Eslem'le üst sınıfların tuvaletine gitmiştik. O her zamanli gibi saçını düzeltirken ben ıslatmış, kabarıklığını gidermeye çalışıyordum. Evde hiç böyle değildi. Yumuşak ve güzel görünüyordu. Ama okulda hep kabarıyordu, dalgaları düzensizleşiyordu.
Eslem'le aşağı indik. Çoğu zaman önüme bakmazdım. Utandığımda sol elimle sol şakağımı kaşır, ya da kafamı yukarı kaldırıp nefeslenmiş gibi yapardım. Ağlayacağım zaman ise esnemiş gibi yapar, göz yaşlarımı geriye göndermeye çalışırdım.
Eslem kolumu dürttü yeniden. "Seninki orada."
Ona baktım; bakmaya çalıştım. Merdivenlerin tersinde kalıyordu. Ona bakmak için 180 derece sağa dönmem gerekiyordu.
Utancımı dizginledim ve ona baktım.
Göz göze geldik.
Siktir. Çok belli etmiştim.
Eslem'in koluna yapıştım. "Gerizekalı! Niye öyle hemen şey ediyorsun ya!"
"Görmek istemiyor muydun? Gördün işte." dedi gülerek.
Sırıttığım sırada tekrar insanları çift görmeye başladım. Dizlerim beni tutamayacak kadar titredi, Eslem kolumu tutarak bana destek oldu.
Eslem'le tanışmışlığımız normaldi. Bana whatsapp'tan yazmıştı. Ama beni ben olarak değil, farklı kişi olarak biliyordu. Sınıfta iki tane İzel vardı ve beni diğeri, benden santimetrelerce kısa olanı sanıyordu.
Sonra ona diğeri olduğumdan bahsettim. Sınıf grubuna daha ilk günden ifşam gittiği için oradan kopyalayıp bana atmıştı ve "Bu mu?" diye sormuştu.
Çok utanmıştım ama olumlu yanıt vermiştim.
O günde okula kitap getirmiştim. Eslem'le kitaplardan başlayan sohbetimiz giderek ilerlemiş, sarmaya başlamıştı. Çoğu zaman ilk mesajı o atardı ve büyük trip yerdim. Trip atmasını hiç sevmiyordum çünkü ota boka trip atıyordu ve böyle insanlardan hiç haz etmiyordum. Onu hep alttan alıyordum ama moralim bozuk olduğu an ona patlıyordum ve bunu anlamıyordu.
Anlamasını da beklemiyordum zaten. Onu sadece birkaç aydır tanıyordum.
Ayrıca barışmamız da yarım saati bulmuyordu. Konuyu kapatır, birbirimize saçma sapan fotoğraflar atarak barışırdık. Sözlü olmamıştı ama bu da aramızdaki bir antlaşma gibiydi.
Zil çaldı, derse girdik. Bu sefer dışarı çıkmadım. Teneffüste durduk.
Çıkış saati geldi, merdivenlerden inerken onu gördüm. Yanındaki kız arkadaşıyla.
İçimde bir kıskançlık belirdi. Sonra kendime kızdım. Sen onun neyisin? Sen onu neyi olarak kıskandın?
Kıskançlık hissimi dizginleştirmem birkaç saniyemi almamıştı böylece.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLÜMSESEN YETER | Texting
Short Storybatinaslan: amacini anlayamiyorum batinaslan: sevgiye ac bi oglan cocugu var karsinda batinaslan: ne bok yemeye beni kendine baglamaya calisiyosun irem_sakar: gulumseme sebebin olmak istiyorum neyini anlamiyoesun aptal irem_sakar: gul sadece gul ire...