Bu bir asker kurgusu dur.
Herhangi bir gerçeklik barındırmaz
Heyifli okumalar🤍😌
___________"Bir,iki, üç."dedim ve tüm askerler bir kere daha mekik çekti.Sabahın en erken saatlerinde kalkmış ve çalışmaya başlamıştık.
"Komutanım vallahi canım çıktı ya,bu iki yüz sekseninci mekik."dedi Yusuf sıkıntıyla.Hafife mi alınmaya başlamıştım tekrar.Asla.
"Yusuf kes oflamayı yüzbaşım ne derse o"dedi arkamdan gelen Yiğit.Tabi sen güzelce uyu, kalk bu saatte,sonra gel komutanlık tasla.
"Günaydın yüzbaşı."dedim,onun gibi sona 'm'eki eklemeden.Saygıdan ötürü bunu yapıyordum,yoksa asla selamı mı bile hak etmiyordu.
"Sanada günyadın yüzbaşım."dedi yine 'yüzbaşım' kelimesini bastırarak.
Tekrar önüme döndüm ve time baktım.Hepsi yerde oturuyor bizi izliyordu.Film mi çekiyoruz lan biz burda.
"Noluyo lan."dedim,sinirle.
"Komutanım,bu hallerinizi özlemişiz."dedi ikimizi kastederek.Oysa ikimiz diye birşey yoktu.Çoğul hiçbir ek artık ne bana ne ona yakışıyordu.
Onları umursamadan Yiğit'e döndüm.Yüz ifadesi önemli birşey oldu diyordu sanki.Ben mi abartıyordum yoksa.
"Birşey oldu."dedi eskiden yaptığımız gibi oda beni anlıyordu.
"Sizi dinliyoruz komutanım."dedi tüm bir hep bir ağızdan ve ayağa kalkıp selam durdular.
"Göreve çıkıyoruz,Sivas'a.Tepelere düşman avlamaya gidiyoruz."son cümlesini heycanla söylemişti.
"İşte bu."dedi Uraz da aynı heyecanla.
"Kim söyledi."dedim.
"Albay söyledi ve şunu da ekledi'hemen çıkın yola'."dedi Albayın taklidini yaparak.
Kafamı sallayıp,odama gittim.Pantolonum, çelik yeleğim, gömleğim,ceketim ve postallarım.Saçlarımı ay kuyruğu yaptım ve şapkamı taktım.Eldivenlerimide geçirdikten sonra hazırdım.Tabi sarsılmazı da unutmadım.O olmadan tek bir adam vuramazdım.Göz bebeğimdi benim.
Bahçeye çıktığımda herkes hazırdı.Yigit bile.
"Hazır mıyız?"diye sordu gür sesiyle, Yiğit.
Hep bir ağızdan
"Daima."dedik ve Albay'a selam durduk."Yolunuz açık olsun,tek bir adam kalmasın dağlarımızda."dedi ardından helikopteri gösterdi.
Hepimiz asker selamı verdik ve helikoptere sırayla bindik.Yusuf,Efnan,Uraz ve Ali yan yana,ben,Yiğit,Mercan yan yana oturduk.Daha doğrusu Yiğit benim yanıma oturdu.
Yüzsüz bu adam ama kabul et hala çok yakışıklı.
İç ses Allah belanı versin,kaybol.
Derdim yok bide iç sesle ugraşıcam.Uzun yolculuğun ardından sonunda varmıştık.Sırayla indik ve görevleri paylaştık.
Yiğit paşamız her zaman olduğu gibi beni seçti yanına.Neymiş;
"İki yüzbaşı yan yana, koyalım hepsinin ağzına."bide kafiyeli söylüyordu köpek herif.
Uraz ve Mercan'ı yan yana seçen bendim.Uraz ilk başta birşey söylemek istesede susmak zorunda kalmıştı.
Geriye Yusuf ve Efnan kalıyor,onlar zaten birbirlerini istiyorlardı.
Ali ise tepede yerlerini belirleyecek ve uzak atış yapacaktı.Her zaman olduğu gibi.Tek farkla hiçbirimiz aynı değildik,sadece görevler aynıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AKÇA seri ateş
Aventura(Tamamlandı) Akça timi,iki yüzbaşı.İşleri dağda terörist avlamak iken,ortaya gizli bir katilin çıkması ve dedektifin ortaya girmesi sonucu bu katilin aradıkları kadın olması sonucu alevlenen silahlar... Geçmişi olan iki insan,aldatılan kız mı, yanlı...