B13- Elçi

226 22 28
                                    

Headcanon: Mugen treni filminde Zenitsu rüyasında Nezuko'yu görüyor bildiğimiz gibi. Filmdeki rüyada Zenitsu Nezuko'yu sırtına alıp taşıdığı sahneleri görüyoruz. Açıkçası izlerken biraz sorguladım. Hani ben Zenitsu'dan öptüğü sarıldığı kokladığı filan bir rüya bekledim açıkçası. Sonra fark ettim ki bu rüya filmin sonunda dolaylı olsa da cidden gerçekleşiyor ve Zenitsu, Nezuko'yu kutunun içinde de olsa sırtında taşıyor. Bence şirin bir headcanon ve muhtemelen bunu önceden ortaya atan vardır ama ben yine de belirttim.♡

"Merhaba, ben Zenitsu Agatsuma. Nezuko Kamado'ya sırılsıklam aşığım."

Gecenin 12'sinde yatağında uzanan Zenitsu telefonuna baktı. Arka fona bir müzik açıp odasında volta atmaya başladı.

"Ben... Çok efkarlandım yeter. Pekala seni sevme ihtimalini düşünmedim ve, belki seviyordur ne bileyim... Sevmiyorsa bile ne kadar sevmiyor. Nefret mi ediyor? Nötr mü? Arkadaş olarak mı seviyor, ki muhtemelen. AMA BİLMİYORUM ARH! Bunu öğrenmem lazım. Öncelikle bunu ben öğrenemem. Onun ağzından laf alacak biri lazım, aynı zamanda GİDİP SANİYESİNDE TANJİRO'YA SÖYLEMEYECEK BİRİ... Nezuko'nun duyma ihtimali de var, okuldaki 9 ve 10'lara bu konuda güvenemem. 11 ve 12'lerden o kadar güvendiğim mi var? Tamam, sakin ol Zenitsu... Sakin ol... Düşün... "

Yatağındaki yastıklardan 3.yü duvardaki anime posterine atarken aklına 12'lerden eski bir arkadaşı olan Mitsuri Kanroji gelir. Bu kızla aslında çok benzerlerdir, ancak Zenitsu'nun yaptığı sapıklık Mitsuri'ninki şirinlik kapsamında değerlendirilir. Aslında okuldaki birçok erkek Mitsuri'den hoşlanır ama Iguro korkusundan ona yaklaşamazlar. Iguro tüm okula korku salmış, herkes Mitsuri'den hoşlandığını biliyor. Tek bir kişi dışında: Mitsuri'nin kendisi... "Neden bazı aptallar birbirinden hoşlandığını anlayamaz ki" diye düşündü sevdiği kızın onu sevdiğini algılayamayan sarışın oğlan.

Konuya dönersek Zenitsu çözümünü bulmuştu. Mitsuri'nin onu anlayacağına emindi. Bu tür konularda hep yufka yürekliydi. Ayrıca Zenitsu'ya yakın kimseyle çok bir tanışıklığı yoktu yani. Ayrıca insanlarla iletişimi de iyiydi ve oldukça saftı. Biraz kendini acındırırsa ona zevkle yardım edeceğinden emindi. Zenitsu yatağının üstünde zafer kazanmış bir edayla dikildi.

Ertesi gün öncelikle Iguro'ya gitti ve niyetini anlatarak Mitsuri'ye bir sonraki teneffüs aşağı inmesini söylemesini istedi [Dövülmemek için önlem alıyo zeki yavrım] sonraki teneffüs Mitsuri karşısındaydı. Merdivenlerin yanında Kanao ve Tanjiro'yu gözetleme olayına kadar anlattı.

M: Awwww, gerçekten ondan hoşlanıyorsun.

Z: Sağol ya, ben de bunu bilmediğim için seni buraya çağırıp beş dakikadır onu ne kadar sevdiğimi anlatıyordum.

M:Bu arada gerçekten... Bu çok tatlı bir hikaye ama neden beni çağırdın ki?

Z: Pekala, onun benimle ilgili ne düşündüğünü üstü kapalı şekilde sormanı istiyorum. Sadece bir teneffüslüğüne gidip ona soracaksın ve beni bu bulanıklıktan kurtaracaksın. Sana yalvarıyorum.

M: Neden sen okulun başından beri en az 20 kıza yaptığın gibi gidip yüzüne "Benden hoşlanıyor musun?" demiyorsun ki? Bu senin için o kadar zor olmamalı.

Nezuko'yla o şekilde konuşmanın düşüncesi bile Zenitsu'nun yüzünün yanmaya başlamasına yetmişti. Ellerini saçlarına daldırarak gözlerini okulun eski laminantlarında gezdirdi.

Z: Bu sefer o kadar basit değil...

Tam bunu söylerken bir anda merdivenlerden çıkan Nezuko'yla göz göze gelir. Birkaç saniye ona hayretle bakar ve halisülasyon olup olmadığından emin olur. Tamamen gerçektir.

"Nezuko? 11'ler katında? Yoksa benim için mi geldi?!"

Nezuko yanından geçip umutlarını da alarak gider. Zenitsu anlık bir şokla ve hayal kırıklığıyla arkasından bakakalır. Mitsuri'nin varlığını bile unutmuştur.

M: Bu... Oydu değil mi? Pekala onunla konuşurum.

Z: *İrkilerek 3 karış havaya uçar.* Teşekkürler Mitsuri, çok sağol sen çok iyisin. Karşılık olarak ne yapacağımı bile bilmiyorum.

M: Bana teşekkür etmeyi bitirdiysen onun yanına git bence.

Mitsuri yavaş adımlarla yukarı çıkarken Zenitsu koridorda ilerledi. İşte onun güzel kiraz çiçeği koridorda duruyordu... Bir sınıfı mı gözetliyordu o? Koridorun ortasında durdu. Aklından binlerce senaryo geçti. Ve bir anlık sinirli bir kararlılıkla onun yanına gitmeye karar verince Nezuko bir anda ona doğru döndü. Hızlı adımlarla ona doğru yürürken yüzünde mutsuz bir ifade vardı.

Z:Nez-

Onu görmemiş gibi yanında geçiverdi ve aşağı iniverdi. Zenitsu o an resmen yıkıldığını hissetti.

"Ağlama, ağlama, sen güçlü birisin. Gururun var. Kimi kandırıyorum. Nezuko-chan..."

İnosuke kucağında kıyafetlerle sınıftan çıkarak Zenitsu'ya ilerledi.

İ:NEZİTSU NAPIYORSUN?

Zenitsu cevap vermeden kendi sınıfına gider ve kafasını sırasına yaslar. 

"Uyuyacağım... Uyuyup Nezuko'lu rüyalar göreceğim... 11'lerden birini niye sevsin? Beni niye sevsin? Başka birinden hoşlanması gayet mümkün. Sadece... Uyu yalnız Karahindiba...*

Pekala, günün kalanında keyifsiz olan tek kişi Nezuko değildi. Ve hatta Nezuko'dan daha kötü bile denebilirdi...

♡Bu arada okuyucu olsaydım okumayı bırakırdım, hikaye iç sıkıcı bir hal almaya başladı. Neyse siz okuyun ama. Hareketli, dövüşlü sahneler geliyor bir veya iki bölüme. Sonra romantikliler var. Biraz duygusal çöküş yaratayım sonra. AYNI 24 SAAT İÇİNDE 2 BÖLÜM ATTIM ÖVÜN BENİ♡

Karahindiba (Kny Lise au)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin