1. Bölüm: Telefon vakası

22K 441 157
                                    

Başladığınız tarihi alalım:)

Oy ve yorum yapmayı unutmayın, keyifli okumalar🫶🏾

Elindeki megafonla mahalleye duyuru yapan Gülşah teyzeyi tüm mahalleli cama çıkmış izliyordu. Yine bulduğu dedikoduları herkese bizzat kendisi anlatıyordu, anlatıyordu ki kulaktan kulağa farklı gelip başka şeyler konuşulmasın.

Annemle balkonda Gülşah teyzeye bakarken tekrar eline megafonu aldı ve ona olayı soran Ayşe ablayı cevapladı.

"Kız Ayşe, Güllü'nün kocası Hakan, Melahat'ın evinden çıkarken yakalanmış. Pü onun Allah cezasını vermeye emi! Adamın ölmesine gün sayıyoruz biz, adamın yaptığı şu meymenetsizliğe bak!" Güllü teyzenin kocasına sövmeyi ihmal etmeden mahalleye duyurusunu yaparken annem içeri çayları koymaya girdi. Bir yandan söyleniyordu.

"Hakan'a mı laf etsek, zilli Gülşah'a bilemiyorum artık." dediğinde, gülerek ben de içeri girdim. Çayları doldururken nasıl bi' mahallede yaşadığımızı sorguluyorduk. Eh, insan 22 yılını burada geçirince değişik gelmiyordu tabii.

Bu mahalleden başka yerde yaşayamazdık.

Çayları doldurduğunda tepsiye dizdiğim çerezleri salona götürmek için ayaklandım.

Salonda babamla abim dün izleyemedikleri maçın devamını izliyorlardı. Abim arkadaşlarıyla maça diye çıkmış, gecenin bir vakti sarhoş eve gelmişti. Kapıyı kim açsın? Tabii ki Sena! Gece uykumu bölüp ona kapıyı açmaya kalkmış bir de odasına taşımıştım. Öküz herif!

Çayları önlerine koyduğumda babam, "Gel, güzel kızım." diyerek bana kolunu açtı. Koltukta yayılmış olan babamın hemen kolunun arasına girdim ve sırnaştım.

İnsanın güzel bir ailesi olması ne kadar da güzeldi. Baba, kız çocuğu için çok önemliydi. Baba sevgisi çok önemliydi. Babamlayken huzurlu ve güvendeydim, benim için kollarının arası koruma kalkanıydı. Küçükken de babam gece gelmediğinde o gelene kadar bekler geldiğinde uykuya dalardım sanki o geldiğinde zararlı varlıklar uçup giderdi.

Gülümseyerek başını kafama koydu ve kokumu içine çekti. Her zaman saçlarımı koklardı.

Bakışlarım abime kaydığında gözlerini kısmış televizyona bakıyordu. 2. yarıya girildiğinde bize döndü ve tebessüm etti. "Beni dışlıyor musunuz şu an?" Dedi ve dudaklarını büzdü.

O sırada annem içeri geldi. "Benim oğlumu kim dışlıyor bakayım!" derken sahte bir sinirle babamın kollarından çıktım.

"Gel annecim, senin yerin babamın yanı."

"Pis yalaka!" Diyen abime kızgın bakışlarımı yolladım.

"Sen çıkmıyor musun abi? Mustafa abi çağırıyordu en son." Elini boşver dercesine salladı.

"Nişanlısını çıkaracakmış puşt! Onu mu bekleyeceğim? Yatar uyurum."

Babamın kolları arasında olan annemin bakışı hemen abimi buldu. "Ne evi lan! Hepiniz evi boşaltacaksınız, temizlik yapacağım bugün. Tabii bana eşlik etmek isterseniz kalabilirsiniz." Dedi cici cici gülümserken.

Cümlesi biter bitmez abimle ayaklandık. "O zaman bize müsaade!" derken kaçar adımlarla odalara dağıldık.

Annem arkamızdan, "Kimin çocukları?" demişti babama ithafen.

Hızla odama girdim. Evden çıkmam lazımdı, temizlik yapmak istemiyordum. Evde durup yatınca da annem söyleniyor, o söylendikçe ben vicdan azabı çekiyordum.

ERKANLI MAHALLESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin