biraz şoktaydı. Cevap veremiyordu.N: İnosuke...
Z: Hmmmmm, demek o mesele... Gözlem yeteneği olan bir kız olduğunu düşünüyorum. Hiç Aoi'nin bizim domuzun etrafındaki davranışlarını fark etmedin mi?
Nezuko anlıyordu. Aoi İnosuke'nin yanında baya kızarıyordu fark edilmeyecek gibi değildi. Başını hafifçe salladı.
Z: Aoi, basketbolu çok sever. İyi de oynar ama hem okulda kızlar basketbola pek rağbet göstermediğinden hem de boyundan...
"Sanki sen 2 metresin. Aoi'den olsa olsa birkaç santim fazlan vardır."
Z: Bu alt yapı tabi. Ama asıl olay bu yazın başındaki olay. Tabi ben de tam doğru bilmiyorum. Birkaç ponpon kızdan ayrı ayrı dinledim doğrusunu bulmak için.
N: Doğrusunu bulmak için olduğuna emin misin?
Z: Her neyse işte.
Bacağının birini toplayıp kollarının arasına aldı ve Nezuko'ya döndü.
Z: Anlattığım gibi, geçen yazın başında bizim basketbol takımının antrenmanı varmış. Bu ponpon kızlar da tribünde dc mi oynuyolarmış basketbolcu mu kesiyorlarmış o kısmı tam yok. Sadece basketbolcuların antrenman bitmek üzereymiş ve onların da antrenmanı basketboldan sonraymış işte. Sonra top birden sahadan fırlayıvermiş. Koca basketbol topu, nasıl fırlatabildiler acep? Öyle havada tribüne doğru uçarken bizim manyak tribünün 6 merdivenini tek zıplayışta çıkıp Aoi'nin yüzüne 3 milim kala bir blok koymuş. Sonra da tabi topa üstünlüğünü bağırarak belli ederek aşağı inmiş. Eh, Aoi desen sinirli falandır ama pis tsunderedir. Kaptırıvermiş bizim manyağa... Bizimki anlar mı? Nerdee... O hoşlanacak da, birinden hoşlandığını anlayacak da karşılıklı olup sevgili olacak... O yüzden biraz arkalarından itekliyorum, anlarsın ya.
Konuşurken çok hoş görünüyordu.
Z: Tanjiro ve Kanao zaten çoktaaan... Bir ben kaldım sap. Domuz bile buluyor seven, bana yok.
N: Ne demek Tanjiro ve Kanao çoktan?
Z: Ah Nezuko-chan ah... Görmüyor musun abin pis yakmış abayı, bir de çıkma teklif etse... Onlar da her teneffüs birlikteler falan ama pek beceriksizler be... Bu gidişle Tanjiro kılığına girip ben çıkma teklif edicem kıza.
Nezuko yüzünü buruşturdu. Abisinin bayık suratlı bir kızla çıkması fikrini sevmemişti (kanao'yu seviyorum sadece Nezuko'nun sevmemesi şuanlık işime geliyor, zamanla o da sevecek.)
Z: Bir gün sen de aşık olup bir oğlanı "abi biz evlencez" diye tutup getirdiğinde görürüm ben seni.
"Acaba bir gün, getirir miyim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karahindiba (Kny Lise au)
RandomShip kitabıdır. Kanao x Tanjiro, İnosuke x Aoi içerir ama genel konu Zenitsu x Nezuko.