ten

16 3 0
                                    

            📞 Jennie Kim arıyor

Bulunduğumuz konumu bozmak istedi Jungkook ama izin vermedim. Bir elim hala onun belindeyken telefonu açtım ve hoparlöre verdim. Ondan gizlim saklım olsun istemiyordum.

"Taehyung, rahatsız ettiysem özür diliyorum ama Lisa ablan yani beni az önce aradı ve ağlayarak aldatıldığını anlattı. Senin evinde olduğunu söylediği için içim rahat ama bilmiyorum Tae ablan iyi mi?"

"İyi Jennie ama ablam seni nerden tanıyor? Nasıl aradı?"

Jungkook sadece dinliyordu bizi aynı zamanda ellerini de ensemde gezdiriyor, saçlarımı okşuyordu.

"Benimle post attığın gün beni sorguya çekti. Seninle gerçekten flört edip etmediğimi sordu. Sonrasında hikayeme yanıt atmaya başladı ve bende öyle. Arkadaş olduk sayılır. Bilmiyorum neden beni aradı ama desteğe ihtiyacı vardı belli ki. Haber vermek istedim sadece. Bu akşam bana gelmesini söyledim. Sizinle yemek yiyecekmiş. Bu arada siz demişken Jungkook çok güzel çocuk, sakın kaçırma onu."

"Merak etme Jen, bende o iş. Ayrıca ablam içinde teşekkür ederim."

"Ne demek Taehyung, arkadaşız biz. Lafı bile olmaz. Görüşürüz. Jungkooka selamlar."

"Görüşürüz Jennie"

Telefonu kapattığımda şaşkın gözlerle bana bakan Jungkook vardı karşımda.

"Bana selam söyledi, utanmasa enişte diyecekti."

Kahkaha attım. Komikti. Ona enişte diyebilecek potansiyelde olmasına daha çok güldüm. O da gülümsedi halime ve beni öptü. Beni gülüşümden öptü. Jeon, beni delirtmek için elinden geleni yapıyordu.

"Aslında tanışsanız der sana enişte."

Bu sefer gülen oydu. Güzel bebeğim.

"Bu arada yaptığın hareket yani benden ayrılmaman, hoparlöre alman çok hoş hareketler Kim Taehyung. Yazdım bunu bir kenara. Şu yemek işini halledelim, öpeceğim seni bunun için."

Gülümsedim.

"Ben bir ablamlara bakayım güzelim, az bir iş kaldı sanırım. Hemen bakıp dönerim. Yardıma ihtiyacın varsa kalacağım seninle."

Boynuma bırakılan birkaç öpücükten sonra konuştu.

"Yardıma değil, sana ihtiyacım var Taehyung ama ablanın daha çok var. Hem zaten benimsin, sürekli yakınımda olacaksın. Zamanınız çok. Koş ablanlara bak, bende o sırada sofrayı kurayım."

Sıkıca sarıldım ona. Öyle güzeldi ki. Öyle güzel düşünüyor, öyle güzel seviyordu ki. Restorandaki ilk gece belki de evlenmeliydim onunla.

"Dikkat et kendine birtanem, seviyorum seni."

Yanağından bir makas alıp ablamların odasına çıktım. Zor bir süreçti onun için ve yanında olmalıydık. Güzel yeğenimin bundan etkilenmemesi için elimizden geleni yapıyorduk. Kapıyı tıkladığımda ses gelmediği için yavaşça açtım. Ablam uyumuştu. Lunaysa uyanmış annesinin saçlarıyla oynuyordu. Yanlarına gidip ablamın üstüne ince bir battaniye örtüp Lunayı kucağıma aldım ve aşağı sevgilimin yanına indim. Masa hazırlanmıştı. Çok güzel bir masa kurulmuştu. Mutfak toplanmış, benim güzel bebeğim salonda oturuyordu. Lunayla beraber yanına gidip oturduk. Bizi görünce gülümsedi.

"Hoşgeldin prenses, güzel uyudun mu?"

"Uyuydum da bu abiş kim dayıcım?"

"Bu abi benim sevgilim dayıcım, ismi Jungkook."

my safe place |taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin