"Komutanım cephanemizin sonlarını kullanıyoruz eğer destek gelmezse esir düşücez"
"Biraz daha dayanın derya destek yolda"
Şuan sınır dışında bir görevdeydik ama tuzağa düşürmüştü şerefsizler ve şuan herkesin cephanesi bitmek üzereydi bir süre sonunda maalesef hepimizin cephanesi bitmişti ve bizim ellerimizi kollarımızı bağlamışlardı. Muhtemelen şuan görevimizin amacı esir tutulan masum sivillerin ve askerlerin yanına götürüyorlardı. Ve tahmin ettiğim gibi esir kampına geldik bizi askerlerin yanına götürdüler bir dakika sonra gelip beni kafesten çıkartıp bir odaya getirdiler odaya göz attığımda her türlü işkence aletleri vardı. Beni ayakta zincire bağlayıp konuşmaya başladılar şerefsizler
"Evet asker misafir perverliğimiz nasıl beğendinmi"
"Pek beğenmedim ya bence sen bizimkini görmelisin tam sana göre senin gibi olan kemirgen arkadaşların var"
Cümlemi bitirir bitirmez ayaklarımla karnına tekmeyi bastım ve adam kendine yediremeyip işkence etmeye başladı sesimi çıkarmıyordum ve bu adamı daha da sinirlendirip daha fazlasını yapıyordu. Tam 1 saat boyunca işkence görmüştüm ne kadar sesimi çıkarmasamda artık bedenim kaldırmıyordu tam o esnada dışarıdan silah sesleri geliyordu ve tanıdık birinin sesi geliyordu bu serhat idi abimin timindeydi ve timin doktoru benim ise sevgilim di.
"Derya nerdesin derya"
"Vay vay demek serhat yüzbaşı sevgilisi ni kurtarmaya gelmiş öylemi o zaman ona bir hediye bırakalım.
Dedi ve tam serhat içeri gireceği an karnıma ateş etmiş ve kaçmıştı serhat içeri girdiği gibi yanıma gelip beni zincirlerden kurtarmıştı.
"Deryaaa dayan derya"
"Serhat b- ben iyiyim tim iyimi"
"İyi sen merak etme"
Serhat beni kucağına alıp dışarı çıkardığında çatışma bitmişti. Serhat bir yandan benimle konuşmaya çalışıyordu bir yandan da kanın durması için karnıma baskı yapıyordu. Daha fazla dayanamayıp gözlerimi karanlığa kapattım.