4 Nisan 2021
Sabah feci bir sancıyla uyandım. Yatakta biraz nefes egzersizi yaparak üstesinden gelmeye çalıştım. Kendimi zorlayarak yataktan çıkıp biraz yürüyüş yaptım. Açık hava daha iyi gelse de akşam yedi gibi tekrar sancım tuttu. Ailemden uzak olmaktan en nefret ettiğim zamanlar kesinlik böyle zamanlar.
Nefes egzersizi bir işe yaramadı, balkona çıkıp temiz hava aldım bir işe yaramadı, evin içinde ileri geri yürümeye çalıştım yine bir işe yaramadı. Doktorun önerdiği birçok şeyi denememe rağmen bir faydası olmadı. Yaklaşık iki saat boyunca geçmesi için ağlayarak yalvardım tanrıya. Dualar ederek evde bir başıma bu acının geçmesini bekledim.
İnsan kendi dışında birini düşündüğü zaman çektiği acı daha da dayanılmaz oluyor. Ağlamamın nedeni sancının şiddeti, canımı yakması değildi. Ağlamamın asıl nedeni bebeğime bir şey olmasından korkmamdı. Böyle zamanlarda bazen keşke diyorum. Keşke Louis yanımda olsa. Sadece elimi tutup bebeğimize bir şey olmayacağını söylemesi bile beni rahatlatmaya yeterdi.
Yalnızlık tahmin edilenden çok daha fazla yaralıyor insanı. Bir süre sonra keşkeler çoğalıyor. Annem ne zaman arasa Louis'nin durumundan bahsedip duruyor. Kötü durumda olduğunu, sürekli benim nerede olduğumu sorduğunu söylüyor ama benim burada ne durumda olduğumdan haberleri bile yok.
Her neyse yürüyüşe çıktığımda bebeğim için çok tatlı kıyafetler aldım. Onu görmek için sabırsızlanıyorum. Onunla birlikte yalnızlığım da son bulacak. Aslında şimdi bile en yalnız hissettiğim zamanlarda onunla konuşarak zaman geçiriyorum. Tek varlığım o şu an ve onu da kaybetmemek için elimden gelen her şeyi yapacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diary | Larry
FanfictionGittiğim oyun salonunda tuvalette biriyle yan yana duruyorduk ve o sürekli kıvranıp durduğu için çişini üstüme sıçrattı.