seventeen

17 0 1
                                    

"Taehyung, şaka mı yapıyorsun sen?"

Dün yarışı kazandığı için ödülüydü bu mağaza. Aslında tam olarak nasıl bir etek istediğini bilmediğim için en çok etek seçeneği bulunan mağaza getirmiştim onu. Müdürüne tek bir mesajım yetmişti mağazı açtırıp anahtarlarının bize bırakılması için. Güç, para bazen her şeydi.

"Ne şakası sevgilim, istedin ve burdasın şimdi."

Bana sıkıca sarıldığında ellerim hemen belini buldu. Tişörtünün altından sarıldığım için irkilsede kesmedi sarılmayı. Biraz daha sarılıp ayrıldıktan sonra konuştu.

"Delisin, sen."

Konuşacaktım, anlatacaktım onun beni bu hale getirdiğini. Benim normalde işkolik arada da eğlenen bir adam olduğumu ama ona deli olduğum için bazen sabahladığım ofisime adımımı ne zamandır atmıyor oluşumu anlatacaktım ama o beni yine en güzel şekilde susturdu. Elleriyle yüzümü kavrayıp öptü dudaklarımı. Kısa bir öpüşün ardından teşekkür etti bana. Ah güzel sevgilim, asıl ben teşekkür ederim.

"Yaa, burası o kadar güzel kii..."

"Beğenmene sevindim, fıstığım."

O çoktan reyonlarda kaybolmuşken bende kabinlerin oradaki deri koltuğa oturdum. Onun için çoktan bir şeyler seçip eve yollatmıştım ama o bilmiyordu. Şhh, aramızda.

"Kaç tane alabilirim?"

Elleri boş bir şekilde tatlı bir yüz ifadesiyle yanıma gelip sordu sorusunu.

"İstediğin kadar."

"Sınır ver bana sevgilim, hepsini alırım yoksa."

Güldüm bu söylediğine.

"İstiyorsan al güzelim."

"Sen kaşındın."

Omzunu silkip mağazada dolanmaya devam etmişti. Bu mağaza kadın erkek karışık çok geniş olmasa da seçeneği bol ve kaliteli bir mağazaydı. Bilirsiniz zaten ben Jeon için hep en iyisini yaparım.

Yarım saat kadar sonra bir araba dolusu kıyafetle beklerken onu yalnızca birkaç gömlek tişört ve iki etekle geldi yanıma. Yanıma oturup elindekileri de kendi yanına bıraktı.

"Yoruldum."

"Gel, dinlen güzelim."

Kucağımı kast ederek söylediğim cümleye gülümsemişti.

"Güvenli yerimi unutmuş değilim ama önce bunları deneyelim."

"Bana da mı seçtin bir şeyler?"

Ayağa kalkıp bana uzattığı simsiyah ve tam olarak ona zıt toz pembe gömleği dizlerime bıraktı.

"Sevgilim değil misin? Seni de düşüneceğim tabii ki."

Gülümsedim. Yanaklarını ısırmak istiyordum.

"Deneyelim bakalım."

Ayağa kalkıp ceketimi koltuğun üzerine attıktan sonra kravatımı da çıkarıp tam atacakken Jungkook elimden aldı.

"VJ, hiç duymadım. Yeni bir marka mı?"

Gülümsedim.

"Temellerini yeni yeni attığım markamız diyebiliriz."

"Ne?"

Şaşkınlıkla suratıma bakıyorken öyle öpülesiydi ki...

"Bunu özel olarak başka bir zaman söylemek istiyordum ama sorunca bekletmek istemedim. Sana karşı bir şeyler hissetmeye başladığım andan beri çiziyorum, düşünüyorum sürekli."

my safe place |taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin