~ 7 SENE ÖNCE ~
Güneşin yakmadığı ama ısıttığı.
Ağaçların ve çiçeklerin rengarenk açtığı. Kuşların ise sevgiyle muhabbete başladığı ilkbahar sonunda gelmişti..Yaz tatiline az kalmış günler çocuklar için şimdiden bayram havası oluştururken, bu sene lise son sınıfa geçecek olan Yusuf istediği üniversiteye girebilmek için şimdiden test çözmeye başlamıştı. Her ne kadar çok çalışkan ve başarılı bir çocuk olsada, yaşıtlarının aksine olgun yapısı her zaman işini garantiye almayı severdi..
Odasındaki çalışma masasında test çözmeye dalmışken annesinin aşağıdan ona seslenmesiyle, testini kapatıp yerinden hızla kalktı. Gülsüm hanım salonda kurduğu yer sofrasını yine her zamanki gibi güzelce donatmış ve çocuklarının da sofraya gelip oturmasıyla önce besmeleler çekilmiş, ardından da açılan sohbetlerle yemekler yenmeye başlanmıştı.
Konu konuyu, sohbet sohbeti açarken Kadir bey bu hafta sonu akrabalarının düğününe gideceklerini eşine tekrar hatırlattığında, Gülsüm hanım da tebessüm ederek onayladı. Sohbet bir süre sonra Gülsüm hanımın evlenecek olan çiftin ne kadar yakıştığını ve onlar adına ne kadar mutlu olduğunu anlatmasıyla devam ederken bu durum evin küçük kızı olan Ecrin'in de oldukça dikkatini çekmişti.
Annesinin sözleri biter bitmez merakla babasına doğru döndü. "Babacığım, arkadaşlar evlenebilir mi ?" Diye pat diye bu soruyu sorduğunda, Kadir bey ve Gülsüm hanım kızlarından böyle bir soru beklemedikleri için önce şaşırmış, ardından da birbirlerine bakarak gülmüşlerdi.
Daha on bir yaşında küçük bir kız çocuğu olmasına rağmen, yaşıtlarına nazaran oldukça kurnaz ve zeki yapısı, Ecrin'in en büyük özelliklerinden sadece ikisiydi. Öyle ki annesinin anlattıklarını merakla dinlemiş ve babasına da bu soruyu sormaktan hiç çekinmemişti.
"Evlenebilirler tabi güzel kızım ama belli bir yaştan sonra kız ve erkekler şimdiki gibi pek yakın olmazlar" dediğinde, Ecrin kaşlarını çatmış ve babasının ne demek istediğini anlamamıştı.
"Ne yani, büyüyünce küserler mi ?.." Hayretler içinde sorduğu bu soru, küçük kız haricinde evin diğer üyelerini tekrar güldürürken, Ecrin ise hâlâ sabırsızca babasından bir cevap bekliyordu.
"Hayır tabi ki kızım. Sadece oyun oynayacak kadar çocuk olmazlar ve bu yüzden de aralarına bir mesafe koyarlar" dediğinde, küçük kız bu defa aklına takılan başka bir soruyu sordu.
"Peki baba, evleneceğin kişi senden büyük olur mu ? Çünkü annem demişti ya hani, oğlan kızdan büyükmüş diye.."
Gülsüm hanım gülümseyerek kızı ve kocasını sessizce dinliyor ve hiçbir müdahalede bulunmuyordu. Ne de olsa sabahtan akşama kadar kızının bitmek bilmeyen sorularını daha çok anne olarak o cevapladığı için şimdi sessizce bu durumun keyfini çıkarıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh-u Revan
Romance🌾Tamamlandı Bir insan bu dünyaya sadece kendisi ve çevresiyle imtihan olmak için değil, aynı zamanda onu tamamlayıp ona ayna olacak Ruhu bulmak için de gelmişti. Ve zorluklarla harmanlanıp kavuşan ruhlar, birbirini görünce tanırdı. Kimileri hemen...